Boss' Prisoner | 1DSA YAZ 2014 EN İYİ ZAYN HİKAYESİ

Chapter 13 | "Leave Her Alone!"

|| MIRANDA SKYNER ||

Vücudumu kollarından soyutlayarak yatağa geri bıraktığında irkildim. Bu yaptıklarımız, tamamen hataydı belki de. Ona karşılık vermemem, ne bileyim bayıltıp kaçmam falan lazımdı. Ama başaramadım. Onun her bir dokunuşu vücuduma elektrik akımı veriyor, kendimden geçmemi sağlıyordu. Sanki ben aslında ben değilim, bulunduğum mekan dünya değilmiş gibi hissetmiştim. Şu an bana nasıl hissediyorsun diye sorsa, kesinlikle tüy gibi hafiflemiş hissettiğimi söyleyemezdim. Halbuki gerçekten rahatlamış hissediyordum.

"Nasıl hissediyorsun?"

Sorduğu soru karşısında afalladım ve ne söyleyeceğim konusunda tereddüt yaşadım. Ne demeliydim? Dokunuşların harika, her ne kadar belli etmemeye çalışsam da zevkten dört köşe oldum. Vücut dilimden çok iyi anlıyorsun, falan mı? Dudaklarımdan dökülen tek bir kelime oldu. "Tuhaf..."

"Bunu özlediğini biliyorum." Sesi yalın ve netti. Haklı olarak, kendinden oldukça emindi. Ellerini iki yanımda sabitleyerek yüzüme doğru eğildiğinde geri çekildim ve sırtım yatakla buluştu. Bacaklarıyla bacaklarımı esir alırken nefesi dudaklarımı yalıyordu. "Öyle değil mi, Skyner?"

"S-s-sanırım." Çok güzel kekeledin Miranda Skyner, aferin sana!

Dudaklarıma odaklanıp, hoşnutluğunu belli edercesine mırıldandı. "Güzel."

Bornozumu sihirli parmaklarıyla aşağıya indirirken göğsüm hızla inip kalkıyordu. Tanrım, güneş ısısını sadece benim odama mı vermeye başlamıştı? Eliyle boynumu hafifçe kaldırdı ve bornozumu vücudumdan tamamen çıkarışını seyrettim.

"Bu yeterli değil ha?" Kaskatı kesilmiş vücudumu kıpırdanmasını sağladım. Git gide sıcak oluyordu...

Üzerindeki bornozu bir hamlede çıkarıp yatağın bir köşesine bırakınca heyecan, tüm vücudumu ele geçirmişti. Şu an çırılçıplak bedeniyle üzerimde bu şekilde otururken sakin olabileceğimi hiç sanmıyordum. Penisi, kadınlığımın tam üzerinde dururken.... Ah, dayanamayacağım.

"Bu kadar ileri gitmeyi planlamıyordum." dedim sonunda tuttuğum nefesi geri bırakarak.

"Ben de planlamıyorum zaten." dedi ve üzerimden kalktı. Bunu kesinlikle beklemiyordum. "Sadece, uykum var ve yatmak istiyorum Miranda. Benimle yatar mısın?" Bedeni yatağımın içinde kıpırdanırken cevabımı duymak istercesine merakla bana bakıyordu.

Bu teklif de neyin nesiydi? Her şeyi bir kenara ittiğimde benimle gerçek anlamda seks yapmaması beni fazlasıyla şaşırtmıştı. Yatağım tek kişilikti ve ikimiz de içine mi girecektik? Ve şu an çırılçıplak oluşumuzu saymıyorum bile. "Sen delisin."

"Daha fazlasını da duydum Skyner. Şimdi çabuk buraya gel ve yanıma yat, seni aptal." Onunla çırılçıplak vaziyette tek kişilik bir yatakta sıkışacağımı hatırladıkça vücudum karıncalanıyordu. Ama bunu yapacaktım.

Yavaşça nevresimi kaldırdım ve yanındaki yerimi aldım. Popom dışarıda kalmıştı ve kolumdan tutup beni kendine daha fazla yaklaştırdı.

"Çok sıcaksın." diye mırıldandı ve başını göğsümün üzerine koydu. Kesinlikle kalp atışlarımı düzene sokmalıydım yoksa beni heyecanlandırdığını düşünürdü. Egoist herif.

"Erkekler bayanlara göre her zaman, her konuda soğuktur Malik." dedim ve açık pencereden kararan gökyüzüne göz gezdirdim. Güneş, batıyordu. Biz ne kadar banyoda oyalanmıştık öyle?

"Demek öyle... O zaman beni ısıtman lazım sevgili sekreterim." dedi ve gözlerini yumarak kesik kesik soluklanmaya başladı. Ona daha fazla sarılarak göz kapaklarımı dinlendirmeye başladım. Sıcak su bedenimi fazlasıyla uyuşturmuştu.