63. BÖLÜM

10.2K 252 56
                                    

“Bir çaresi var ancak buna ne senin ne de benim gücüm yeter.” dedi. “Nedir o?” dedim. “Onlar seni alıp dağlara götürmeden, sen onları yok edeceksin.” dedi. “Nasıl olacak bu?” dedim. “Ece’nin amcasına gideceğiz.” dedi. O adı burada anmak dahi istemem; yılan dilli adamın tekiydi. “Kardeş, seni şurada parçalamıyorsam tek sebebi, son umudumun sen olmandır. Ben pislikten kurtulmaya çalışırken, sen beni bu pislikleri başlatan adama götürüyorsun?” dedim.

“Benim bilgim kısıtlı; ben neyim ki?” dedi. “Ulan madem hiçbir şey değilsin başıma bunları nasıl açtın?” dedim. “Eğer imkanım olsa her şeyi başa sarardım ama nefret gözümü bürümüştü o zaman.” dedi. “Peki” dedim “gidelim.” Ne olabilirdi ki daha? Zaten bu adamlar yüzünden hayatım alt üst olmuştu. Korkacak ne vardı ki? O an aklımdan şu geçti “Bütün bunları bana yaşatan ve içi nefretle dolu olan bir adam acaba doğruyu mu söylüyordu, yoksa beni daha büyük bir pisliğin içine mi çekmekti amacı?”

Ama ona güvenmekten başka ne yapabilirdim ki? Üniversiteyi okuduğumuz şehirdeydi Ece ve amcası. Oraya gidecektim. Bütün bunların sebebi olan adamla, bir başıma sonunu bilmediğim bir yolculuğa çıkacaktım. Babam gelmek için çok ısrar etse de sadece ikimizin gitmesi gerektiğini söyledim ve evden çıktık Atakan’la. Atakan yanımdayken sürekli bir bunalma hali oluyordu bende. Belki bu yaşananlardan ve ona olan nefretimden dolayıydı bu bunalma hissi. Belki de yine işin içinde başka şeyler vardı. Artık her şeyden şüpheleniyordum çünkü gördüklerim ve yasadıklarım kolay şeyler değildi.

BÖLÜM SONU
Devam Edecek

Şeytan-ı Racim Where stories live. Discover now