Sinâ,sabah kısacık bir an bile olsa Amber'i görmenin,ona sarılmanın etkisiyle kendini öyle keyifli hissediyordu ki aralıksız çalışmış,ne olduğunun farkına bile varmadan akşamı etmişti.
"Oooo!Saat akşam 5'e yaklaşıyor.Hemen hazırlanıp çıksam iyi olacak.Daha eve gidip Derin'i alacağım,havaalanına gideceğiz."
diye düşünerek etrafı hızlıca toparladı.Az sonra eve doğru yola çıkmıştı.
Derin,hazır bir şekilde babasını pencerede bekliyordu.Sinâ'yı görür görmez
"Ben hazırım babacım!Hadi sen de bir an önce hazırlan da amcam beklemesin."
diye şakıdı sevinçle.Küçük kızı duyan genç adam
"Tamam bebeğim!"
diyerek eve girmiş,doğru banyoya ilerlemişti.Duşunu alıp üzerine her zamanki kot pantolon-tişört kombinelerinden birini giymesi fazla sürmedi.Artık hazırdı.Amber'e
"Şimdi,Doğa'yı almak üzere Derin'le birlikte yola çıkıyorum.Yemekte görüşürüz canım.Seni özledim!"
diyen kısa bir mesaj gönderdikten sonra Derin'in elinden tuttu ve arabanın arka koltuğuna oturtup kemerini bağladı.O sürücü koltuğuna geçerek arabayı çalıştırdığı sırada küçük kız
"Amber abla daha gelmemiş herhalde babacım!Çünkü arabasını görmedim."
diye konuşuyordu neşeyle.
"Öyle olmalı canım.Ama birazdan gelir."
deyip yola devam etti.
Amber,yoğun geçen bir gün sonrası eve gelmek üzereydi.Kendini yorgun hissediyordu.Ama fiziksel yorgunlukları önemsediği için keyfi yerindeydi.
"Sinâ'nın günü nasıl geçti acaba?"
diye aklından geçirirken,arabanın içini mesaj bildirim sesi doldurmuştu.Saate bakılırsa,mesajı gönderen Sinâ'dan başkası olmazdı.
"Sinâ'dır,ama şimdi trafikteyim bakamam."
diye mırıldanarak biraz hızlandı.5-10 dakika içinde eve varmıştı.
Kemerini çözüp çantasından telefonunu çıkardı.Mesaj tahmin ettiği gibi Sinâ'dan geliyordu.
"Tamam canım,dikkatli gidin.Ben de şimdi eve geldim.Yemekte görüşmek üzere.İkinizi de çok özledim.Öpüyorum!"
yazıp gönderdi.Ardından arabadan inip eve doğru yürüdü.Birkaç dakika içinde anahtarıyla kapıyı açarak içeri girmişti.
Salondan gelen türkü sesine bakılırsa Kiraz,sofranın son hazırlıklarıyla ilgileniyordu.Mutfağa ilerledi.Ocağın üzerine dizili tencerelerde domates çorbası ve zeytinyağlı biber dolması görmek onu gülümsetmişti.Fırında ise köfte pişmek üzereydi.
"Ben geldimmm!"
diye seslenerek banyoya geçip elini,yüzünü yıkadı.Kiraz'dan bir karşılık alamamıştı.Ama bunun önemi yoktu.Odasına gidip dolabının karşısına geçerek giyindi.1-2 dakika sonra parfümünü sıkıp saçlarını at kuyruğu yapmış ve salona gelmişti.
Masa şahane görünüyordu.
"Harikasın Kiraz,çok sağol."
diyerek gülümsedi.Genç kadın ancak o zaman onun geldiğini fark edebilmişti.
"Hoşgeldiniz Amber hanım,hazırlıklara daldım geldiğinizi duymadım.Rica ederim."
diye konuştu neşeyle.Amber
"Sen artık çıkabilirsin."
demiş ve müzik setine bir CD yerleştirmişti.Salona saniyeler içinde çok hoş,sakin bir müzik yayıldı.Kiraz,1-2 dakika içinde
"Size afiyet olsun Amber hanım!"
diyerek çıkmıştı.Artık evde yalnızdı.Koltuğa oturup misafirlerini beklemeye başladı.
Aynı anlarda Doğa,Sinâ ve Derin havaalanından gelmiş,ellerini yüzlerini yıkamakla meşguldüler.
Doğa bu yemek davetine hem biraz şaşırmış,hem de çok sevinmişti.Çünkü,belki bu sayede Amber'den Sema hakkında bazı şeyler öğrenebilirdi.
10 dakika içinde herkes hazırlıklarını tamamladı ve evden çıktılar.Derin,çantasına yine boyama kalemlerini ve resim defterini koymayı unutmamıştı.Bir eli babasının,bir eli amcasının elinde Amber'in evine yürürken,yemekten sonra genç kadının çalışma odasında resim yapacağını anlatıyordu neşeyle.
Doğa,duyduklarından sonra geçen 1 haftada Amber ve Sinâ arasında bir şeylerin değiştiğinden neredeyse emindi artık.
"Umarım Derin uyuyunca yine geçen sefer olduğu gibi Sinâ'yla biraz konuşuruz."
diye düşünürken kapıya gelmişlerdi.Derin zile bastı.
Amber,çalan kapıya ilerleyip açmış,karşısında ona gülen gözlerle bakan Derin,Sinâ ve Doğa'yı görünce neşeyle
Hoşgeldin Doğa!Siz de hoşgeldiniz Sinâ,Kelebek!"
diyerek gülümsemişti.Derin hemen genç kadının kucağına atlayıp yanağından öptü ve
"Hoşbulduk Amber ablacım!"
diye şakıdı.Genç kadın başının tepesine her zamanki gibi bir öpücük kondurmuştu.Küçük kız Amber'in kucağından inip salona ilerledi.Bu sırada Sinâ ayakkabılarını çıkarmış,genç kadını beğeniyle süzüyordu sessizce.Amber,geçenlerde giydiği mavi-beyaz çiçek desenli eteği ve beyaz,kalın askılı penyesiyle çok güzel görünüyordu.Ayaklarında beyaz spor ayakkabıları vardı.
Doğa,bir süre abisinin içeri geçmesi için bekledi.Ancak Sinâ'da bir hareketlenme olmayınca konuşmadan duramadı.
"Hoşbuldum Amber!Sinâ eğer ilerleyebilirse ben de içeri gelebileceğim.Burnuma nefis yemek kokuları geliyor ve şu an çok açım."
Sinâ,ancak muzip bir tonla söylenen bu sözleri duyunca kendini toparlayıp
"Kusura bakma Doğa!Ne desen haklısın.Daldım öyle bir an.Hoşbuldum Amber!"
diyerek içeri geçmişti.Doğa
"Ben biliyorum nereye daldığını da neyse!"
diye aklından geçirip ayakkabılarını çıkararak salona ilerledi.
Birkaç dakika sonra Lâl ve Çağrı da gelmiş,herkes masada yerini almıştı.Şimdi,lezzetli yemeklerin tadını çıkarma vaktiydi.
Hepsi işten gelmişti ve karınları açtı.Bu nedenle sofrada sessizlik hakimdi.Fakat Amber bu durumdan memnundu.Çünkü,sessizlik aynı zamanda yemeklerin beğenildiği anlamına geliyordu.
10-15 dakika sonra yemek bitmeye yaklaşırken ev sahibi olarak ilk konuşan Amber oldu.
"Yolculuk nasıldı Doğa?Gülsün hoca ve baban iyiler mi?"
"Rahat bir yolculuktu Amber.Annem ve babam da sana selamlarını gönderdiler.Ayrıca gayet iyiler,merak etme."
"Onlara çok teşekkür ettiğimi söylersin.Yolculuğun rahat geçmesine ve iyi olmalarına da çok sevindim."
dedi neşeyle.Lâl,muzip bir ses tonuyla araya girmişti.
