Lâl telefonu kapattığında halâ şaşkınlığını üzerinden atamamıştı.Daha 1-2 gün önce birbirlerine "siz"diye hitap eden Amber ve Sinâ ne ara bu kadar yakınlaşmışlardı?Amber genç adamın evinde kek yaparken,Sinâ kadının çalan telefonunu cevaplıyordu.Bu gerçekten inanılmazdı.
"Hayat ne tuhaf!"
diye mırıldandı.Sonra da telefonunu tekrar eline alıp Çağrı'nın numarasına dokundu.1-2 çalışın ardından
"Merhaba aşkım!Ben de az önce bizimkilerle yemek yedim,seni arayacaktım.Sen benden önce davrandın."
diyerek açmıştı genç adam.
"O zaman desene tam zamanında aramışım!Ben de 1 saat önce geldim eve,yemek yedim ve Amber'i aradım hemen.Alışveriş nasıl geçti merak etmiştim.Sonra ne oldu tahmin et canım?"
deyip kıkırdadı Lâl.
"Ne olmuş bilmiyorum,ama güzel bir şey olduğu belli.Sen böyle kıkırdadığına göre güzelim."
"Hadi bir tahminde bulun aşkım!"
"Hiç beni uğraştırmasan da,söylesen olmaz mı canım?Biliyorsun tahmin konusunda iyi olan sensin,ben değil,"
"Peki o zaman.Amber,Sinâ ve Derin'le alışveriş sonrası evde yemek yemiş.Sonra da çayın yanında ikram etmek için kek yapmış.Bizi de davet ettiler.Hatta inanmayacaksın ama,aradığımda telefona Sinâ cevap verdi.Amber kekle meşgul olduğu için telefona bakamamış."
Genç kadının son anlattığı gerçekten de ilginçti.Sinâ'nın daha önce hiç böyle şeyler yaptığına tanık olmamıştı çünkü.En azından tanıştıkları şu 2 yıl içinde.Demek Sinâ için Amber'in yeri ve önemi çok başkaydı.
"Bunu duyduğuma çok sevindim güzelim!O zaman sen hazırlan,10-15 dakikaya gelir seni evden alırım.Öpüyorum!"
dediğinde Çağrı'nın gülümsediği sesinin tonundan anlaşılıyordu.
"Peki,görüşürüz canım.Ben de öpüyorum!"
deyip kapattı Lâl ve hazırlanmaya başladı.
Gerçekten de dediği gibi,15 dakika sonra Çağrı kapıdaydı.Lâl arabaya bindi ve yola koyuldular.Sinâ'lara gelmek çok uzun sürmemişti.Arabayı evin yakınlarına park ederek indiler ve el ele kapıya ilerlediler.Zili çalan Lâl'di.
Derin ve Sinâ oturmuş,kaldıkları yerden Pinokyo izlemeye devam ediyorlardı.Amber'se mutfağı toparlayıp biraz yanlarında dinlenmiş,sonra keki kontrol etmek üzere mutfağa dönmüştü.Gayet güzel kabarmıştı kek.Mahçup olmayacağını düşünerek sevindi.5-10 dakikaya hazır olurdu.
Mutfak dolaplarını açıp kapatarak porselen tabakları buldu ve mutfaktaki masaya yerleştirmeye başladı.Bu sırada çalan kapıyı duyan Derin,
"Ben bakarımmmm!"
diyerek yerinden kalkmış,soluğu kapıda almıştı.Az sonra
"Hoşgeldin Çağrı amca,sen de Lâl abla!"
diyen neşeli sesi duyuldu.İkili
"Hoşbulduk güzelim!"
diyerek yanaklarından öpmüş,sonra Çağrı Derin'le birlikte salona,Lâl'se Amber'in mutfakta olduğunu düşünerek o yöne ilerlemişti.Kısa bir süre sonra tabakları mutfak masasına yerleştirmekle ilgilenen Amber görüş alanına girince yanılmadığını anladı ve gülümseyerek konuştu.
"Selam güzelim,kolay gelsin!"
"Aaaa!Hoşgeldiniz Lâl'cim,ben de tabakları hazırlıyordum.Kek birazdan servise hazır olur."
deyip tıpkı Lâl gibi gülümsemiş ve genç kadına sarılmıştı Amber.Ayrıldıklarında yeniden işine döndü.Keki az önce fırından almış,dinlenmeye bırakmıştı,
"Tam zamanında geldin canım,sen bu evi benden daha iyi tanıyorsun.Bana keki kalıptan çıkarıp koyacağım büyük bir tabak verebilir misin?"
diye sordu ve devam etti.
"Az önce dolaplara baktım,ama gözüme çarpmadı."
