Sister // ONEUS OC ✔️

2.1

Aslında güzel zamanlardı. Senin bebek aklın kıt diye Seoho büyürken onu gördüğün yerde yoluyor, onu görmediğin toplanma günlerinde haykıra haykıra -onlara göre nedensiz- ağlıyordun.

Bir gün Youngjo masumu senin elini tuttu. Bahçeye çıkmak istediğini sana "Bahçe" diyerek belirtti.

Eh, iyi bir abi.

Yaklaşık üç yaşındaydın, Hwanwoong ile sürekli o yerde yatarken üstüne abandığın için gülmeli ağlamaklı ilişkiniz vardı ama kahrolsun ki o da ayaklarının üstüne bastı.

Bahçeye çıkarken Youngjo haykırdı.

"Teyze!"

Hell no!

Seoho hafif korkarak annesinin arkasına saklandığında Hwanwoong bağırdı.

"MINA!"

Ona dönüp güldüğün an Seoho seni izliyordu. Yavaşça annesinin arkasından çıktı ve...

Youngjo ile ortada buluşup sarıldılar!

Hwanwoong kafasının üstüne düşmüş, yukarı bakarken konuştu kendiyle.

Güzellik, başım döndü... güzelliğinden. Yani ayaklarım küçük ve minnoş ama sen daha minnoşsun bebeğim.

Seoho dönüp baktı size, Youngjo da baktı böylelikle.

"Mina, itme!" dedi sana bağıra bağıra.

Tanrım, o kapaklandı ama!

"Mina!" diye bağırdı annen dehşetle, "Çocuğu rahat bırak!"

İşte adım çıkmış dokuza, gidip Seoho döveyim.

Ya da abiciğim, sen kaşındın.

İKİNİZİ BİRBİRİNE KATIP DÖVEYİM.

Gözünden hırs geçince aklı olan diğer bebek, Hwanwoong bacaklarına yapışıp tırmandı.

Seoho sizi izliyordu, nedenini bilmiyordun. Sanırım kaşınıyordu, uyuz it.

Hwanwoong'a döndün, yüz yüzeydiniz. Tuhaf bir şey geliyor demeden.

Seni dudaklarından öptü.

Seoho bir adım ileri geldi, Youngjo ise hâlâ saftirik bir bebeydi.

"Hwanwoong!" dedi annesi dehşetle, "Anneye, sadece anneye!"

"Bırak zaten ayrıldılar hemen" dedi annen sana bakıp gülerken, "Mina kızım, arkadaş seni sevdi baksana"

Hwanwoong seni tutmayı bırakıp kendini yere gark etti.

Şokla arkana bakamadın ama.

Kalan minik ikili sizi izlemekteydi.

Sinirin tepene çıktı, dudişlerin tuhaf olmuştu! Bu nedenle döndün ve kafan önde naruto koşuşuyla ikiliye uçtun.

Seoho çığlık atıp kaçarken onu kovalamaya başladın.

"Bu kızın sizin oğlanla alıp veremediği ne" dedi annen gözlerini devirip. Sen önünden koşarken belinden sarılıp seni havaya kaldırdı ve sen tepinirken tamamladı.

"Abiyi rahat bırak, onun ne suçu var?"

Seoho annesinin eteğine saklandı.

Kalbi çok hızlıydı ama nedenini yine bulamadı.