Doğa,pencereden vuran güneş ışığıyla uyandığında yanına sokulmuş mışıl mışıl uyuyan minik kızı fark edince,istemsizce gülümsedi.Yeğenine tek kelimeyle bayılıyordu.
Demek yine o fark etmeden,gecenin bir vakti yanına kıvrılmıştı cimcimesi.
Onu uyandırmamaya çok dikkat ederek koltuktan kalktı ve sehpanın üzerinde duran telefonuna uzandı.Saat henüz 8'di.Ama o,kendini geç yatmış olmasına rağmen,dinlenmiş ve yenilenmiş hissediyordu.
Bu evin,Göcek'in genç adamın üzerinde böyle bir etkisi vardı.En rahat,en huzurlu uykularını hep burada,bu koltukta uyumuş olması ne tuhaftı.
"Gidip hazırlanayım,birazdan Derin uyanır.Sinâ'da mutfaktan gelen seslere bakılırsa kahvaltı hazırlıyor olmalı."
diye düşünerek telefonunu yeniden sehpaya koydu.Ardından dönüp küçük kızın ipek saçlarına minicik,tüy kadar hafif bir öpücük bıraktı.
Derin'in boynundan yayılan tarifsiz koku,kısacık bir an için aklına hınzır düşüncelerin akın etmesine neden olmuştu.Acaba bir gün,onun da böyle bir güzelliğe sahip olma ihtimali var mıydı?Ama hemen kendini toparlayıp
"Doğa oğlum,bu işler sana göre değil.Kim çeker senin gibi deli dolu adamı?Hem her çocuk da Derin gibi olmaz."
diye mırıldanarak banyoya geçti.Yarım saat olmadan işlerini tamamlamış,mutfağa doğru adımlıyordu.
Sinâ neredeyse kahvaltı hazırlıklarını tamamlamıştı.
"Şunlara bir seslensem iyi olacak.Ekmekler kızardı bile,Kelebek'in tostu da hazır sayılır."
diye aklından geçirirken
"Ovvvv!Sofra müthişşşş!Valla bir kuş sütü eksik Sinâ."
diyerek mutfak kapısından giren Doğa'yı görünce gülümseyip konuştu.
"Sana da günaydın Doğa!Ben Derin'i uyandırayım,gelirim birazdan.Hadi sen geç otur da ekmekler soğumasın.Sonra hazırlanıp çıkmamız lazım,Amber'e gideceğiz.Bugün öyle çok oyalanamayız yani."
"Günaydın Sinâ,pardon yaaa!Sofra aklımı başımdan alınca unuttum.Bu arada Amber ne alâka?"
dediğinde,Sinâ çoktan salona gelmiş minik kızını öperek uyandırıyordu.
Derin babasının yanağına kondurduğu öpücükler sayesinde o güzel,deniz gözlerini aralayıp şakıdı.
"Günaydın canımmm babam!Ben çooook acıktım."
Sonra da koltuktan kalkıp kocaman sarıldı genç adama.Sinâ böyle anlarda kendini çok mutlu hissediyordu.
"Hadi bebeğim,kahvaltı neredeyse hazır.Amcan da kalktı.Bir an önce yiyelim ki,Amber Ablan'a gecikmeyelim.Bizi çaya davet etti.Hem biliyor musun,az önceki öpücüklerimin yarısı Amber Ablan'dan."
dediğinde küçük kızın cevabı hemen gelmişti.
"Amber Abla'ya mı gideceğiz?Yaşasınnnn!Öpücükler için ona çok teşekkür ederim."
Bu sözlerin ardından banyoya koşup ihtiyaçlarını giderdi.Aradan 10-15 dakika geçtiğinde mutfak masasında yerini almış,nar gibi kızarmış tostunu yiyor,sütünü içiyordu.Tabi yine üzerinde pijamaları vardı.Doğa çayından bir yudum alıp sordu.
"Cimcime,sen neden giyinmedin bakalım?"
"Hımmm,çünkü o zaman tostum soğurdu Doğa amca.Bir de bugün Amber Abla'ya gidecekmişiz.Bizi çaya davet etmiş.Belki kıyafetimi de seninle seçeriz,olmaz mı?"
