Seoho kalbi kırılırken bu büyük ayrılığın nedeniyle iyice sarhoş oldu.
Gitti bir bara girdi, henüz ünlü değildi ya bunun tadı hoşuma gidiyordu.
Keonhee onu merak edip aradığında Seoho adres vermekle yetindi. Youngjo geldi bir de.
Seoho üçüncü shotu atarken Youngjo sordu.
"Ne oldu?"
Seoho kıkırdadı gözleri dolarken.
Nerede hata yapmıştı ki? Annesi ölüyordu, sevgilisi terk ediyordu ve kendisi kendini mahvediyordu?
"Bak bana Seoho" dedi Youngjo onu çenesinden tutup hafifçe kaldırırken, "Söyler misin, sorun ne? Sizin eve gelmemi bile yasakladın. Sana ne yaptım ben? Nasıl kırdım ki artık bana hiçbir şey anlatmıyorsun?"
Seoho'nun yaşlı gözleri yanaklarına birer damla olarak aktı.
"Mina bugün beni terk etti" dedi.
Gunhak tam otururken şokla yarı oturur kaldı.
"Seni çok seviyorum, onu terk et" demiştin.
Gunhak Seoho'nun yüzüne baktı, nasıl masum olduğu belliydi. Bloom ne karıştırdı ki Seoho şimdi ağlıyordu ve sen muhtemelen ağlarken yorgun düşmüş uyuyordun?
Eksik bir parça vardı, kocaman bir puzzle parçası!
Keonhee hüzünle güldü.
"Mina? Seni? Lan ömrü senin aşkınla tutuşmakla geçen o kadından söz ediyoruz!"
Seoho güldü.
"Artık sevmiyor, artık sevmiyor işte, artık sevmiyor!"
Youngjo'nun içi yandı. Gülümsedi.
"Ben konuşurum onunla" dedi.
Seoho elini alnına dayamayı kesip başını kaldırdı, gözlerini sildi hızlıca.
"Evet, konuşacağım" dedi abin gülümseyerek, "Bu kadar sevme, kalbine zarar Seoho"
"Kim bilir neden terk etti" dedi Hwanwoong içeri girerken sakin bir tonla, ceketini çıkarıp astı kenardaki portmantoya.
"Bir şey söyledi mi sana, sen en yakınsın" dedi Keonhee dikkatle.
"Yok, arıyorum açmıyor. Giderken bana bile veda etti. Sanıyorum ki artık bizi görmek istemiyor"
"Ama ama" dedi Gunhak, "Bana beni sevdiğini, benimle kalmak istediğini söyledi tam da bugün!"
Seoho başı dönerken gülümsedi.
"Lanet olsun" dedi acıyla, "Mina'mı nasıl kırdım? Ne duydu, ne gördü? Ne düşündü? Neden seni kaçırmak istedi? Anlıyorum biraz"
"Ne oldu ki?" diye sordu Gunhak.
"Bloom bugün geldi yanıma" dedi hafif çakır keyif olan.
Gunhak geleni anladı. Güldü.
"Bloom beni beklerken seninle konuştu demek, Mina, kıskanç şey-"
"Hayır" dedi Seoho, "Benimle uğraşıp duruyordu, reddediyorum geliyor. Bugün son kez buluşmak istedi, beni kızdırdı. Ben de ona-"
Gunhak inanamadı, bu yüzden kahkaha attı.
YOU ARE READING
Sister // ONEUS OC ✔️
Fanfiction"Kardeşim diyorum, güzel. Değil mi lan?" "Buna ne demeli bilemedim?"
