14

254 24 15
                                    

Soobin kapıyı tıklatıp içeri girer. "Müsait misin baba?"

"Gel Soobin. Namjoon hyung da burada."

Soobin Namjoon'un karşısındaki sandalyeye oturup Jungkook'a döner. "Kavganız fazla uzun sürmedi mi?"

"Bu konuyu açmasak iyi olur."

***

Taehyung ve Taehyun Jungkook'un şirketine gelir ve danışmanın yanına giderler. "Kim Namjoon ile görüşecektik." der Taehyun.

"Namjoon bey şuan Jungkook beyin odasında. Çok acilse arayabilirim."

"Evet acil." der Taehyung.

"Adınız?"

"Min Taehyung."

Kadın duyduğu isimle bir şey hatırlamış gibi tırsar. "Kusura bakmayın ama sizi içeri alamayız. Jeon Jimin'in emri."

Kadın iyi günler dileyerek masanın arkasından çıkıp gider.

"Baba beni takip et." diyip karşıdaki diğer danışma masasına gider. Taehyung hiç bir şey anlamadan onu takip eder.

"Hoşgeldiniz. Nasıl yardımcı olabilirim?" der ince sesli,güler yüzlü bir adam.

"Merhaba biz Namjoon bey ile görüşecektik. Sanırım Jungkook bey'in yanındaymış. Acil bir durum olduğu için ararsanız sevinirim." der Taehyun güler yüzle.

"Ah tabi. İsminiz neydi?"

"Kang Taehyun." Taehyung'un ona şokla bakmasını umursamadan adama bakmaya devam eder. Adam telefonla konuşurken Taehyung sinirle Taehyun'a döner.

"Sen ne yaptığını sanıyorsun?"

"Hiç bir çocuk eski soyadını unutmaz. Benden de unutmamı beklemeyin. Hem bu içeri giriş biletimiz olacak."

Adama dönüp onu dinlemeye başlar.

"Ne oldu?"

"Efendim biri Namjoon bey ile görüşmek istiyor."

"Kim?"

"Kang Taehyun efendim."

Jungkook duyduğu isimle duraksadı. "Kang Taehyun mu?"

Soobin ise duyduğu isimle hemen babasına döndü ve merakla onu dinlemeye başladı.

"Evet efendim."

"Gelsin."

Adam telefonu yerine koyup onlara döner. "Buyrun bu taraftan."

Taehyung ve Taehyun adamın arkasından giderler. Bir süre sonra odanın önüne geldiklerinde adam gider. Taehyun kapıyı tıklatır. 'Gir' sesini duyunca ikiside içeri girer.

Jungkook tek kaşını kaldırarak ikiliye bakar. "Hangi rüzgar attı sizi buraya? Oturun." diyip karşısındaki koltukları gösterir. Ardından ikisi de oraya oturur.

"Benimle konuşmak istediğiniz nedir?" der Namjoon.

"Babam size bir şey söylemek istiyor."

"Evet?"

"Bir kardeşiniz olduğunu öğrendim."

"Ne kardeşi? Biz kardeşimle yıllar önce ayrıldık. Hem bunu nereden öğrendin?"

"Benim de bir abim var. O kişi sizsiniz."

"Ne?"

"Saçmalayacak başka konu bulamadınız mı?" der Jungkook.

"Biz ciddiyiz."

"Dna testi olmadan size güvenemem."

"Tamam. Gidelim o zaman."

***

Jungkook Soobin'le beraber eve gelir. Kendini koltuğa atıp kravatını çıkarır.
Soobin de aynı şekilde yanına oturur.
"Sence gerçekten kardeşler mi?"

"Bilmiyorum ama onlara güven olmaz."

"Ne oldu?" der Beomgyu aşağı inerken.

"Min Taehyung Namjoon hyungun kardeşiymiş." dedi Soobin.

"Oha."

Jimin mutfaktan çıkıp Jungkook'u görünce yüzünü buruşturur ve o da oturur. Jungkook Jimin'e bakıyordu ama Jimin yere bakıyordu.

"Hyung sahile gidelim mi?" diyerek Soobin'e kaş göz yapar.

Soobin anlamamış olacak ki onu reddetmişti. "Yorgunum."

"Ya hyung hadi."

Soobin'in kafası yeni dank edince hemen ayağa kalkar. "Hadi gidelim." hızla kapıya yönelip kendini dışarı atar. Beomgyu Jungkook'a göz kırpıp evden çıkar.

"Ee napıcaz?" der Beomgyu Soobin'e.

"Sahile gidicez."

"Ben onu öylesine demiştim."

"Gitmek istemiyosan gitmeyiz."

"Hayır ondan değil. Şey..."

"Ney?"

"Sen gitmek istemezsen diye. Hani bana hâlâ kırgınsan-"

"Hayır. Hadi gidelim." diyerek önden yürümeye başlar.

O sırada hâlâ yeri izleyen Jimin yerinden kalkıp merdivenlere yönelir. Jungkook ise Jimin'i bileğinden tutup yanına oturtur. Jimin bir ona bir de bileğindeki ele bakar. Jungkook elini mahçup bir şekilde geri çeker. "Gitmesen olmaz mı?"

"Ben gitsem de birini bulursun zaten. Çünkü sen Jeon Jungkook'sun. Herkes peşinden koşuyor." histerik bir gülüş atıp ayağa kalkar.

Kafasını eğen Jungkook'a acınası bir şekilde bakıp yukarı çıkar.

________________

Step Brother -SOOGYU-Where stories live. Discover now