Doğa,küçük kızın hazır cevaplığına hayran olmuş,Sinâ'ya az önce sorduğu Amber'le ilgili sorunun cevabını da böylece almıştı.
"Haklısın cimcime,ben bunu düşünemedim.Kıyafetini seçmek de benim için zevk olur."
diyerek gülümsedi.Derin,
"Teşekkür ederim Doğa amca."
diyerek göz kırptıktan sonra babasına dönüp devam etmişti.
"Sen,kıyafetimi amcamla seçtim diye üzülmezsin di mi babacım?"
Sinâ'nın verdiği cevap
"Tabi ki üzülmeme bebeğim,amcanı çok özledin.Benimle de başka zaman seçeriz."
olunca rahatladı ve
"Tamam babacım,anlaştık."
deyip kıkırdayarak kahvaltısına devam etti.Çok geçmeden yemeğini bitirmiş,
"Ben odama gidiyorum babacım,biraz oynarım.Siz de amcamla konuşursunuz.Sonra amcam odama gelir kıyafetimi seçeriz."
diyerek yerinden kalkmıştı.Banyoya doğru yürürken,
"Amber Abla şimdi ne güzel kekler yapmıştırrr."
diye kendi kendine konuşuyordu.Ne kadar tok olursa olsun,Amber'in yaptığı keklerden her zaman yiyebilirdi.
Sinâ,Derin kalkar kalkmaz Doğa'yla kendine birer fincan çay daha koydu ve yerine oturdu.Doğa çayından bir yudum alıp
"Eeee Sinâ,dün akşam konuştuklarımızı düşündün mü?"
diye sorunca masadaki sessizliğin yerini sohbet almıştı.Genç adam elini saçlarından geçirerek
"Düşündüm Doğa,hatta sen uyuduktan sonra salonda oturup bunu düşünmekten başka bir şey yapmadım.Hatta sırf bu yüzden çok geç uyuyabildim.Ama bir türlü emin olamıyorum."
dediğinde,Doğa gülümseyip konuştu.
"Bence,bu çay daveti senin için büyük şans.Bugün onu izle,böyle partiler insanlar hakkında bazı şeyler öğrenmemize yardım eder."
"Nasıl yani?"
"Şöyle,bu basit bir çay partisi bile olsa mutlaka müzik çalacak.Sen de onu dansa davet edebilirsin mesela.Eğer kabul ederse,bir şansın var demektir."
"Ama biz zaten arkadaşız.Yani,arkadaş olduğumuz için de kabul edebilir benimle dans etmeyi."
"Haklısın da,arkadaşların dansı farklı olur.Eğer senden hoşlanıyorsa kalp atışları hızlanır,ne bileyim bakışları değişir.Offf Sinaaa!Anlarsın işte oğlumm!Dans ederken ona yakın olacaksın,hem kaç yıl evliydin bunu da mı sana ben öğreteceğim?"
derken sesi biraz yüksek çıkmıştı Doğa'nın.
"Sakin ol Doğa! Derin'in duymasını istemiyorum.Tamam,anladım ben seni.Dediğini yapmaya da çalışacağım,ama başarılı olur muyum,bilmem.Ne de olsa Nil'den sonra hayatıma kimseyi sokmadım.Bu da nereden baksan,3 yıl ediyor."
Kardeşinin haklı olduğunu biliyordu.Ayrıca sabah sabah Amber'in parti saatini haber vermek için attığı mesaj vardı.Bu bir başlangıç olabilirdi.Nil'in düşünde dediklerini de unutmamalıydı.Tabi bunlardan Doğa'ya söz edecek değildi.Öğrenirse onu asla rahat bırakmaz,takılır dururdu.Şimdi onunla uğraşamazdı.
Duyduklarından sonra Doğa'da sakinleşmişti.
"Haklısın Sinâ,ben cimcimeyi unuttum.Ama odasında oyuna dalmışken bizi duyacağını pek sanmıyorum."
diye söze başladı ve devam etti.
