GÖKYÜZÜNDEKİ TEK YILDIZ

By kafamdakikelimeler

4.5K 2.1K 1.7K

Ölenler vardı can yakıcı birde yaşayan yıkıcı kişiler... Hepsinin alnında aynı kader yazılıydı, babalarından... More

TANITIM
1.BÖLÜM
2.BÖLÜM
3.BÖLÜM
5.BÖLÜM
6.BÖLÜM
7.BÖLÜM
8.BÖLÜM
9.BÖLÜM
DUYURU🍀
10.BÖLÜM
11.BÖLÜM
12.BÖLÜM
13.BÖLÜM
14.BÖLÜM
15.BÖLÜM
16.BÖLÜM
17.BÖLÜM
18.BÖLÜM
19.BÖLÜM
20. BÖLÜM

4.BÖLÜM

275 151 59
By kafamdakikelimeler

"Hayat,Ayaz kim?"

"Tanımıyorum,yanlış numara." dememle "Sen çocuk mu kandırıyorsun?" diye bağırması bir oldu . Çalışma masamdaki sandalyeye oturdum. "Abi, tamam anlatıcam. Sakin ol." dedim ama abim rahatlamak şöyle dursun daha da çok sinirlendi.

"Abi bana geçen araba çarpıyordu."

"Ne!" Onu hiç takmayıp devam ettim.

"Geçen - Ahsen' lere gittiğim gün- kapının önünde Aytekin abiye el sallarken yola bakmamıştım. Bana doğru gelen arabayı farketmedim Ayaz'da beni kurtardı. İyi miyim diye sormak istemiş dün akşam." dedim tek nefeste. Abi korkusu başka bir şeye benzemezdi.

"Küçük çocuklar gibi davranmaktan tahminen kaç yaşında vazgeçmeyi düşünüyorsun Hayat? İyi misin yazan adama bak sabahta günaydın yazmış. Sanki o günaydın yazmasaydı günün aymayacaktı."

Oturduğum sandalyeden aniden kalktım "Günaydın mı yazmış?" dedim heyecanla.

"Hayat!" diye bağırmasıyla geri oturdum sandalyeye. "Off be. Hem senin sevgilin benden küçük." dedim.

"Sadece iki ay hem o farklı bu farklı."dedi telefonumu bana uzatarak. Almaya çalıştığımda da vermeyip sallamaya başladı.

"Ya dalga mı geçiyorsun? Versene şunu. İşine gelmeyen bir şey olduğunda hemen o faklı bu farklı." dedim telefonumu almaya çalışarak.

"Şifreni gir."diye bağırdı. Bu yolda gazide olmak var ben sonuna kadar savaşıcam.

"Hayır" dedim.

"Hayat şifreni gir bak sinirlenmeye başlıyorum. Girmezsen atarım telefonunu." Sanırım gazi olacağım bu savaşı bu kadar çabuk kaybettiğime inanamıyordum.

Abimin elinde bana döndürdüğü telefona şifreyi girdim. Ben abime bakarken o telefonumda bir şeyler yaptı. Ardından telefonu bana uzatıp"Bir daha Ayaz mayaz görmek istemiyorum bu telefonda."

Tam kapıdan çıkarken"Oyoz moyoz gormok ostomoyorom." dedim. Abim aniden dönünce korkudan ne yapacağımı şaşırdım. "Ne dedin sen?"
"Tamam abi dedim."

"Pek öyle demedin gibi ama neyse öyle olsun." diyerek odamdan çıktı.

Rahat bir nefes alıp sandalyeye oturdum geri o anda telefonuma bildirim geldi.

Telefonuma kayıtlı olmayan bir numaradan mesaj gelmişti.

05...:
Sevgilin olduğunu bilsem yazmazdım. Kusura bakma.

Bu Ayaz'dı. Off abi ya off. Hem çocukla mesajlaşmalarımızı silmiş hem de numarasını silmiş. Ne yazdığını düşünmek bile istemiyordum.

Hayat:
Asıl sen kusura bakma. Abim yazdı onu yani benim sevgilim falan yok.

