10. Bölüm

689 74 7
                                    


Hikaye hakkında ne düşündüğünüzü yorum yaparsanız sevinirim. Wattpad bu kadar sessizken bölüm yayınlamak pek keyifli olmuyor açıkçası. 

****

Edward ve Nadia salona baskın yapar gibi giren Kraliçe Barbara'ya bakarken, kraliçe oldukça öfkeli bir şekilde onlara doğru ilerliyordu. Drew annesi ve babasına bakarak geride durmayı seçmişti.

"Kraliçe Barbara, sizi buraya getiren nedir?" Edward oldukça sakin bir şekilde sorusunu sorarken Kraliçenin aynı sakinliği göstermeyeceği belliydi.

"Asıl siz burada benden habersiz ne yapıyorsunuz?"

"Size haber vermem gerektiğini bilmiyordum." Kral soğuk bir sesle konuşunca Barbara duraksamıştı. Birkaç saniyelik duraksamadan sonra başını dikerek sözlerine devam etti.

"Duyduğuma göre Prens Drew için kraliçe seçimi yapılıyor. Biliyorsunuz ki bu benim görevim." Edward alaycı bir şekilde gülümseyerek başını iki yana salladı.

"Yanlış, kraliçe seçimi prensin annesi tarafından seçilir. Siz prens sayesinde hakkınız olmayan bir makama oturacaksınız. Bırakında gelinini prensin gerçek annesi seçsin!" Kralın sert sesi herkesi şoka uğratırken kraliçe öfkeyle kıpkırmızı olmuştu. Edward'ın geri adım atmayacağı bakışlarından belli olurken Nadia araya girmek istemiş ama Edward ona engel olmuştu.

"Kralım, benim için sorun değil. Kraliçe Barbara prensin eşini seçmeli."

"Senin için sorun olmayabilir ama benim için büyük sorun. Kraliçe gibi bir makamı Barbara'ya bırakmak gibi bir hata yapamam. Ya prensin eşini annesi olarak sen seçersin ya da ben. Karar senin..." Edward'ın sözlerini salondaki herkes net bir şekilde duyarken Barbara içinde ki öfkeyi dışa vurmak için zaman kolluyordu.

"Kral Edward bu yaptığınız kanunlara aykırı."

"Merak etmeyin kraliçe, o aykırı kanunları kaldıracağıma emin olabilirsiniz. Zamanında babamın yaptığı hatayı yapmamaya özen göstereceğim. Şu ana kadar en büyük hatam sırf alt tabakadan geldiği için prensi sizin aile soyuna yazdırmak zorunda kalmamdı. Bundan sonra bu kanunlarda kalkacak."

"Bunu yapamazsınız."

"İzleyin ve görün kraliçe, siz ve ailenize gösterdiğim müsamahanın sonlarına geldiğimi belirtmek isterim. Şimdi izin verirseniz törene kadar eş seçimi gerçekleşmeli." Katren uzaktan kral ve kraliçenin atışmasını izlerken oldukça tedirgin olmuştu. Üç aydır sarayda hizmetli olarak kalıyordu ve dikkat çekmemek için oldukça çaba harcamıştı. Bu gün nasıl olmuştu da kralın dikkatini çektiğini anlayamıyordu. Başı aşağıda hala salondan kaçma planları kurarken Cariya Nadia'nın sesini duydu.

"Siz küçük Hanım, kendinizi tanıtırsanız sevinirim." Barbara bakışlarını Nadia'nın kendini tanıtmasını istediği kıza çevirdiğinde yüzü asılmıştı. Kızı bir yerden tanıdığına emindi. Gözlerini kısarak Katren'e daha dikkatli bakarken birden onu tanımasıyla kahkaha atmıştı.

"Vay canına hizmetlileri de kraliçelik seçimine çağırmanız ne güzel?" Kraliçenin aşağılayıcı tavrı Katren'ın dişlerini sıkmasına neden olurken elleri iki yanda yumruk olmuştu. Hayatta dayanamadığı, en nefret ettiği şey insanlara üsten bakan ve onları aşağılayan kişilerdi. Kim olduğu önemli değildi. İster kral ister kraliçe kimse onu aşağılayamamıştı. Başını dik bir şekilde yukarı kaldırarak Kraliçe'ye hafif alaycı bir şekilde gülümsemişti. Onun bu tavrı şaşkınlık yaratırken Kral ve Nadia gülümsemesini saklamak zorunda kalmıştı. Nadia krala eğilerek onun duyabileceği şekilde fısıldadı.

ASİL KANDove le storie prendono vita. Scoprilo ora