Chapter 11 | "What do you want?"

16.6K 559 44
                                    

Bölüm şarkısı | The Vamps - Somebody To You ft. Demi Lovato

|| MIRANDA SKYNER ||

Gün ışığı, yüz üstü yatıp gözlerimi yastığa gömmem için Zayn Malik misali emirler yardırıyordu sanki. Yastığa gömüldüğümde nefes alamaz hale geldim ve tekrar eski konumumu aldım. Tek gözümü açıp pencereye doğru baktım. Güneş ışınları gözümü yakıp geçerken inleyerek yataktan doğruldum.

Perdeleri kapatıp tekrar kendimi yatağa atmadan önce saate baktım. 12.00.

Ah daha erken... Erken mi?

Hemen ayağa fırlayıp aynada kendime göz attım. Delicesine uykum varken çoğunlukla gün içinde giydiğim kıyafetlerle yatağa atlardım. Ama bu sefer geceliklerimi giymeyi akıl etmiştim.

Aceleyle aşağıya indim, Zayn'in odasının önünde soluklandım. Dün gece eve uğramamıştı, Harry de beni eve bırakıp gitmişti. Aslında kalmak istemişti ama ben buna izin veremezdim. Sonuçta beni uyutup birtakım işler yapabilirdi. Hey, o Zayn'in en yakın arkadaşıydı tıpkı Louis gibi!

Zayn, sabah gelmiş miydi bilmiyordum. Bunu öğrenmenin tek yolu vardı ki, hemen kapıyı tıkladım. Birkaç kere aynı işlemi tekrarladım. Fakat açan olmadı. Yavaşça kapı kolunu aşağı indirdim. Yatağın içinde biri vardı.

Öylece odaya bakakaldım. Girmeyi düşündüm fakat dün burada yaşananları hatırladıkça kötü hissediyordum. Ve ondan önceki gece olanlar için tabiki de. Nasıl hiçbir şey hatırlayamazdım? Tek hatırladığım ona tokat attığımdı. Beni nasıl etkisiz hale getirdiğini bilemiyordum.

Onu uyandırmak için istemesem de girmek zorundaydım. Ben onun sekreteriydim ve o görevlerini yerine getirmekte güçlük çeken bir patrondu. 26 yaşında, bir bebek kadar sorumsuz bir patrondu. Nasıl oluyor da şirketi bu denli başarılı oluyor anlayamıyordum.

Parmak uçlarımda yavaşça yatağının yanına yaklaştım. Yorganın altına gömülmüştü ve bedeninin tek bir kısmı bile görünemeyecek haldeydi. Nevresimi hafifçe açtım, başını görünür hale getirmiştim. Elimi yanağına doğru hareketlendirdim, ama dokunamadım. Çok masum görünüyordu ve bir daha onu böyle görebileceğim konusunda şüphelerim vardı. Aslında yoktu, onu defalarca böyle uyandıracaktım. Ama yine de, uyandırmak istemiyordum işte.

"Çok yakışıklıyım öyle değil mi?" Duyduğum sesle irkildim, onun kıpırdayan dudaklarını görmesem nereden geldiğini anlayamayacaktım bile. O derece dalmıştım.

"N-n-ne?" Evet, bir güzel de kekelediğime göre Zayn Malik'in müthiş egosuna günaydın diyebilirim!

"Beni izlediğini biliyorum." dedi ve gözlerini araladı. "Yoksa aklından terbiyesiz planlar mı geçiyordu Skyner?"

"Hah. Saçmalık." dedim ve yataktan kalktım. "Ben sadece seni uyandıracaktım, şirkete geç kalmışsın."

"Ben geç kaldığım zaman şirkete gitmiyorum. Hala anlayamadın mı? Beni sabah 7'de kaldırman gerekiyor, sevgili uykusever sekreterim."

Ellerimi yana açıp dudaklarımın düz çizgi haline gelmesine izin verdim. Anlatmak istediğim "Kusura bakma." temalı bir duygu alışverişiydi.

"Bir dahakine dikkatli olursun. Zaten canım işe gitmek istemiyordu, bahane olduğu için bir şey demiyorum."

"Peki." Ayağa kalktım ve mutfağa doğru adımlayarak onu odasında yalnız bıraktım.

Mutfağa geçtim ve kısa bir süre ne yapsam diye düşünüp durdum. Ama neyse ki ne yapacağıma karar vermiştim; patates kızartması!

Boss' Prisoner | 1DSA YAZ 2014 EN İYİ ZAYN HİKAYESİWhere stories live. Discover now