Ayaz:
Sevindim:)

Tutmayın beni, sağa mı devrilsem sola mı bilemiyorum?

Hayat:
Günaydın bu arada.

Yazdım ve gönderdiğim an salıncakta bıraktığım Aytekin Abi geldi aklıma. Cama koştum orada mı diye bakmaya ama yoktu. Ayaz'dan da mesaj gelmediği için çıkıp Aytekin Abi'nin ismine tıkladım. Çevrim içiydi hızlıca mesajı yazdım

Hayat:
Abi ben seni kaldırmaya gelecektim ama sen kalkmışsın.

Mesajımı anında görmesiyle yazmasını bekledim.

Aytekin Abi:
Abin burada ne işin var senin diyerek kaldırdı. Abinin yerine senin kaldırmanı tercih ederdim.

Hayat:
Barışmadınız mı siz daha?

Aytekin Abi:
Bize bakma sen, biz onunla bir küser bir barışırız.

Daha fazla uzatmamak adına görüldü bırakıp Ayaz'ın mesajına girdim.

Ayaz:
Günaydın. Aslında dün soracaktım ama unuttum. Yarın kahvaltıya gidelim mi?

Şok içinde ekrana dakikalarca bakıyordum. Gitmeyi gerçekten çok istiyordum ama gidemezdim ki. Biri için kendi hayatımı tehlikeye atamazdım.

Hayat:
Gelemem ben. Kusura bakma.

Ayaz:
Yok ne kusuru başka zaman gideriz sözün olsun:)

Hayat:
Olsun:)

Yazıp gönderdim. Karnımdan gurultuların gelmesiyle telefonumu bu sefer cebime koyup aşağıya indim. Salonda kimse yoktu ben de mutfağa geçtim. Sandalye de oturan Aysel abla beni görünce ayağa kalktı "Rahatsız olma abla." dedim buzdolabının kapağını açıp. "Kahvaltı etmedim de bir şeyler yiyeceğim."

"Ben hazırlıyayım kuzum otur sen." dedi.

"Yok abla ben hazırlarım." dedim ve sandviç yapabileceğim malzemeleri çıkardım.

Sandviçimi hazırladıktan sonra tabağa koyup büyük bir bardağa su koydum. Ardından bunları masaya koyup Aysel ablanın karşısına oturdum. Sandviçimden yemeden önce "Neyin var Aysel abla?" dedim.

"Aslı'yı düşünüyorum. Nasıl okuturum bilemiyorum kızım?" dedi üzgün bir şekilde.

"Abla takma kafana abim Aslı'ya bizim şirketten burs vereceğini söyledi." dedim elimle elini tutarak. Sol gözünden akan yaşı hızlıca sildi ve buruk bir tebessüm gönderdi.

"Hem Aslı zeki biri bir yolunu her zaman bulur. Korkma sen." dedim gülümseyerek.

"Evet bende o şekilde avunuyorum zaten. Hayat senden bir şey isteyebilir miyim kızım?"

" Tabi Aysel abla sorman hata."

"Aslı'nın bir derdi var gibi ama anlatmıyor.Sen sorsan sana anlatır belki." dedi. Öz olmasa bile evlattı işte. Nasıl bir anne olacağımı düşünmeden edemedim. Aysel abla gibi bir anne olsam çocuklarım gerekten çok şanslı olurdu. Annem gibi bir anne olur muydum acaba?

Olmazdım olamazdım. Yaşadıklarımı onlara yaşatamazdım. Kendi kendime gülmeden edemedim. Düşündüğüm şeylere bakın bunları düşünmeden önce birini bulmam gerekiyordu.

"Tabii ki de konuşurum." dedim sandviçimden son ısırığımı alırken. "Sen onu benim yanıma yolla geldiğinde." diyerek oturduğum yerden kalktım. Tabağı ve bardağı bulaşık makinesine koyup elimi yıkadım ve odama çıktım.

Kitaplığımdan uzun zamandır okumak istediğim ama okuyamadığım Fareler Ve İnsanlar kitabını alıp koltuğuma oturdum. Kahve yapmadan çıktığım için kendime biraz kızdım ama kahve yapmaya inmek zor geldiği için aklımın bir köşesine sonra kahve içmeyi not ettim.

