32. BÖLÜM: "HAVAİ FİŞEKLER"

En başından başla
                                    

Bu zaten elbet bir gün gerçekleşecek bir şeydi. İlişkilerinin bir döneminde her insan gibi o evreye gelecekler ve aynı evi paylaşmak isteyeceklerdi. Bazen bazı insanlar için bu kararı almak uzun zaman alabilirdi, bazense onların ilişkisindeki gibi olurdu. Her şey öyle yoğun ve hızlı gerçekleşirdi ki... Başkalarıyla kıyas yapmamak gerektiği anlaşılırdı. Her ilişkinin kimyası farklıydı.

Asil o yüzden erken mi, doğru mu, yanlış mı, sonucu ne olur diye düşünmedi bile. "Olur." deyiverdi.

Hayatında hep yalnız olduğu hayaller kurmuştu. Yalnız başına bir eve çıkmak, yalnız başına bir şeyler başarmak... Ama şimdi biri vardı ona yoldaş olacak, yarı yolda bırakmayacak, korkmadan sırtını yaslayabileceği, sevdiği ve sevildiğini hissettiren... Bunun kıymetini çok iyi anlıyordu yıllarını yalnız geçirdiğinden...

Devran'ın dudakları büyük bir gülümsemeyle iki yana kıvrıldı. "Olur değil mi? Çok güzel olur. Çok güzel olacak, sevgilim. Bir gün bile pişman olmayacaksın."

Çocuğa öyle sıkı sarıldı ki anın heyecanıyla, Asil koca adamın bu heyecanına gülerek onun boynuna sakladı yüzünü.

"Bir güne kaç mutluluk sığar Allah'ım?" diye sordu Devran kendi kendine konuşur gibi. Sıkıca sardığı çocuğun yüzünü boynundan çıkarıp her köşesini öptü sesli sesli.

"Tamam aşkım, boğdun beni." diye zorla konuştu Asil öpücüklerin arasından. Devran durulur gibi olduğunda, biraz geri çekilerek adamın mutlulukla aydınlanmış olan yüzüne baktı ve üzerindeki kalın siyah kazağın yakasıyla oynadı.

"Çıkıp biraz yürüyelim mi? Benim içimdeki bu enerjiyi atmam lazım, yavrum. Biliyorum bugün gezmeyeceğiz dedik ama biraz çıkıp turlayalım ha, ne dersin? Yoksa ben şu balkona çıkıp avaz avaz bağıracağım, sevdiğim benimle yaşamayı kabul etti, parmağıma da yüzük taktı, çatlayın diye."

"Yok artık." dedi Asil sesli bir şekilde gülerek. "Tamam çıkalım biraz hava alalım. Akşam içinde bir şeyler alırız atıştırmalık."

Devran başını sallayarak Asil'in alnını öptü ve dışarıya çıkmak üzere hazırlanmak için ayaklandılar.

🤍🖤🤍🖤🤍

Yürüyüşlerinden odaya döndüklerinde biraz daha sakinlemişti Devran ama mutluluğu hala gözlerinden okunuyordu. Kara gözleri ışıl ışıldı. Gözü devamlı parmağındaki yüzüğe kayıyor, bir eşinin de Asil'de olduğunu düşünerek sırıtıp duruyordu. Gülümsemesini bastırmaya çalışıp başarısız oldukça yanakları ağrımıştı.

Ceketini ve ayakkabılarını çıkararak odanın ortasına ilerleyen Asil'e baktı. Çok güzeldi çocuk. Hem tatlıydı, hem güzeldi, hem seksiydi...

"Devran ben bir duşa gireceğim akşam yemeğinden önce." diye boncuk gözlerini sevgilisine çevirerek konuştu.

"Tamam bebeğim." dedi başını sallayıp onu onaylarken, akşam içmek için aldıkları iki şişe şarabı mini buzdolabına yerleştiriyordu adam. "Açsan sen duştayken söyleyeyim, sen çıkana kadar hazır olsun yemekler, ne dersin?"

Dışarıda atıştırdıkları birer dilim pizza yüzünden henüz aç hissetmeyen Asil başını iki yana salladı. "Ben çıkınca söyleriz. Tokum şimdilik."

Devran da tok hissettiği için onayladı sevgilisini ve onun banyonun kapısı ardında gözden kayboluşunu izledi. Bir süre kapalı kapıya öylece baktı. Asil her duşa girdiğinde olduğu gibi onun yanına gitmek, suyun altında ona eşlik etmek için delice bir istek duydu. Dişlerini sıkıp, üzerindeki kalın kaşe kabanı çıkardı. Siyah kot pantolonunun cebine sıkıştırdığı telefonunu ve cüzdanını da çıkarıp komodinin üstüne bıraktı.

ASİL bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin