Boss' Prisoner | 1DSA YAZ 2014 EN İYİ ZAYN HİKAYESİ

Chapter 5 | "You said, I need you."

|| MIRANDA SKYNER ||

"Miranda!"

Birkaç saat içinde adımı 70-80 kez duymuştum sanırım. Belki de daha fazla.

"Geliyorum!"

Kırmızı, üzerinde 'İhaleler678' yazılı dosyayı bulduğumda ciğerlerimde biriktirdiğim nefesimi dışarıya üfledim. Alnımdaki terleri elimin tersiyle sildikten sonra Helen'in yanındaki yerimi aldım.

"Nihayet." diye iç geçirdi sarışın, deneyimli sekreter.

"Üzgünüm. Yoruldum..." diye söylenirken bana ters ters baktı.

"677 adet dosyayı düzenledik. Geri kalan 323 adet dosya içinde 678. dosyayı bulmak bu kadar zor olmasa gerek."

"Hepsini 22:45'e kadar düzeltmiş olmamız neden bu kadar önemli?" diye sordum.

Elindeki dosyanın içini karıştırıp farklı konuları içeren kağıtları ayıklarken onu izliyordum. Dosyanın kapağını kapatıp düzenlediğimiz diğer dosyaların yanına sıkıştırdı. Deri koltuğa oturdu ve uzun ve pürüzsüz bacaklarını boylu boyunca uzattı.

"Zaten en fazla 1 ay buradasın. Bu yüzden Zayn'i sorgulamayı kes."

Ona neden 'Zayn' diye hitap ettiğini bilmiyordum. Çok mu yakınlardı? Ben alışverişteyken ona bir kere istemsizce Zayn diye seslenmiştim ve ardından dizlerimin titrediğini hissetmiştim. Neyse ki buna takmamıştı. Hem gerçekten beni 1 ay tutacağından emin değildim. Keşke öyle olsaydı, ona ve bu berbat işlere katlanabileceğimi düşünmüyorum. Sahi, o nerelerde?

"679?"

Kafamı kaldırıp anlamsızca Helen'e baktım. Neyse ki saliseler içinde ne söylemeye çalıştığını anlamıştım. Sırıtıp, dosyaların bulunduğu koridordaki sondan ikinci odaya gitmek için adımlarımı konuşturdum.

Altı dakika kadar sonra Helen'in yanına geldim. Ama bu sefer onu koltukta uyuklarken buldum.

Hafifçe dürttüm ve gözlerini pörtleterek bana baktı. Kıkırdamamak için büyük çaba sarfettim.

"Dosya." Elimdeki dosyayı kaldırıp gözlerine dayadım.

"Ha. Dosya. Evet." Gözlerini ovup dosyayı elimden çekip aldı. Birkaç kurcalamadan sonra, "Sıradaki." dedi.

"I-hım. Kaçtı?"

"Sikeyim." diye mırıldandığında, "690?" dedim emin olamayarak.

"680 gerizekalı 680!"

***

"Bu son muydu?" dedi inanamayarak.

"Evet, son." diyerek onayladım. "Bininci dosya..."

Sonunda ikimizin de yoğun çabalarıyla son dosyayı yerine dizdik. Duvardaki saate gözlerimi kırpıştırarak baktım. Yanlış baktığımı anlayıp bir kez daha baktım ve tam 22:45 olduğunu gördüm. Tam zamanı! Ancak, ben her şeyi çift görmeye başlamıştım. Şimdi Helen dört gözle bana bakıyordu.

"Ben gidiyorum."

"Hey! Ben nasıl gideceğim?" diyerek ona karşı çıktım.

Gözlerini devirdi. "Bebek değilsin Miranda."

"Ama ben Zayn'in evinin adresini bilmiyorum."

İşte o an, Helen'in gözlerinde bir parça kıskançlık kırıntısı görür gibi oldum.

"Zayn'in evi mi? Senin onun evinde ne işin var?"

"Ben... Sanırım kısa bir süre onun misafiri olacağım." Aslında kısa bir süre misafiri mi olacağım yoksa kalıcı bir sekreter mi bilmiyordum ama öyle umuyordum.