"Seni yeniden burada görmek çok güzel Doğa!Hem de bu kadar kısa sürede!"
diyerek.Genç adamın bu seferki gelişinde farklı bir şeyler olduğunu seziyor,fakat Derin masada olunca daha açık konuşamıyordu.Doğa,
"Ben de bu kadar kısa sürede yeniden gelebildiğim için çok memnunum Lâl,Derin'e geçen hafta verdiğim sözü tutabildim."
deyip gülümsedi bu sözler üzerine.Derin hemen
"Öyle Lâl ablacım,amcam bana söz vermişti ve geldi."
diye kıkırdamıştı.O zamana kadar sessizliğini koruyan Çağrı
"Çok şanslısın küçük hanım!"
diyerek sohbete katıldı.Ancak onun sesinde Lâl'in aksine bir ima yoktu.Doğa'dan şimdilik bir şey öğrenemeyeceğini anlamıştı genç kadın.
"Görüşmeyeli bir hafta oldu Amber.İşler yoğun olmalı."
deyip sohbetin yönünü değiştirdi.
"Gerçekten de dediğin gibi yoğundu Lâl.Bir de şu uzmanlık sınavına hazırlanınca seni aramaya bir türlü fırsat bulamadım."
diye karşılık verirken mahçup bir şekilde gülümsemişti Amber.Çünkü,söyledikleri doğru ama eksikti.Şu bir haftada Sinâ'yla sevgili olduklarını söylese,masadaki herkes habere çok sevinirdi.Fakat o,henüz buna kendini hazır hissetmiyordu.Ayrıca durumu önce uygun bir dille Derin'e anlatmalıydılar.
Lâl'in dikkatli gözleri ne bu mahçup gülümsemeyi,ne de Amber'in hemen yanında oturan Sinâ'nın ara ara fark edilmediğini umarak genç kadını beğeni dolu bakışlarla süzdüğünü kaçıracak değildi elbette.
"Bunların arasında kesin bir şeyler olmuşşşş!"
diye düşünüp kıkırdayarak konuştu.
"O sınavın çok zor olduğunu söylüyorlar gerçekten.Ama ben senin başarılı olacağına eminim,değil mi Sinâ?"
Duyduğu soru cümlesiyle genç adam kendini toparlayıp ana dönmüştü.
"Tabi ki öyle Lâl'cim,Amber her zaman başarılı bir öğrenciydi.Bu sınavı da başarıyla atlatacaktır."
diyerek gülümsedi.Oysa içinden
"Hiç vazgeçmeyeceksin değil mi Lâl?"
diye geçiriyordu.Amber,genç adamın Lâl'i başarıyla savuşturmasından memnundu.Dayamamayıp muzipçe göz kırptı Sinâ'ya.Genç adam için bu mutlu bakış paha biçilemezdi.Gülümseyip hafifçe omzuna dokundu Amber'in.Masadaki tüm bakışların ona çevrildiğini fark etmemişti.Lâl'se,bu küçük dokunuş sonrası artık emindi.Sinâ ve Amber arasında her şey onun istediği gibi yolunda gidiyordu.Yemekte bitmişti.
"Hadi Amber,biz çayları hazırlayalım istersen,siz beyler de salonda takılın."
diyerek neşeyle kıkırdadı.Çağrı,bakışlarını Lâl'e çevirmişti hemen.Genç kadının gözlerinde
"Ben sana sonra anlatırım."
bakışını görünce
"Hadi Sinâ,Doğa gelin."
diyerek masadan kalkıp koltuklardan birine oturdu.O sırada Derin de
"Ben ellerimi yıkayıp arka odada resim yapacağım."
deyip yerinden kalkmış,banyoya doğru ilerlemişti.Amber
"Peki bebeğim,ben birazdan meyve suyunu ve kurabiyeni getiririm."
diye seslendi arkasından.
Az sonra küçük kız odada meyve suyu ve kurabiye eşliğinde resmini yapıyor,büyükler salonda çay ve kurabiyenin tadını çıkarıyorlardı.
Lâl,yine Çağrı'nın kolunun altına girmiş,Sinâ ve Amber yanyana oturmuşlardı.Doğa,koltuğunda düşünceliydi.
