28 (smut)

262 14 32
                                    

İftarı beklim dedim atmayı unutmuşum aq.


Eğilip göğüs uçlarımı emmeye başladığında bir kolumla yüzümü kapadım. Bunu yapmasına gerek yoktu zaten dokunuşuyla bile deli gibi tahrik oluyordum. Ağzı göğsümde oyalanırken bir eliyle aletimi okşamaya başladığında inlememi tutmak için dudağımı dişlemiştim.

Neden bu kadar iyi hissediyordum ki daha hiçbir şey yapmamıştı.

"Zayıf ve çelimsiz bedenine oranla fazla büyük bir aletin var. Cidden takım elbise seçerken doğru tahmin etmişim."

Emdiği yerler yavaş yavaş kasıklarıma doğru indikçe göğsüm hızla kalkıp inmeye başlamıştı. İlkim olduğundan bu heyecanım normaldi ama beni resmen parmağında oynatışı hiç hoş değildi.

Gray üzerimdeki tişörtü tam çıkarttıktan sonra sıra eşofmanıma gelmişti. Neden tek soyulan bendim? Sanırım henüz sıram geçmemişti.

"İlkin mi?"

"Olabilir."

"Olabilir ne amına koyayım öyle mi değil mi?"

"Hıhım."

Kafamı yana çevirip kolumla bütün yüzümü kapadım. Gray'in bu halime kıkırdamasının seslerini çok net bir şekilde duyabiliyordum.

"Bekle şurada bir yerde kayganlaştırıcı ve kondom vardı."

Canımı olabildiğince az acıtmak için olan çabası beni mutlu ederken Gray üzerimden kafamın çaprazındaki çekmeceden dediklerini arıyordu. Kolumu yüzümden çektiğimde Gray'in karın kasları- öhm karnıyla bakıştım. Bu kadar güzel bir vücuda sahip olmayı nasıl başarıyordu?

Gözüm biraz daha aşağı inince eşofmanın önünde heybetli şişliği görmemle yutkundum. O şeyin bana girmesinin imkanı yoktu.

"Ya sikecem şimdi. Nereye koydum ben bu soktuğumun şeylerini?"

Gray içi karışık çekmeceye söve söve bakıyorken utangaçlığımı bir kenara bırakıp kimsenin benden beklemeyeceği bir şey yaptım. Eşofmandaki şişliği avuçlayıp hafif sıktım. Tabi bunu yapınca Gray kaskatı kesilmiş ve uğraştığı şeyi bırakıp bana dönmüştü.

Ben ise bütün cesaretimi toplayıp diğer elimle Gray'in götünü avuçladım ve biraz yukarı çektim onu. Eşofmanın üzerinden avuçladığım kısımı öptüğümde Gray'in yüz ifadesi görmeye değerdi.

Çok... Mükemmeldi.

Sanırım hiçbir şey yapmasa sadece yüzüne bakarak bile gelebilirdim. Anlatamıyorum ya. O tahrik olmuş yüz ifadesi anlatılmıyordu. Yanakları hafif kızarmış ama sert ifadesinden ödün vermeyerek meraklı ve tahrik olmuş bir şekilde bana bakıyordu.

Eğer aşık olmamışsam şuan olduğuma emindim.

Ayrıca şuan zaten aşık olmamışsam o mükemmel götüne olabilirdim.

"Sanırım o şeyleri az sonra da arayabilirim."

Doğrulup göğsüme çok ağırlık vermeden oturdu. Ne yapmamı istediği belliydi. Hoş bende istiyordum zaten.

Elimle biraz okşamaya başladım o ise sabırsız bir ifadeyle beni izliyordu. Resmen gözleri 'ne zaman çıkartıp emeceksin? Hızlı ol' der gibi bakıyordu. Haklıydı. Bencede hızlı olmalıydım çünkü bende sabırsızlanmaya başlamıştım.

Eşofmanını sıyırıp Gray'in deyimiyle ufaklığını(!) çıkartıp ucunu öptüm. Bu nedense hiç ufaklığa benzemiyordu. Ama Gray'e bakınca o hayvani vücuttan en az böyle bir şey çıkabilirdi zaten.

TanrıWhere stories live. Discover now