7. Bölüm: "Korku"

95 14 108
                                    

Selamlaarrr, ben geldim. Burayı yine uzatmadan bölüme geçiyorum. 🥰Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın şimdiden. İyi okumalar...

Bölüm şarkısı: Yüzyüzeyken Konuşuruz~ Esen

7. Bölüm: "Korku"
"Andayız..."

🍂

Korku neden oluşur? Neden bir şeylerden korkarız? Edilen rivayetler, söylenen yalanlar, izlenen filmler, yaşanan olaylar...

Bir sürü korku türleri vardır; topluluk önünde konuşma, kapalı alanda kalma, uçuş, yükseklik, kan, karanlık ve daha bir sürü.

"Meriç, noluyor?" Koluna sarılmış etrafa bakınırken karanlık dışında hiçbir şey göremiyordum. "Sakin ol güzelim, elektrik gitmiştir gelir şimdi." Başımı iki yana sallarken titremeye başlamıştım. "Jeneretör, devreye girmesi gerekirdi neden girmedi?" Dedim korkuyla.

"Bak şimdi," deyip bana döndü. Ellerini yanaklarıma koydu ve konuşmaya devam etti. "Ben gidip bakayım. Sen kal burada." Başımı iki yana salladım. "Gitme, kal burada."

"Sakin ol, gidip geleceğim. Bir yere ayrılma." Dedi ve gitti. Yere çöktüm sırtımı duvara yasladım. Öne arkaya sallanmaya başladım.

"Cezalısın, git odaya!"

"Baba nolur gitmeyeyim."

Öne arkaya, öne arkaya, öne arkaya...

"Sen nasıl bana karşı çıkarsın?" Yanağıma vurmasıyla elim yanağıma gitti. Gözlerimden yaş gelse de takmıyordu beni. "Derhal, odaya!"

"Bir, iki, üç, dört, beş..." diye fısıldadım karanlığa. "Meriç neredesin?"

"Babaa!" Diye bağırdım ses tellerim koparcasına. "Çıkar beni burdan." Karanlık, kapkaranlık.

Öne arkaya, öne arkaya, öne arkaya...

Etrafta hiçbir şey gözükmüyordu. Sırtım duvarda, öne arkaya sallanıp sayıyor, ağlıyordum. "Baba, lütfen." Diye fısıldadım. Odadan sesler geliyordu ve ben korkuyordum. "Çıkar beni buradan."

"...Altı, yedi, sekiz, dokuz, on." Gözlerimden yaşlar geliyordu. Umursamadan sallanmaya devam ettim. "Baba çıkar." Diye fısıldadım.

"Larin." Öne arkaya, öne arkaya, öne arkaya... "Okulu kapatmışlar, bana da yedek anahtar bırakmamışlar." Başımı iki yana salladım.

"Larin, ne oldu?" Deyip yanıma oturdu. "Meriç, çıkalım. Nolur çıkalım. Kalmayalım burada. Karanlıkta kalmayalım." Bir eli saçlarıma çıktı ve okşamaya başladı. "Karanlıktan mı korkuyorsun?" Başımı salladım. "Gel bakalım." Dedi ve beni kucağına aldı.

Şok geçirmekten çok, korktuğum için boynuna sarılıp başımı boynuna gömdüm. Nereye götürecekti, bilmiyorum fakat umarım ışık olan bir yere götürür.

Kapı açılma sesiyle başımı boynundan çıkardım ve etrafa bakındım. Havuzun oraya gelmiştik. Doğru ya, havuzun ışıklandırma sistemi okul kapandıktan sonra bile çalışıyordu. Derin bir nefes alıp haraketlendim, burası soğuktu. Meriç beni yavaşca yere bıraktığında havuz kenarında duran şezlonglardan birine oturdum. Meriç de yanıma oturup kolunu omuzuma attı.

"Küçükken, babam her istemediği bir şey yaptığımda, bana kızdığında bazen beni bir odaya kapatırdı. Karanlık, örümcek ağlı bir oda. Bir gece boyunca, o odada kalmamı sağlardı." Anlatacak mısın gerçekten? Sussana Larin! Gülümsedim. "Tüm gece yalvarırdım beni çıkarması için. Sallanarak ve sayarak kafamı dağıtmaya çalışırdım." Başımı omuzuna yasladım. Gerizekalı. "Bir gün gözlerimi açtığımda hastanedeydim. Evde yangın çıkmış." Elini yanağıma değdirip gözyaşımı sildiğinde ağladığımı anlamıştım. "Unutmuşlar. Annem zaten eve gelmemiş o akşam. Babamda yangın çıkınca direk evden çıkmış. Yangından dolayı komşular itfaiyeyi aramışlar. Beni de itfaiye görevlileri bulmuş. O gece, o odada 10 dakika daha kalsaydım ölecekmişim." Dedim sarsılırken.

"Geç Kaldın"Where stories live. Discover now