Lâl soruyu duyduğu anda dolaplardan birini açmış,tam da genç kadının istediği gibi büyükçe bir porselen tabak çıkarmıştı.Amber az önce çekmecelerden birinde bulduğu bıçak yardımıyla keki kalıptan ayırdı ve teşekkür ederek tabağa yerleştirdi.Lâl bu sırada dolaptan fincanları çıkararak tepsiye dizmiş,çayları dökmeye başlamıştı.Aklında bir çok soru vardı.Ama Amber'e bunları nasıl soracağını bilemiyordu.En sonunda dayanamayıp konuştu.
"Eee Amber,alışveriş nasıl geçti?"
"Gayet güzeldi Lâl,Sinâ bu konulardan gerçekten anlıyor.Hem güzel bir televizyon,hem de iyi bir müzik seti aldım.Sinâ sana galiba telefonda söyledi zaten.Yarın getirecekler,aslında dışarıdaki salıncak için minder de bakacaktım.Ama Derin acıkınca eve gelip yemek yedik işte."
derken,bir yandan da keki dilimleyip tabaklara koyuyordu Amber.
"Evet,erkekler bu konulardan bizden daha iyi anlıyor gerçekten."
diyerek güldü Lâl.O da bu konuda Amber'e benziyordu.Ne zaman telefon ya da benzeri bir eşya alacak olsa,Çağrı'nın fikrini alırdı.
"Demek seninle ortak bir noktamız var."
diye konuşmasına devam ettiğinde,çay tepsisini eline alarak salona doğru ilerlemeye başlamıştı.Amber'de elinde içinde dilimlenmiş kek bulunan 2 tabakla onu takip ediyordu.Tabaklardan birini Derin'e,diğerini de Çağrı'ya verdikten sonra mutfağa döndü.
Tabakları uzatırken Derin
"Çok teşekkür ederim Amber ablacım!"
deyip gülümsemiş,Amber'se
"Rica ederim güzelim."
dedikten sonra
"Hoşgeldin Çağrı!"
deyip diğer tabağı genç adama vermişti.O mutfağa doğru ilerlerken Çağrı'nın
"Eline sağlık Amber!"
diyen sesi duyuluyordu arkasından.
Çok kısa bir süre sonra kalan tabaklarla salondaydı.Tabaklardan birini Sinâ,diğerini Lâl'e uzattı.Kendi tabağını sehpaya bırakmış,kalan keki getirmek üzere bir kez daha soluğu mutfakta almıştı.Belki daha fazla kek isteyen olurdu.Kek tabağı sehpada yerini alınca her şey tamamlanmıştı.Koltuklardan birine oturdu ve kekten bir parça alıp tadına baktı.Lezzeti yerindeydi.Bakalım diğerleri beğenecek miydi?
Bu sırada herkes sessizce kekinden yiyip,çayını yudumluyordu.Amber'in merakını gideren ilk tepki neşeyle
"Hımmmm,harika olmuşşşş!Çok teşekkür ederim Amber ablacım!"
diyen Derin'den gelmişti.Bir yandan da meyve suyunu yudumluyordu küçük kız.Onun ardından salonu
"Mükemmel olmuş gerçekten!"
"Eline sağlık güzelim!"
"Derin çok haklı,acaba sana bir pastane mi açsak Amber?"
sesleri sarmıştı.
"Beğenmenenize çok sevindim!Ama yok Çağrı yaa,pastane işi pek bana göre değil."
diye karşılık verdi neşeyle gülümseyerek.Artık herkes çayın ve kekin tadını çıkarmaya devam edebilirdi.En çok eğlenen tabi ki Derin'di.Büyük bir keyifle kekten bir parça ısırıp meyve suyunu yudumluyordu.Belli ki keke bayılmıştı.Yemeğini bitirince
"Biliyor musun Lâl abla,biz bugün babamla birlikte önce atölyede Amber ablanın masasını bitirdik.Sonra da Amber abla gelince alışverişe gittik onunla."
diye şakımıştı.Lâl bunu zaten biliyordu.Ama küçük kızın neşesini kaçırmak istemediği için
"Yaaa,demek öyle güzelim!Eğlendin mi peki?"
dedi neşeyle.
"Evet,hem de çok eğlendim Lâl abla.Sonra ben acıkınca eve geldik."
"Başka bir yere gitmediniz mi canım?"
"Immm,aslında gittik Lâl abla."
"Nereye gittiniz Derin'cim?"
"Ben eve gelirken dondurma isteyince markette durup dondurma aldık Çağrı amca.Hatta biz kasada para öderken,kasadaki abla Amber ablayı annem sandı."
Duydukları karşısında Lâl şaşırmıştı.Çünkü Amber mutfakta bu durumdan ona hiç bahsetmemişti.
