~42~

49 7 53
                                    

"RÜZARAARRRR."

İşte yeniden sessizliğe boğulmuştu dünya. Herşey o an anlamını yitirdi. Alnımı Rüzgarın alnına yaslayıp son kez tenine dokundum.

Böyle mi olmalıydı hep, insan hep en sevdiğinden mi sınanırıdı?

Herşey bitti, artık mutlu sona ulaştık derken yine alt üst mü olmak zorunda?

Bu son olmamalı, bizim sonumuz böyle bitemez. Nefesim olmadan yaşayamam.

Nefesimi benden alma lütfen...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Duyduğum gülme sesiyle başımı hızla kaldırdım.

"Benden kurtulmak o kadar kolay değil Yazgı Boran."

"Rüzgar."

Hem ağlıyor hem gülüyordum. Rüzgar yerden kalkıp benide kaldırdı. Anlamaz şekilde O'na bakıyordum.

"İçimde çelik yelek vardı güzelim. O itin böyle birşey yapacağını tahmin etmiştik."

Ohhh Allahım şükürler olsun. Hızla Rüzgarın boynuna sarıldım.

"Kokma güzelim sadece küçük bir şakaydı."

Geri çekilip Rüzgarın gözlerine baktım.

"Öldün sandım. Seni kaybettim sandım."

"Oyyy kurban olurum. Kızım ben sana bir söz verdim o sözü çiğnermiyim hiç. Küçük bir şakaydı sadece."

Sinirle Rüzgarı ittim. Ellerimi yumruk yapıp göğsüne vurmaya başladım.

"Ahhh. Yazgı ne vuruyon yaa."

"Şaka öyle mi? Ne şakası lan ne şakası, aklım çıkı benim. Nasıl yaparsın bunu, öldün sandım. Nefesim kesildi, annem gibi gittin sandım."

Hızla bileğimden tutup beni kendine çekti.

"Özür dilerim. Ama şunu anla artık ben seni bir daha asla bırakmam. Sen benim Yazgı'm sın. İstesem bile senden vazgeçemem. Seni çok seviyorum birtanem."

Hızla dudaklarıma yapışınca bir an afalladım. Sonra karşılık vermeye başladım, ilk defa bu kadar sert öpüyordu, canımızın acıması ikimizinde umurunda değildi. Artık sadece biz vardık.

Geri çekildiğinde uzun süre gözlerimiz ayrılmadı.

"Yazgı."

Aryanın sesiyle Rüzgarı bırakıp O'na doğru gittim.

"Seni çok özledim kardeşim."

Hızla kollarımı boynuna doladım.

"Birşey yaptı mı o pislik sana?"

Başımı olumsuz anlamda iki yana salladım.
"Hayır yapmadı."

Bir kez daha sarıldım. Sonra da Doruğa sarılıp tekrar Rüzgarın yanına gittim Burakta buradaydı ve garip garip bize bakıyordu.

Selime döndüğümde başında bir memur vardı yarısına turnike yapıyordu. Rüzgarın elini bırakıp Selime yaklaştım.

"Yazgı."

Arkama dönüp Rüzgara gülümsedim.

Selimin yanına gittiğimde çok kan kaybettiğini gördüm. Ama hala bilinci yerindeydi.
Dizlerimin üstüne çöküp biraz yaklaştım.

"N-neden bbeeni değilde O'nu seçtin?"

Zorlada olsa çümle kurabilmişti.

"Çünkü ben ilk defa aşık oldum, bir kere sevdim ve bir kere yandım. Rüzgar benim diğer yarım. Sen bunu göremedin ne sen ne bir başkası benden O'nu alamaz. Çünkü ben çoktan kalbimin en derinin sakladım Rüzgarı."

BENİM YAZGI'M Where stories live. Discover now