-9- Sadece Yaşamak Gerek

365 35 3
                                    

"Ruh Melody, gel ve Gölge Leydi'sinin en iyi arkadaşı, sırdaşı ol."

Melody anlamayarak bir elime bir bana bakarken gözleri büyüdü.

"Am-Ama ben sadece bir hi-"

"Hayır bundan sonra en yakın arkadaşımsın. Ve sağ kolumsun. Ondan hadi kabul et."

Gülümsemem ile o da gülümserken elini uzattı. Elini tuttuğu anda mavi alevler ellerimizin etrafını sarmıştı. Melody, korkarak elini hemen çekti ve salladı.

"Bu-Bu da neydi böyle?!"

"Bilmiyorum ama... Bir ruh da olsam bu şeyi ben de hissettim..."

Elime baktım sonra anlamayarak ona gördüğüm iz ile gözlerim büyüdü.

"Boynunda hilal çıktı..."

Eli boynuna gitti ilk sonra bana gülümseyerek baktı.

"Anlaşma tamamlandı. Artık senin hizme- arkadaşınım."

"Yehuu. Şimdi ilk olarak, benim bu güç şeyi fazla değil ondan güçlü askerleri alamam ama en azından bir iki tane alırım."

"Ah sorun değil. Ben hançer kullanmayı biliyorum. Size yardım ederim."

Dediği şey ile gülümsemem büyürken dolabın kapağını hafif araladım. Sonra tamamen çıktım. Hançeri sıkıca elimde tutarken etrada bakıyordum.

"Loki ve Thor'u bulalım ilk önce daha sonrasına bakarız. O ikisi salak kendileri bir şeyi yapamaz şimdi. Bir de onunla uğraş dur."

Hızlıca odadan çıkarken dikkatlice yürüyordum. Etrafta bağrışmalar vardı. Muhtemelen Loki ve Thor ana taht odasının olduğu yerdelerdi. Oraya gitmeliydim. Ama ilk askerleri halletmeliydim.

Ana giriş yerine yol aldım. Etrafta dolaşan ruhları görünce derin bir nefes aldım. Anlaşma zamanı. Ölmezsem harika şeyler olacak.

*********
35 tane asker ile anlaşma yapmıştım. Ve şu an ruhum emilmiş gibiydi ama yapacak bir şey yoktu. Derin bir nefes aldım ve genel taht alanına yol aldım. Şu an ruhları dışarı çıkarmamıştım. Ve bu lanet güç ondan daha da yoruyordu beni.

"Siktiğimin gücü."

Sonunda söve söve gelmiştim. Derin bir nefes aldım. Yerde yatan iki bedenle gözlerim büyürken istemsizce küfür ettim. Ama garip olan... Onların ruhları etrafta yoktu... Yani...

"Senin yüzünden öldüler."

Hayır ölmemişlerdi. Ölseler ruhlarını görürdüm lan salak. Sese doğru döndüm. Kendini sexy sanan ama sexy olmayan Hela bana gülerek bakıyordu. Göz devirdim. Yürüyen ego resmen. Yüzüne yumrum vurma isteğim var. Hem de fazlasıyla.

"Çok kötü bir halasın ilk olarak, bunu demeliyim sayın Helacım!"

Hela anlamayarak bana bakarken konsantre olmaya çalışıyordum ben. Bu güce 40 dakikada alışmak çok zor. Gözlerimi gözlerine sabitledim. O, gözlerimi görür görmez sırıtmaya başlarken ben Melody ve bütün askerleri çıkarmıştım bile. Başım dönmeye başlarken kendime hakim oluyordum bayılmamak için. Aniden yüklenirsem bu olur tabii... Keşke evde durup pizza yeseydim. Ekşından yoruldum.

"Ah... Gözlerin aynı annen... Ölürken bana gösterdiği gözlere benziyor. Bir daha görmek ne hoş."

Sanırım gücü kullanırken göz renkim kahverengiden kızıla dönüyordu. Bu hoşuma şu an gitmesede bunu umursamadım ve dediği şey ile çıldırmaya yoğunlaştım.

"Sakın. Annemden. BAHSETME. Seni soysuz igoana kılıklı meymenetsiz alçak mal."

Etrafımızda mavi bir alev çemberi oluşurken ben sinirle ona bakıyordum hala. Birden bana bakarak kahkaha atmaya başlarken, benim sinirim artıyordu gittikçe. Ben bu karıyı sikerim.

"Askerler... Tüm gücünüz ile saldırın. Yok ederse sizi, tekrar dirilin."

Melody, bunu demem ile hemen önümde belirdi. Ona anlamayarak kaşlarımı çatarak bakmaya başladım.

"Böyle bir şey isteme. Gücün ye-"

"UMRUMDA DEĞİL. O ÖLMELİ. SALIDIRIN!"

Melody sadece başını salladı iç çeker. Askerler Hela'ya saldırırken ben odadaki diğer ölen askerler ile anlaşma yapıyordum. Ağzıma gelen demir tadına söverken yere tükürdüm. Vazgeçemezdim... Daha değil... O ölmeden değil. Şimdi sıra anlaşma yaptıklarımı çıkarmakta.

"Bu kadar basit misin Louis... Aynı annen gibi."

Dediği şeyler beni daha da sinirlendirirken ellerimi yumruk yaptım. Bütün askerlerimi çıkarmalıyımdım cidden hemen.

"Askerler dışa-"

Sözümü kesen şey belime sarılan kollardı. Anlamayarak arkamı döndüm. Sapa sağlam bir halde olan Loki bana bakıyordu acı bir şekilde gülümseyerek.

"Her şey bitti Louise... Bırak seni de kaybetmiyim."

Kısık sesle dediği şey ile gözlerim kızıldan normal rengine dönerken etrafımızda ki çember ve ruhlar yok oldu. Bedenim yorgunluktan titremeye başlarken Loki'ye daha sıkı tutundum nefes nefese.

"Şşş... Geçti artık. Şimdi kızacaksın ama uyuman lazım. Babanın kötü halini böyle görmeni istemem."

Gözlerimi ona çevirdim ve başımı iki yana salladım. O ise bana gülümsedi. Elini kaldırdı ve parmaklarını anlıma bastırdı. Ben geri çekilmeye ve ayakta durmaya çalışırken, beynim sanki bunu beklercesine gözlerime kapanması için emri verirken vücudum kendini daha fazla taşıyamayıp Loki'nin kollarının arasına tamamen yığıldı.

Tamamen bilincim kapanmadan önce duyduğum sözler beni sadece şaşırtıyordu...

"Annen için... İkimizi de yaşatacağım. O böyle isterdi... İyi uykular Louis'im..."

*********

Işık, Gölgeler & Büyü / Loki Laufeyson (Bitti)Where stories live. Discover now