9.BÖLÜM

573 115 540
                                    






Danışmaya doğru adım adım yaklaşırken,bir yandan da çevresini inceliyordu Amber.Yerler beyaz yer karolarıyla kaplıydı.Tavan gri,duvarlarsa beyaz renge boyanmıştı.Aydınlatma tavana gömülmüş led lambalar yardımıyla sağlanıyordu.

Gri metalden danışma masası oldukça büyüktü.Üzerinde 3 bilgisayar ekranı bulunuyordu.Her bilgisayar ekranının karşısında,işine gömülmüş bir kadın görevli vardı.

Hastane çok kalabalık değildi.Gözüne bir kaç kişi çarptı.Onlarda fıçı şeklinde ahşaptan,beyaz yuvarlak minderli taburelerde oturmuş,sessizce randevu zamanlarının gelmesini bekliyordu.Burasının beklediğinden daha büyük ve konforlu bir hastane oluşuna sevinmişti.

"Günaydın!Merhaba,Ben Amber Ataklı.İstanbul'dan geldim,mümkünse Reha Aydın hocayla görüşecektim."

diyerek danışmaya geldiğinde kızlardan biri başını yaptığı işten kaldırıp, bir süre göz ucuyla onu inceledi.Gördüğü manzaraya şaşırmıştı.Karşısındaki genç kadının üzerinde haki yeşil,V yaka kolsuz pamuklu gömlek yaka diz üstü bir elbise,ayaklarında
siyah yumuşacık babet ayakkabılar vardı.Siyah saçlarını uçlardan hafifçe dalgalandırarak omuzlarına dökmüştü.Yüzüne çok hafif bir makyaj yapmış olmasına rağmen,bu haliyle bile bir doktordan çok,bir mankene benziyordu.

Şaşkınlığını kısa sürede üzerinden atmayı başararak gülümseyip konuştu.

"Günaydın Amber Hanım,hoşgeldiniz.O da sizi bekliyordu.Odası bir üst katta,koridorun sonunda.Asansörleri koridorda biraz ilerlediğinizde sol tarafta göreceksiniz.Merdivenlerse tam aksi yönde,sağ tarafta yer alıyor."

Amber,

"Peki,çok teşekkür ederim."

diyerek gülümsedikten sonra koridorun sağ tarafında yer alan merdivenlere doğru ilerledi.Kısa mesafelerde çok acil bir durum yoksa,merdivenleri kullanmayı tercih ederdi.

Gri metal korkuluklu,mermer merdivenler geniş ve ferahtı.Buna memnun oldu.Çünkü daracık merdivenleri hiç sevmezdi.Danışmadaki kızın dediği gibi koridorun sonuna kadar ilerlediğinde,üzerinde Reha Aydın yazan kapıyı görmüş ve hafifçe tıklatmıştı.İçeriden

"Gelllll!"

diyen bir ses duyulunca kapıyı aralayıp içeri girdi.

Odanın duvarları tıpkı danışmadaki gibi beyaza boyanmış,yerler yine beyaz karolarla kaplanmıştı.Kapının hemen karşısındaki duvara bir çalışma masası ve sandalyesi konmuştu.Masanın hemen önünde 2 kolçaklı sandalye daha karşılıklı olarak yerleştirilmişti.Aralarında küçük bir sehpa bulunuyordu.Masanın sağ tarafında kalan duvarda,içinde mavi birkaç dosya bulunan raflı bir dolap göze çarpıyordu.

Diğer uçta hasta muayenesinde kullanılan bir hasta masası vardı.Tüm eşyalar beyazdı.Reha hoca kapının açıldığını duyduğunda yerinden kalkıp,gülümseyerek elini uzatmıştı genç kadına.Bir yandan da

"Gel Amber,ben de senin gelmeni bekliyordum."

diyerek.Hafif topluca,kıvırcık saçlı ve gözlüklü biriydi Reha hoca.Neşeli,sevecen biri olduğu gözlerindeki pırıltılardan belliydi.Adama daha şimdiden içi ısınmıştı Amber'in.Kendisine uzatılan eli nazikçe sıkıp,gülümsedi.Ardından

"Sizinle tanıştığıma çok memnun oldum hocam.Bir an önce görevime başlamak istiyorum,odamı gösterebilir misiniz?"

diye konuştu.

"Ben de seninle tanıştığıma çok sevindim Amber.Metin hoca bana telefonda seni öve öve bitiremedi.Sanırım son 1 yıldır onunla çocuk hastalıkları alanında çalışmışsın.Burada da aynı alanda çalışmak isteyeceğini düşünerek,hemen yanımdaki odayı senin için ayırdım.Hadi gel,birlikte gidelim."

AMBERWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu