"Ne alaka?" dedin bilerek bütün patlamalarını bastırıp.
Halk kapı önüne dökülmüşken Hwanwoong gülümsedi, elini kaldırıp kalbine koydu ve biraz sesli, sordu.
"Eğer cidden ünlü olursam, hani ünlü olursam yani. Benimle evlenecek misin?"
Gözlerin büyüdü, pembe rujun yakıştığı dudakların aralandı.
Hwanwoong yüksek sesli bir kahkaha atıp eğildi, eline havada uzandı, kafasını geri kaldırıp ciddileşti.
"Şakam yok"
Seoho kalbinin nedensiz kırıldığını hissetti.
"Hwanwoong" dedin panikle, "Ne boşu bu?"
Hwanwoong gülümsedi kalbi kırılırken.
"Hiç" dedi, ellerini bıraktı, "Şaşırtmak istedim ki sinirin geçsin, başardım da. Iyi geceler Mina!"
Koşarak kaçan dostunun ardından ağzın açık bakarken Youngjo koluna girdi ve kulağına "Çok yakışıklı ama" dedi.
Sinirin tepene çıktı.
"Lan hanginiz çirkinsiniz ki?" dedin onu yumruklamaya başlayarak.
Youngjo güldü acıyla kolunu tutarak.
"En iyimiz hangimiz?" dedi, kaçmaya başladı ki risk altında kalmasın.
Seoho sana umutla bakarken gözlerini devirip "BFF, yanaş yamacıma, oğlum sen de" dedin, "Bu ikisi harika"
Dongju kıkırdadı kolunun altında ezilirken, gülerken yandan Seoho'ya bakıp sordun.
"Youngjo, benim dans okulum beni çıkış yaptırırsa eğer hani. Sizi sileyim mi kalacak mısın dayak yiye yiye?"
Seoho şaşkınca konuşmaya -sonunda- katıldı.
"Mina, ciddi ciddi çıkış yapabilir miymişsin?"
Seoho'nun samimi tonuna döndün, gülümsedin istemsizce. Başınla onayladın.
Seoho koşup arayı kapattı, seni göğsüne basıp konuştu.
"Senin adına çok sevindim ama beni silme Mina!"
Çok değişik bir şey kokuyordu genç adam, sanki şey gibi. Buram buram aşkla pamuk şeker karışımı gibi.
Nefesini tutup onu ittin.
Seoho biraz alınır gibi oldu ama onun bileğinden tutup hafif yaklaştın. Tokat tekme falan beklediği için gözlerini sıktı.
Güldün.
"Aç gözlerini" dedin, "Güzel dileğin için teşekkür etmek istedim sadece"
Seoho tek gözünü açtı.
Kahkaha attın yanakların al al.
"Seoho, sen beni beş yaşında sanıyorsun ama ben artık insan gibi olacağım"
"Az önce abini ısırdın?" diye şüphesini dile getiren Seoho etrafa onay için baktı.
"Hwanwoong'a gitmeliyim" dedin bir anda kolunu bırakarak, yüzün buza döndü.
Döndüğünde Seoho kırık döküktü, sen ise somurtup kalbinin aşırı hızına sinir oluyordun.
O öpücüğü ve devamını...
Hâlâ hatırlıyordun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sister // ONEUS OC ✔️
Fanfiction"Kardeşim diyorum, güzel. Değil mi lan?" "Buna ne demeli bilemedim?"