Sema hakkında Amber'e sormak istedikleri vardı.Fakat eğer konuyu açarsa,Lâl'in dilinden kurtulamayacağını da biliyordu.Bir süre daha düşünmeye devam etti.Burada Sema'yı en iyi tanıyan Amber'di ve zaman yoktu.Bu nedenle
"Eh!N'aapalım?
diye aklından geçirip kararını verdi ve konuştu.
"Sana bir şey sorabilir miyim Amber?"
"Tabi,sor Doğa."
"Sema nasıl biridir,nelerden hoşlanır bir fikrin var mı?"
Lâl,dikkatle ikilinin sohbetini dinliyordu.Anlaşılan çok yakında yeni bir çiftleri olacaktı.
Amber,biraz düşündükten sonra
"Aslında çok iyi tanıyorum denemez Doğa.Sema'yla buraya geldikten sonra kaldığım otelde tanıştık.Ailesi,kaldığım otelin sahipleri ve bildiğin gibi doktor.Mecburi hizmetini yeni bitirdiğinden söz etti.Bir kaç ay önce de bizim hastanede çalışmaya başlamış."
diye karşılık verdi genç adamın sorularına ve devam etti.
"Ancak anladığım kadarıyla neşeli,eğlenceli biri olmasına rağmen,erkeklere karşı biraz güvensiz.Sanırım,eski erkek arkadaşıyla bir takım sevimsiz şeyler yaşamış.Ona yaklaşmak,dostluk kurmak istiyorsan özenli davranman gerektiğini düşünüyorum."
Doğa,geçen hafta onunla dans ederken de bunu fark etmişti zaten.Yine de deneyecekti.Çünkü,bu kez daha farklı bir şey yaşamak istiyordu.Eğlenmek de bir yere kadardı.
"Tamam,seni çok iyi anladım Amber.Sağol!"
diyerek gülümsedi ve çayını yudumladı.Şimdi,en azından yarın nasıl davranması gerektiğiyle ilgili bir fikri vardı.Lâl
"Doktorluk elbette çok zor bir meslek.Ancak önemli olan,her iki tarafın da kararlı ve istekli olması.Gerisi bir şekilde çözülür."
diye söze başlayıp konuşmasına iş yerinde yaşadığı gülünç olayları anlatarak devam edince salondan kahkaha sesleri duyulmaya başlamıştı.
Sohbet çok eğlenceliydi.Zaman su gibi akmıştı yine.Sinâ,saatine bir göz attı.10'a yaklaşıyordu.Kelebek yatsa iyi olurdu.Doğa'da yol yorgunuydu.
"Hadi bebeğim,gel de herkese iyi geceler dile.Vakit geç oldu."
diye seslendi.Küçük kızın
"Peki babacım!"
diyerek elinde pembe sırt çantasıyla yanlarına gelmesi çok sürmemişti.Salondakiler hemen Derin'i öpüp iyi geceler diledi,ardından Amber'e teşekkür edip evlerine gitmek üzere dağıldı.Çağrı,arabaya binerken
"Merak etme Sinâ,Lâl'i eve bırakınca ve evime gidince sana mesaj yazarım."
demeyi unutmamıştı.Artık bu durum Amber için çok normaldi.Ayrıca olanları öğrendiğinden beri Sinâ'ya böyle davrandığı için hak da veriyordu.
"Güle güle Derin'cim!"
diyerek küçük kızı bir kez daha yanağından öpüp 3'lüyü yolcu etti.Onların eve girdiğini görene kadar kapıyı kapatmamış,el sallamaya devam etmişti.
Kapıdan girdiklerini gördükten sonra mutfağı şöyle bir toparlayıp bulaşıkları makineye yerleştirdi.Ardından dişlerini fırçaladı,üzerine pijamalarını giydi ve çalışma masasına geçerek test kitaplarına gömüldü.Nasılsa uykusu yoktu.
Eve döneli neredeyse yarım saat oluyordu.Derin uyumuş,Doğa yatmaya hazırlanmak için banyoya geçmişti.Sinâ,telefonunu alıp mesajlarını kontrol etti.Çağrı,eve vardıklarını bildiren mesajını az önce atmıştı.
"İyi geceler Çağrı,çok sağol!"
yazıp gönderdi.Ardından Amber'e mesaj yazmaya başladı.
