Bölüm 31

8.5K 396 50
                                    

3 yıl sonra

Ayrılmıştık. Kavgalı ayrılmıştık birbirimizden.

Sevgili miydik bilmiyordum, ama yine de, olduğumuz şey, iyiydi. Mutluydum.

Tabii ki tatilim bitmek zorunda kalmıştı. Eve dönmek zorunda kalmıştım.

Hayatımda asla unutamayacağım bir ay geçip gitmişti. En güzel ay, son bulmuştu.

Şimdi ise, yıllar sonra yine ve yine evdeydim. Dışarı çıkmıyordum. Zar zor konuşuyordum. Annem defalarca hastaneye gidip hemşirelerle görüşmemi teklif etmişti. Ama her seferinde bir daha oraya geri dönmeyeceğimi söylemiş, reddetmiştim.

İspanya'dan döndüğümden beri iyi değildim. Hiç değildim.

Sürekli ağlamamı bırakın, intihar etmeyi bile düşünmüştüm.

Onu tamamen kaybetmiştim. Hiç sahip olmamıştım belki de..

Yumruğumu sıktım ve sakinleşmeye çalıştım.

Üç yıl. Üç yıl geçmişti. Onu ve yaşadıklarımızı unutmak istesem de, günler geçtikçe hafızam güçleniyor, her şeyi en ince ayrıntısına kadar hatırlıyor, acı çekiyordum.

Daha çok takip eder olmuştum onu, silip atmam gerekirken.

Yirmi beş yaşına gelmişti, ben de yirmi iki. Bir kez olsun, başka modellerle gözükmemişti, başkasıyla çıkmamıştı.

Kalbim, beni sevdiğini, unutmadığını söylese de mantığım onu susturuyordu. Sevseydi gelirdi değil mi?

Kapım tıklatıldığında tırnaklarımı geçirmekten delik deşik olmuş kollarıma baktım. Yorganın altına girip yorgun bir ses ile "Gir." dedim.

Annem de perişandı. Neymar ile olanları az çok bilse bile, inanmıyordu. Belki de inanmak istemiyordu. Ama bu halimi görmesi, inanmasına yetmişti. Üç yıldır her gün, saat başı gelip ölüp ölmediğimi kontrol ediyordu.

Ne çabuk geçmişti ama... Anlayamamıştım. Günlerim yatakta, odamda, bazen salonda ve çok nadir dışarıda, güneş ışığında, onu, takımımı, arkadaşlarımı düşünerek geçmişti.

Takımımı da bırakmıştım. Benden nefret ettiklerine emindim. Kimseye bir şey demeden, çekip gitmiştim.

Annem içeri girdi ve bir süre beni süzdü.

"Bu sana." dedi ve bir mektubu yatağımın ucuna bırakıp çıktı. Kalbim hızla atarken mektubu aldım ve titreyen ellerimle üzerindeki deseni incelemeye başladım.

Düğün davetiyesi gibiydi.

Kalbim küt küt atıyordu. Belki de o evleniyordu..

Mektubu açtım ve yazanları yavaş yavaş okudum.

Isabella ve Alejandro evleniyorlardı.

Burukça gülümsedim ve tarihe baktım.

Haftaya cumartesi, İspanya'daydı.

Onu görmeden önce bana anlamsız olan ülkede.

Hayallerimi gerçekleştirdiğim ülkede.

Hakkında geçen hatıraların beynimi bırakmadığı ülkede.

İspanya, Barselona'da...

"Anne?" diye bağırdım. Muhtemelen aşağıda, mutfaktaydı.

Kısa süre sonra annem içeri girdi.

"Efendim Bixie?" Artık eskisi gibi sevgi sözcükleriyle hitap etmiyordu. O da yorulmuştu benden.

"İspanya'ya gitmeliyim." diye mırıldandım yere bakarak.

"Ne?"

Davetiyeyi uzattım. Uzunca inceledi ve soğuk bir şekilde "İzin veremem." dedi.

"Anne.. En iyi ve tek arkadaşım evleniyor. Gitmem lazım."

"İyi değilsin." Bahanesi, beni kötü yapan şeydi zaten.

"Çünkü hayallerimi gerçekleştirme fırsatım elimden alındı."

Sustu. Gözlerini yere dikti.

"Hayallerim, bana ait olan tek şey. Onları elimden alamazsınız. Siz beni zincirledikçe, daha da kötü olacağım." diye mırıldandım.

Susmaya devam ettiğinde sinirle nefesimi verdim. Bana yapılan en büyük işkence buydu.

"Sadece bir hafta istiyorum. O kadar. Ne eksik, ne fazla."

Gözlerini sıkıca kapattı ve "Bir hafta." dedi. "Ne eksik, ne fazla."

Gülümsedim. "Teşekkür ederim."

Tamam. Bunu beklemediğinizi biliyorum djdkkd

Eveet, size birkaç ay desem de, bir ay zor dayandım. Hepimiz aylarca Don't yazmadan duramayacağımı biliyoruz zaten.

Bir başka bildiğimiz şey de şuan ruhani olarak biraz kötü olduğum, başka hikayelerimi okuyorsanız zaten geç gelen bölümlerin açıklaması bu şekildeydi.

Yazmamanın iyi geleceğini düşünmüştüm. Bir süre ara verip hayal ve gerçek arasındaki farkı anlarım diye ummuştum.

Ama olmadı. Daha kötü oldum.

Her neyse, hikayeye devam etmek istiyorum ama bırakmamın bir sebebi de ruh halimin Bixie'ninkine yansıyacak olmasıydı.

Yani, ileriki bölümlerde sizi depresif bir Bixie bekliyor sanırım. Onu neşelendirmek için elimden geleni yapacağım, sadece lütfen geçirdiğim bu süreçte biraz yardımcı olun.

Buraya kadar okuduysanız teşekkürler, 22K için de ayrı bir teşekkür ederim.

Seviliyorsunuz!

~Mila

Don't || Neymar Jr. Where stories live. Discover now