Romeo

138 16 18
                                    

Evettttttt yeni bölümle karşınızdayım. Bence gayet güzel oldu. Bombalara hazır mısınız? Hadi bakalım okuyup yorum yapmaya!

Bazen bir nefes kadar yakınında olan insanla aranıza dağlar giriyordu. Bir nefes kadar yakınken aralarına o dağı Gece koymuştu.

"Size iyi provalar." Özgür Gece'nin omzuna çarpıp spor salonundan çıktığında arkasında bıraktığı enkazdan haberdardı fakat artık umurunda değildi.

"İyi misin?" Çocuk gelip Gece'nin omzuna dokunduğunda Gece geri çekildi.

"Seni hiç çağırmamalıydım." Çocuk güldü.

"Doğrusu benden hiç hoşlanmamışken kapımın zilini çalıp yardım istemen pek garipti. Bunun şimdi mi farkına varıyorsun?" Gece karşı komşusundan yardım istemişti. Ne için yardım istediğini o bile bilmiyordu. Özgür'ün canını zaten yeterince yakmışken şimdi her şeyi mahvetmişti, farkındaydı.

"Bak Emir sana bu okulda okuma fırsatı verdim. Söylenmeyeceğine söz vermiştin." Çocuk iki elini de havaya kaldırdığında gülüyordu.

"Peki patron. Söylenmiyorum, sen ne dersen o." Ellerini indirip çıkışa yönlendiğinde Gece derin bir nefes aldı. Özgür'ün bir daha ona eskisi gibi bakmayacağından emindi.

"Ya çok merak ettiğim bir şey var." Emirle birlikte spor salonundan çıktıklarında Gece yine düşüncelere dalmıştı.

"Sizin bu çocukla olayınız ne?" Gece aniden gelen sorunun etkisiyle kafasını kaldırdı. Bunu daha önce hiç düşünmemişti. Özgür'ün neyi olduğunu onun için ne anlam ifade ettiğini bilmiyordu.

"Bilmiyorum, ben..." Düşünceler zincirli birer cellat olduğunda onu boğmaya çalışıyordu. Sorun ölmesi değil nefessiz kalmasıydı.

"Ben, sadece onun yanındayken ağlayabilirdim. Samimi bir şekilde bütün gardımı indirebilirdim. Beni vurmaya çalışmazdı." Emir duraksadığında Gece'de duraksamıştı.

"Ama içerideyken seni vurdu, değil mi?"

"Gökkuşağını kurtarmasaydım o yangının içinden, acaba karşıma geçip git diyebilecek miydi?"

"Vurmadı." Bir anda aydınlanmış gibi Emir'e baktı. Gözleri kocaman açılmıştı.

"Her şeyi anladı."

"Ne?" Kaşları çatılmış olan Emir'e bakıp güldü. Ne tepki vereceğini bilmiyordu.

"Sanki ben dans pistinde dans eden bir balerindim ve Özgür'de bütün ışıkları benim üstüme çeken o kişi. Onu kendimden uzaklaştırmaya çalıştığımı anladı." Yapboz parçaları zihninde yerlerine otururken genç adam anlamamış gözlerle Gece'ye bakmaya devam ediyordu.

"Burada tiyatro mu oynuyoruz yani?"

"Aynen öyle." Gece hızlı adımlarla Emirin yanından ayrılırken Emir arkasından bağırdı.

"Peki benim rolüm ne, ağaç falan mıyım yani?" Gece gülümsemeye devam ederken Emir'i cevapsız bırakmıştı. Ne hissedeceğini bilmiyordu. Sadece kendine biraz kızgındı. Özgür'ü fazla hafife almıştı.

Sınıfa girmeden önce yüzünde ki gülümsemesini silmiş yine bütün maskelerini takmıştı. Ders zili çaldığında yerine oturmuştu. Bacağı istemsiz bir şekilde ritim tutarken gözleri Özgür'ü aramış ama bulamamıştı. Kafasını sıraya koyup beklemeye başladığında sınıfın kapısı açıldı. Onun geldiğini anlaması için kafasını sıradan kaldırmasına bile gerek yoktu ama yüzünü daha iyi görebilmek için kaldırmıştı kafasını. Yanında Oğuz ve o sarışın kız vardı. Birlikte en arka dörtlüye yerleştiklerinde Oğuz gülüyordu.

DipWhere stories live. Discover now