"Sanırım bu geceyi sorunsuz atlatmayı becerdik canım.Yemekler için Kiraz'a teşekkür et.Sen de çok ama çok güzeldin.Derin,yarın plaja gitmemizi istedi.Bizimle gelirsen ikimiz de çok seviniriz.Seni seviyorum!"
diyordu mesajında.O kadar dalmıştı ki,Doğa'nın salona dönüp onu izlediğinin farkında değildi.
"Kimle mesajlaşıyorsun sen?"
diye soran kardeşinin muzip sesiyle kendine geldi ve
"Kimle olacak?Çağrı'ya cevap yazıyordum."
dedi gülümseyerek.Ancak Doğa'nın bakışları bu cevaba inanmadığını çok net belli ediyordu.Çok geçmeden genç adam
"Pek inanmadım ama neyse!Şimdi seni sorguya çekemeyecek kadar yorgunum."
deyip göz kırpınca yanılmadığını anlamıştı.
"Hadi iyi geceler oğlum!"
diyerek odasına geçti.Çok geçmeden giyinip yatağına uzanmış,Amber'in cevabını bekliyordu.Neyseki fazla beklemesine gerek kalmadan genç kadınının olumlu cevabı gelmişti.Sinâ,günün yorgunluğuyla bir cevap veremeden uyuya kaldı.
Amber,test çözerken telefonuna genç adamdan bir mesaj gelmişti.Okuduklarından sonra yüzüne kocaman bir gülümseme yerleşmesine engel olamadı.Çünkü,bu gece çok güzel göründüğünü,yarın Derin'le plaja gitmeyi düşündüklerini,eğer onlarla gelirse çok sevineceklerini yazmış,ayrıca onu çok sevdiğini de eklemişti Sinâ.
"Teşekkür ederim.Çok iyi fikir,gelirim tabi.Sen de bu gece çok yakışıklıydın.İyi geceler,yarın yine konuşuruz.Seni seviyorum!"
yazıp gönderdi.Genç adamdan bir karşılık gelmemesine şaşırmamıştı.
"Ya uyuya kaldı,ya da Doğa yüzünden cevap veremedi."
diye mırıldanıp test çözmeye kaldığı yerden devam etti.İçi,heyecandan kıpır kıpırdı.Bakalım yarın plajda Derin'e yakalanmamayı başarabilecekler miydi?
Herkese yaklaşık bir aylık bir aradan sonra yeni bölümle merhaba 😀😀😀Umarım keyifle okuduğunuz bir bölüm olmuştur🙏🙏🙏Bol bol yorum yapmayı ve⭐️⭐️⭐️⭐️basmayı unutmayın olur mu 🙈🙈🙈🙈çok sevgi❤️❤️❤️bol bol da öpücük 😘😘😘
Bölüm kediciteyze2 ,Adosben ,SumeyyeBaspinar ,eszanx ,UyuyanPanda35 ,defomelbarh02 ,zeynepmcie23 ,lordofthepancakes ,MadamWise_Yzr ,EbruIk545 ,zeynepnaz_19 ,KadrieetinklKlKilic ,alselmel ,Fatma_Ylcn ,OzgeYildirim8 ,elprofessori ,KubraKksal0 ,bsr_gls_ ,Love_Typewriter ,mnexkaracaa ,serseri_arduc ,papatyahikayeleri ,selinhantol ,kardelenvehercaii ,hantolxlove ,narsuyum ,EsraSolmaz0 ,vuslat_tuna ,Berfinsagcan ,AcelyaTunclar6 ,lillyangelina ,birayfa ,KbraBaykat3 ,yaghazask97 ,Antisirma ,ayparcasi_ ,beyzaozbeen ,BurcuAley ,bookwormslibrary ,geceninellitonu_ ,kitaphirsizii ,mavi_leyal ,basiboshayaller ,selfinaz52 ,Adeniniz__ ,Creamisim ,dumanmist ,mervegoktaas ,DilaraStark ,Shawn_Hantol ,avarlert ,okyanusgibisi başta olmak üzere tüm takipçilerime hediyemdir.