Sırlar Dünyası - Yükseliş

-36-

"Hayırdır Almanya?" diye sordu Türkiye. Odada volta atan Almanya sinirli ve tedirgin görünüyordu. "Almanya ne olduğunu söyleyecek misin?" diye sordu Birleşik Krallık. Normalin aksine bugün takım elbise ve ya gömlek pantolon giymemişti. Almanya dikkat çekmeyin dediği için bir sweat ve kot pantolonu giyip gelmişti aynı Türkiye gibi.

İsviçre topraklarında ne işleri vardı bilmiyorlardı. Özellikle de eski Milletler Cemiyeti binasında ne işleri vardı bilmiyorlardı.

Volta atan Almanya kendince bir şeyler mırıldanıyor, sinirleniyor ve saçlarını çekiştiriyordu. En sonunda bunalan Türkiye "Almanya ne oldu!?" diye bağırdı. İrkilen Almanya Türkiye'ye dönüp gülümsedi. Ellerini masaya koyup onlara baktı.

"Büyük ve çok güzel bir planım var. Yardımınız lazım."

"En son bunu dediğinde Merkel benim için ülkeye girme yasağa çıkarıyordu." diyerek güldü Türkiye. Birleşik Krallık sadece gülümsemekle yetindi. Almanya ellerini sertçe masaya vurdu. "Hayır! Bu sefer ki çok farklı!"

"Türkiye! Misak-i Millî sınırlarına sahip olacaksın. İngiltere senin de ekonomin düzelecek!"

"Bak bunlar iyi hoş da nasıl olacak?" diye sordu Türkiye. Almanya elini sallayarak "Boşver orasını sadece bana yardım edin." diye cevapladı. Birleşik Krallık düşünceli bir şekilde "Ekonomiyi düzeltmek kolay. Lakin misak-i millî sınırlarını vermen imkansıza yakın. Toprak değişimi şu zamanda çok zor." dedi. "Ayrıca nasıl olacak bunlar?"

"Hayır, değil. Şu an bizim için çok büyük bir fırsat var. İkiniz de büyük topraklara sahip olacaksınız." diyerek Türkiye'ye döndü Almanya. "Turan hayalin gerçekleşecek!" diye haykırdı. Türkiye pek mutlu görünmüyordu. "Almanya yanlış anlama ama şu an saçma konuşuyorsun. Ayrıca Turan ülkesi değil birliği kuracağız. Yani ne ben ne de kardeşlerim ölecek."

"Size çok güzel bir şeyden bahsediyorum. Siz ise buna karşı çıkıyorsunuz. Tekrardan imparatorluklar dönemi başlayacak."

"Hayır, başlamayacak Almanya. Delirdin mi sen bunu yapmak demek diğer ülkeleri öldürmek demek!" diye bağırdı Birleşik Krallık. Almanya ayağını yere vurup "Kimin umrunda! Size mükemmel bir fırsat sunuyorum!" diye bağırdı. Türkiye birkaç adım geri çekildi. "Almanya üçümüz diğerlerine karşı bir hiçiz."

"Hani milli güç!? Hani senin milletinin vatan sevgisi!?"

"Almanya Federal Cumhuriyeti! Zaman milli güç zamanı değil! Birilerinin adını anarak savaş kazanılmıyor! Rus ve Amerikan silahları bütün ülkeyi yok eder!" diye bağırdı Birleşik Krallık.

"Amerika'nın bütün gücü sana bağlı İngiltere. İstesen onun gücünü yok edebilirsin." diye bir öneride bulundu Almanya. Birleşik Krallık gözlerini sonuna kadar açarak "Hayır! Kendi oğluma zarar verecek hiçbir şey yapmam!" diye bağırdı. "Britanya gibi olmak istediğini biliyorum!" diye bağırdı karşılık olarak Almanya. 

Türkiye ikiliden uzaklaştı, ancak sırtı duvara gelince durmak zorunda kaldı. Almanya bakışlarını Türkiye'ye çevirdi bu sefer. "Osmanlı'ya benzemek istediğini çok iyi belli ediyorsun Türkiye." diyerek gülümsedi Almanya. Sırtını dikleştirip "Saçma sapan konuşma!" diye bağırdı Türkiye. Sırıtan Almanya "Size bunu kanıtlamamı ister misiniz? Mesela sarhoşken ki ses kayıtlarınız?" diye ima etti. 

Sinirlenen Türkiye "Seni lanet olası!" diye bağırarak Almanya'nın üstüne atıldı. Birleşik Krallık Türkiye'yi çekmeye çalıştı.

Birleşik Krallık'a karşı fazla dayanamayacağını anlayan Türkiye hızlıca Almanya'nın göz bandanasını çekti ve direnmeyi bıraktı.