9

306 23 6
                                    

"Çıldırıcam ya! Nasıl yapar bunu!?" ateş püskürerek konuşur Taehyun.

"Taehyun sessiz ol. Yoongi evde olmayabilir ama abin evde." der Taehyung.

"Sen hep onu koruyorsun. O her şeyi yapıyor ama suçlu hep ben oluyorum. Söylesene Min Yoongi'nin senin için özelliği ne baba!?"

"Taehyun... Deme böyle." diyerek elini omzuna koyacakken Taehyun kendini geri çeker.

"Suçlusun." dedi Taehyun.

"Ne?" dedi Taehyung anlamaya çalışırken.

"Kendi hayatını mahvettiğin yetmezmiş gibi bizim hayatımızı da mahvettin Kim Taehyung."

"Ben Kim Taehyung değilim. Ben Min Taehyung'um. Bana böyle seslenmeyi bırakın." dedi gözleri dolarken.

"Senden nefret ediyorum. Bütün söylenenleri sineye çeke çeke böyle oluyorsun. Safın tekisin. Seni kandırıyor ama sen hiç bir şey anlamıyorsun."

"S-sen... Sen ne diyorsun Taehyun. Kimsenin beni kandırdığı yok."

"Bir şey sorucam sana. Psikopat bir baba ile aynı evde yaşamakla manyak bir eşle aynı evde yaşamanın ne farkı var? Bunu en iyi sen bilirsin,söylesene. Ha psikopat birinin soyadıyla yaşamıssın ha manyak birinin. Ne farkeder söylesene?"

Bunun karşısında Taehyung patlar ve bağırarak konuşur.

"Yapma dedim sana! Yapma. Beni üzünce eline ne geçiyor!? Beni mahvedince mutlu mu oluyorsun!? Geçmişimi hatırlattıkça nefretini mi kusuyorsun? Beni hiç bir zaman baban olarak görmedin bunu biliyorum ama neden denemedin?" dolan gözlerinden gözyaşları akarken devam eder.

"Ben istemedim böyle olmasını. Ben de mutlu olmak istedim. Ben de bir yuvam olsun istedim. Ama olmadı. Beni seven kimsem olmadı. Ben her zaman yalnızdım Tae. Her zaman..." yere çöküp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlar.

***

"Baba nolur ona bir şey olmasın." diyerek ağlıyordu Beomgyu. Jimin'in de ondan farkı yoktu.

O sırada Jin yanlarına gelir. O gelince herkes ayağa kalkar ve ona bakar.

"iyi mi? Lütfen iyi de hyung." der Jungkook yalvarır gibi bakarak.

"İyi merak etme. Kurşun tam kalbine isabet etmediği için şanslıyız ama yakınındaymış. Şuan da yoğun bakımda."

"Peki görebilecek miyiz?" gözyaşlarını silmeye çalışarak konuşur Jimin.

"Maalesef hayır."

"İyileşecek değil mi?" der Kai.

"Merak etmeyin iyileşecek." diyip gülümsemeye çalışır ve yanlarına gidip oturur.

***
Beomgyu yoğun bakım'ın önünde durmuş Soobin'in normal odaya alınmasını bekler.

Gelen ayak sesiyle yanına bakar. Gördüğü kişiyle anında kaşları çatılır.

"Senin ne işin var burada?" der sinirle yanına gidip.

"Olanlar için gerçekten üzgünüm." dedi Taehyun mahçup bir şekilde.

"Üzgün olduğun zaman hiç bir şey değişmiyor Min Taehyun!" diyerek yakasına yapışır.

"Bak ben bunun olmasını iste-" Beomgyu sözünü keserek konuşur.

"Defol git buradan! Defol!" der ve arkasını dönerek eski yerine döner.

Taehyun kafasını eğerek oradan uzaklaşır.

•••

Taehyun eve girdiğinde Taehyung da merdivenden iner. Taehyun'un ellerini başına koyarak oturduğunu görünce yavaşça yanına gider.

"Bir şey mi oldu?"

"Bitti. Beomgyu bütün nefretini kustu. Mahvetti beni..." dedi Taehyun ruhsuz bir şekilde.

"Gidip konuştun mu? Ben de Jungkookla konuşacaktım." dedi ceketini giyerken.

"Sonra görüşürüz." deyip evden çıktı ve arabasına binip Jeon Holding'e sürdü.

Geldiğinde arabadan inip içeri girer. Danışmanın olduğu yere gidip kadınla konuşmaya başlar.

"Ben Jeon Jungkook'a bakmıştım." dedi.

"Maalesef Jungkook bey ile isteyen herkes görüşemez." dedi kadın.

"Arayıp benim geldiğimi söyleseniz." dedi Taehyung ısrarcı bir şekilde.

"İsminiz?"

"Min Taehyung." dedi.

Kadın eline telefonu alıp bir yeri aradı...

"Efendim biri sizinle görüşmek istiyor."

"Kim?"

"Min Taehyung diye biri efendim."

"Gelsin."

"Peki."

Kadın telefonu kapatıp Taehyung'a döner.

"Buyrun sizi götüreyim." der ve önden yürümeye başlar.

Taehyung da kadının arkasından gider.

Asansörden indiklerinde kadının eliyle gösterdiği kapının yanına gider ve tıklatır.

"Gir" sesini duyunca kapının kolunu indirip derin bir nefes alır ve içeri girer.

"Otur." der Jungkook soğuk bir ifadeyle.

Taehyung çekingen bir ifadeyle oturur.

"Hangi rüzgar attı seni buraya Min Taehyung?" der Jungkook arkasına yaslanarak.

"Ben... Özür dilemek için geldim."

"Oğlumu vurdurttuktan sonra mı?" ardından histerik bir gülüş atar.

"Şaka mısınız?"

"Bak ben böyle olmasını istemedim." der Taehyung.

"Ama nedense hep istemediğimiz şeyler oluyor değil mi?.. Çıkabilirsin."

Taehyung odadan çıktığında Jimin ile karşılaşır.

"Ne yapıyorsun sen burada?" der Jimin.

Taehyung kafası eğik bir şekilde cevap vermeden çıkar.

Jimin ise sinirle Jungkook'un odasına girer.

"Onun ne işi var burada!?" diyerek bağırır.

"Sesini alçalt Jimin. Konuşmaya gelmiş."

"Ve sen de konuştun öyle mi!?" diyerek sesini daha fazla yükseltir.

"Jimin sesini alçalt dedim!"

"Benim oğlum orada can çekişirken sen onunla konuşmayı nasıl kabul edersin!?"(sen mi doğurdun amk)

"Sana bağırma dedim Jimin!"

Ardından Jimin kapıyı çarparak odadan çıkar. Sinirle danışmaya gider.

"Bir daha bu şirkete Min ailesinden kimse girmeyecek!" diyerek kükrer ve şirketten çıkar.

--------------

Step Brother -SOOGYU-Where stories live. Discover now