Kitabı koltuğa koyup cebimden telefonu çıkardım.

Ayaz:
Eee ne yapıyorsun bakalım.

Hayat:
Kitap okuyacaktım şimdi. Sen ne yapıyorsun?

Ayaz:
İşteyim bende. Okuyacağın kitabın ismi ne?

Hayat:
Fareler Ve İnsanlar

Ayaz:
Hayalleri vurgulayan çok güzel bir kitaptır.

Hayat:
Kitap okuduğunu düşünmezdim açıkçası.

Kitap okuyor olması benim için çok büyük bir artıydı.

Ayaz:
Bende senin ön yargılı olduğunu düşünmezdim açıkçası. Halk içinde erkeklerin kitap okumasını tuhaf karşılayan insanlar var. Senin de böyle düşünüyor olduğunu sanmazdım.

Mesajına bozulmadım değildi. Erkeklerin kitap okuması normaldi evet ama benim etrafımda kitap okumayı seven çok fazla insan yoktu. Tek babam okurdu.

Hayat:
Belki biraz ön yargılı olabilirim ama erkeklerin kitap okumasını tuhaf karşılayacak biri elbette değilim. Etrafımda kitap okuyan tek kişi vardı erkek olarak. O yüzden böyle tepki verdim. Yani kitap okuman kadar doğal bir şey yok.

Ayaz:
Peki şimdi okumayı mı bıraktı?

Hayat:
Hayır öldü kendisi.

Ayaz:
Anladım başın sağolsun. Yakının mıydı?

Hayat:
Babamdı.

Ayaz:
Tekrar başın sağolsun üzüldüm senin adına. Neyse benim bir kaç işim var ben onları halledeyim sende kitabını oku. Eminim kitaba aşık olacaksın.

Hayat:
Teşekkür ederim.

Aslında ben ortada bu kadar tepki gösterilecek bir şey göremiyordum. Niye bu kadar tepki gösterdiğini anlamamıştım. Telefonumu kapatıp cebime geri koydum ve kitabımı okumaya başladım.

2 saat sonra...

'Slim ve George kara yoluna birlikte yürüdüler. Curley ve Carlson ikisinin arkasından bakakaldı. Sonra şöyle dedi Carlson: Bu ikisinin canı niye sıkkın, hiç anlamadım ben.'

Sonu biraz değişik bitmişti ama Ayaz'ın dediği gibi kitaba aşık olmuştum. Telefonuma hiç bakmadığım aklıma gelince mesaj geldi mi acaba diye baktım. Ne mesaj vardı ne de bir arama. Bu olayları anlatmak için Ahsen'e mesaj attım.

Hayat:
Bize gelsene bahçede otururuz tabi bir işin yoksa.

Çocukluğum:
Yok kanka. Çıkarım birazdan.

Hayat
Tamam bende kahveleri yapayım. Sen bahçeye geç direk.

Çocukluğum:
Tamam.

Telefonumun sesini açtım. Mesaj atarsa görmem diye. Cebime koyup mutfağa indim. Aslı ve Aysel abla masada oturmuş akşam için bir şeyler yapıyorlardı.

"Kahve ister misiniz?" dedim.

Aslı:

"Ben yapayım Hayat abla. Otur sen."

"Tatlım kahve yapar mısınız demedim ki ister misiniz dedim."

El mahkum oturdu Aslı kalktığı yerden ardından ikisi de olur dedi. Dört tane fincan çıkarıp cezveye yeteri kadar su,şeker ve kahve koydum.

Cezveyi ocağa koyarken "Aslı sende gelsene bahçeye otururuz?" dedim.

"Olur Hayat Abla." Kahveleri yaptıktan sonra bir tanesini Aysel ablaya bıraktım geri kalanı Aslı'nın yardımıyla tepsiye koyup bahçeye çıktık. Ahsen sandalyede oturmuş telefonuyla ilgileniyordu kapı sesini duyunca bize dönüp gülümsedi telefonunu masaya koydu. Bende elimdeki tepsiyi masaya bırakıp sıkıca sarıldım ona özlemiştim. Benim ardımdan Ahsen de sarıldı ve sandalyelere oturduk.