"İçinden nasıl geliyorsa öyle davran.Ayrıca bu tip şeyler bisiklete binmek gibidir,yani unutulmaz.Ama bana kalırsa,artık bazı şeylerin değişme zamanı geldi de geçiyor."
Sözlerini bitirdikten sonra önce banyoya,oradan da telefonundan e postasını kontrol etmek için salona geçmişti.Sinâ'ysa mutfağı toparlıyordu.
Amber ve Nevin hanım mutfak masasında neşeyle kahvaltılarına devam ediyorlardı.Genç kadının dün geceden sonra daha neşeli olduğu,Nevin hanımın dikkatli gözlerinden kaçmamıştı.Çayından bir yudum içip konuştu.Ses tonu muzipti.
"Belli ki gece iyice dinlenmişsin canım.Bugün çok neşelisin.Bu neşenin sebebini öğrenebilir miyim?Sadece meraktan soruyorum,yanlış anlama lütfen."
Amber halasını dikkatle dinleyip biraz düşündükten sonra
"Neşemin kaynağı seni düşündüğün gibi Sinâ değil halacım.Dün ilk kez,rüyada da olsa,Ufuk'la konuştum."
deyince,söyledikleri Nevin hanımın dikkatini çekmişti.
"Öyle mi canım?Neler konuştunuz peki?Neler dedi sana?"
diye merakla sorularını sıralamaya başladı.Sonra kendi toparlayıp ekledi.
"Tabi,konuştuklarınız çok özel değilse güzelim."
"Yok,özel bir şey konuştuk diyemeyiz halacım.Buraya taşındığım için ne kadar mutlu olduğumu,yeni hastanemi çok sevdiğimi bildiğini söyledi.Annemle babam da çok iyilermiş bu arada.Bir de artık,yeni bir başlangıç yapmalıymışım,olanlar yüzünden kendimi suçlamamam gerekirmiş.Çünkü o,ona bunu yapanı çoktan affetmiş."
Sohbetin Sinâ ve Derin'le ilgili olan kısmından ya da sabah Sinâ'nın mesajına verdiği karşılıktan bahsetmemişti.Çünkü kendini hazır hissetmiyordu.Nevin hanım yeğeninin kulağa az da olsa huzursuz gelen ses tonundan konuşulan başka şeyler de olduğunu anlamasına rağmen,üzerinde durmayıp
"Ufuk seni hep çok sevdi güzelim.Şimdi de seni,kendine açtığın bu yeni sayfada desteklediğini göstermiş.Ben konuştuklarınızdan böyle anladım.Çok da doğru davranmış."
diyerek gülümsedi.O sırada açılan kapı sesiyle sohbet kesintiye uğramıştı.Amber telefonuna şöyle bir göz attı.Saat 10 olmak üzereydi.
"Kiraz geldi halacım,sofrayı toplayıp çay için hazırlanmaya başlasak iyi olur."
diye konuştuğunda Kiraz
"Afiyet olsun!"
diyerek mutfak kapısında belirmişti.Elleri bez torbalarla doluydu.Hala yeğen bir ağızdan
"Sağol,hoşgeldin Kiraz."
dediklerinde Nevin hanım yerinden kalkıp banyoya geçmiş,Amber'in gözü Kiraz'ın dolu ellerine kaymıştı.Gözleri şaşkınlıkla kocaman açıldı.Kadının dün giderken
"Ben evde çay için bir şeyler hazırlarım Amber hanım."
dediğini hatırlıyordu.Ama bu,tahmininden çok fazlaydı.
"Getirdiklerin biraz fazla sanki Kiraz,çok kalabalık olacağımızı sanmıyorum."
diye devam etti konuşmasına.Şaşkınlığı sesinden de belli oluyordu.Kiraz hemen cevap vermişti.
"Öyle demeyin Amber hanım,yenir.2 çeşit kek,2 çeşit kurabiye,1 çeşit de poğaça yaptım sadece.Misafirlerimize mahçup olmayalım şimdi.Hem siz bilmezsiniz,böyle şeyleri Sinâ Bey,Çağrı Bey ve Derin pek sever."
"Tamam o zaman,senin dediğin gibi olsun.Halam ve ben odaları toplar,hazırlanırız.Sen de mutfakla ilgilenirsin,olmaz mı?"
dedi gülümseyerek ve mutfaktan çıkıp önce banyo,oradan da odasına ilerledi.Nevin hanım o konuşurken odasına geçmiş,kendine kıyafet seçiyordu.
Bir kaç saat sonra her şey hazırdı.Kiraz salondaki yemek masasını getirdiği yiyeceklerle dolu porselen tabaklarla donatmıştı.
Amber,uçlarını hafif dalgalandırarak özgür bıraktığı saçları ve üzerindeki beyaz çiçekli,kolsuz,bisiklet yaka sarı elbisesiyle çok güzel görünüyordu.Ayakkabı olarak tercihini beyaz babetlerden yana kullanmıştı.
Nevin hanım onu beğeniyle süzüp
"Harika görünüyorsun bitanem."
diyerek gülümsedi.Amber,
"Teşekkür ederim,sen de öyle halacım."
dediğinde heyecanı sesine yansımıştı.Çünkü,günün nasıl geçeceği konusunda bir parça endişe ediyordu.Halası onun aklından geçenleri okumuş gibi
"Merak etme güzelim,her şey yolunda gidecek."
deyip gülümsemeye devam edince biraz olsun rahatladı.
Aynı anlarda Sinâ,Derin ve Doğa ağır adımlarla karşı eve yaklaşırken,küçük kız bir yandan da
"Şimdi Amber ve Kiraz abla ne güzel şeyler hazırlamışlardır,di mi Doğa amca?"
diye konuşuyordu neşeyle.Doğa bu sözler karşısında elinde olmadan kıkırdadı.Sonra da
"Seni küçük kek canavarı!Yapmışlardır tabi."
dedi muzip bir ses tonuyla.Cimcimenin kek ve kurabiyeye olan düşkünlüğünü iyi bilirdi.Ancak Sinâ,
"Hadi güzelim,çal bakalım kapıyı."
diyerek araya girince eve geldiklerini fark etmişlerdi.Derin hemen
"Peki babacım!"
deyip zile uzanırken.Sinâ,
"Umarım günümüz çok güzel geçer."
diye düşünerek gülümsedi.İçini yeniden tatlı bir heyecan sarmıştı...
Herkese iyi akşamlar ☺️☺️☺️Taptaze bir bölümle geldim🌸🌸🌸Umarım keyifle okuduğunuz bir bölüm olmuştur🙏🙏🙏Bol bol yorum yaparak ⭐️⭐️⭐️basmayı unutmayın olur mu 🙈🙈🙈Çok sevgi ♥️♥️♥️Bol öpücük 😘😘😘
Bölüm mavi_leyal ,geceninellitonu_ ,selfinaz52 ,selinhantol ,papatyahikayeleri ,ozgurpapatyaa ,Papatyajuly ,EbruIk545 ,ihantolrx ,UyuyanPanda35 ,defomelbarh02 ,zeynepmcie23 ,scarletblacksack ,gokce_G24 ,zeynepnaz_19 ,shiansra ,KadrieetinklKlKilic ,alselmel ,phyloo24 ,Fatma_Ylcn ,Sevval___67 ,LYASALD ,OzgeYildirim8 ,mislinakisa ,meliahera ,Senaristcimiz ,KubraKksal0 ,flamingosever28 ,sonpolyanna ,mnexkaracaa ,serseri_arduc ,hantolxlove ,narsuyum ,-dorothea ,ayparcasi_ ,Shawn_Hantol ,birayfa ,5_Bookstagram_5 ,Suzerayyildiz ,BirnurCrt ,KbraBaykat3 ,meltemtuygun ,Mermaidbaby4 ,bukacio ,EsraSolmaz0 ,flamingosever28 ,vuslat_tuna ,lillyangelina ,AcelyaTunclar6 ,yaghazask97 ,birgizemlidamla başta olmak üzere tüm takipçilerime hediyemdir.