"Kızlar size bir şey
anlatacağım."dedim.
Aslı bilmediği için Ayaz ile nasıl tanıştığımızı hızlı bir şekilde anlattım.
"Dün akşam Ayaz benim numaramı bulmuş. Bana mesaj attı iyi misin diye konuştuk. Sonra sabah günaydın yazmış abim gördü kızdı biraz."

"Öküz, ne olacak başka öküz." dedi Ahsen.

"Ne oldu? Kavga mı ettiniz yoksa?" dedim.

"Aramız biraz bozuk sayılır. Ee sen devam et."

"Tamam. İşte sonra şifre mi girmemi istedi ben tabii çok direndim ama abime karşı bu savaşı kazanmam zordu. Girdiğimde Ayaz'ın numarasını silmiş,sevgilim olduğunu yazmış. Konuşmalarımızı bile silmiş inanabiliyor musunuz?"dedim. İkisi de aynı anda 'İnanırız inanırız.'dediler.

"Ayaz işte sevgilin olduğunu bilsem yazmazdım gibi bir şeyler yazmış. Bende açıkladım öyle konuştuk. Şimdide bana dediğim bir şeyden dolayı trip atıyor." dedim.

"Telefonunu ver bakayayım ne konuştunuz?"dedi Ahsen. Şifremi girip Ayaz ile olan mesajları açtım. İkisi baş başa verip okumaya başladı.

"Yuh artık." dedi Aslı "Neye şaşıracağımı şaşırdım yemin ederim."

"Kızım neyi bekliyorsun sen yaz?" dedi Ahsen. "Bence de."

"Yok ya ben yazamam."dedim

"Neyini yazamayacaksın balım. Bak bana gurursuzluğun romanını yazdım falan ama elimde de öküz abin var yani." dedi.

"Ya ters tepki verirse?" dedim yapacağım şeyden emin olamayan bir sesle.

"Salak mısın Hayat? Yoksa rol mü yapıyorsun? Çocuk sana ters yapacak olsa niye yazsın en başından?"

"Öyle mi dersin?" dedim.

"Yok böyle demiyorum ama tam tersini anla diye bunu söyledim. Çıldırtırsın insanı sen. Bak şimdi ben hemen hallediyorum." diyerek telefonumdan mesaj yazmaya başladı.

Hayat:
Nasılsın?

Telefonu bana uzattı. "Gerisi sende artık."

"Ya beni kahvaltıya çağırdı bende gitmek istiyorum ama biliyorsunuz ki gidemem."dedim üzgün bir şekilde.

"Kızım sıkı yönetimde değilsin ya bir güncük abinin o çok sevdiği sevgili korumalarıyla git,tanış,yemeğini ye hem yüz yüze olmadan ne zamana kadar devam edeceksiniz böyle?"dedi Ahsen.

Haklıydı yarın için abimden izin alacak,tanışacak eve gelecektim. Şimdiden heyecanlanmıştım.

Continue Reading

You'll Also Like

1.1M 30.6K 84
Cinsel içerik, şiddet vb olaylar içeriyor çok sık olmamak kaydıyla lütfen bunu bilerek okuyun!! Kendini bulunduğu durumdan kurtarmakla beraber ona...
364K 23.9K 26
Açelya hiç hatırlamasa da henüz 5 yaşındayken ailesinin düşmanları tarafından kaçırılmış ve gözlerini bir yetimhanenin revirinde açmıştı. Ailesi sen...
395K 21.5K 46
Şanlıurfa ☞ Muğla 0546****; Fotoğraf* 0546****; Belli ki bu yoldan yürümüşsün... 0546****; Yoksa etraf böyle çiçeklenmezdi. İlsu; Var öyle marifet...
111K 9.6K 17
Uyku ile uyanıklık arasında gezindiğim o ince çizgide yatağın bana ait olmayan kısmı çöktü yavaşça. Ardımdaki beden sanki üşümemi istemez gibi yorgan...