"Belki de benim Sinâ'yla ikisi hakkında ne düşündüğümün farkında.Onun için söylemek istemedi."
diye geçirdi içinden.
"Yaaa,demek öyle Derin'cim!Peki,sen ne dedin o ablaya?"
"Hiç bir şey demedim Lâl ablacım,çünkü söylediği hoşuma gitti."
deyip kıkırdamıştı küçük kız.Ardından konuşmaya devam etti.
"Zaten Amber abla da bir şey demedi.Parayı ödeyip çıktık ve eve geldik."
Şimdi odadaki şaşkın yüzlere Sinâ ve Çağrı da eklenmişti.Demek Derin,genç kadının annesi sanılmasından memnundu.Sinâ düşündü.Daha önce Lâl'in ayarladığı kadınlarla yemeğe çıkması sözkonusu olduğunda Derin hep bir şekilde sorun çıkarır,genç adam da bu sayede yemeklerden kendini kurtarırdı son anda.Ama şimdi durum çok başkaydı.Yoksa Nil,son kez rüyasına geldiğinde söylediklerinde haklı mıydı?
Düşünürken bakışları istemsizce Amber'e dönmüştü.Genç kadının yüzü biraz kızarmıştı sanki.Utanmışa benziyordu.Onun daha fazla mahçup olmasına engel olmak istedi ve
"Hadi bebeğim,kekin de bittiyse sen odana gidip biraz oyna istersen.Yatma saatine bir şey kalmadı."
diye konuştu gülümseyerek.Yoksa Lâl'in,Derin'e sorular sorarak Amber'i farkında bile olmadan daha da utandırabileceğini hissetmişti.Küçük kız hemen
"Tamam babacım,ellerimi yıkayıp odamda oynamaya gidiyorum."
deyip yerinden kalktı ve salondan çıktı.Böylece konu şimdilik kapanmıştı.Bir süre ortama sessizlik hakim oldu.Bundan faydalanan Lâl ve Amber mutfakta çayları tazelemişlerdi.Geri döndüklerinde Amber yerine oturdu ve sordu.
"Evet Lâl'cim,ben de sizi biraz daha yakından tanıyabilir miyim?Meselâ Çağrı'yla ne zamandır tanışıyorsunuz?
Bu sorular sayesinde dikkatleri Sinâ ve kendisinden çekmek istemişti.Sinâ bunu anlayarak,bir kez daha hayran oldu genç kadına.Lâl'de durumu fark etmişti.Ama cevap vermezse,Amber gibi nazik birine çok ayıp etmiş olurdu.
"Bizim hikayemiz çok da ilginç sayılmaz,ama sen de haklısın tabi.Geçen gün biz seni tanımak istemiştik,şimdi de sen bizi."
diyerek gülümsedi.Burada araya Çağrı girmişti.
"Biz Lâl'le çocukluğumuzdan beri birlikteyiz.Onun babasının bizim mahallede küçük bir bakkalı var.Benim babam da yine aynı mahallede terzilik yapıyor."
"Bu çok güzel."
deyip gülümsedi ve devam etti Amber.
"Siz,birbirinizin çocukluk aşkısınız o zaman.Doğru anlamış mıyım?"
"Pek öyle değil güzelim.Biz çocukluğumuzdan beri hem didişir,hem de yine ayrılmazdık birbirimizden.Ama o zamanlar,şimdiki halimiz aklımın ucundan bile geçmezdi.Birbirimize aşık olmamızı sağlayan şey,üniversite dönemi için ayrılmamız oldu."
Sözün burasında devreye yine Çağrı girmişti.
"Tam da dediği gibi Lâl üniversite için İstanbul'a,ben de İzmir'e gidince mecburen ayrılmak zorunda kaldık.Onun hep yanımda olmasına öyle alışmışım ki,zaman içinde bu bana çok koydu.Bir de tabi Lâl güzel kız,"Ya onu oralarda biri beğenir de,buraya dönmezse bir daha " diye düşünmeye başladım."
"Ne yalan söyleyeyim,aynı şey benim de aklımdan geçmişti Amber.Sonuçta İzmir'in kızlarını hepimiz biliriz,çok güzel olurlar.Oradan güzel bir kızla dönebilirdi Çağrı."
diyerek kıkırdadı Lâl.Bu sözleri duyan genç adam kolunu Lâl'in omzuna atarak,onu kendine çekmişti.Bir yandan da
"Demek öyle Lâl hanım,ben bunu hiç bilmiyordum."
diyordu.Genç kadının yüzü,mutluluk ve bir parça utançtan kızarmıştı.Çağrı'ya yakın olmak çok güzeldi.
"Peki sonra ne oldu Lal'cim?"
"Bir gün tatil için İstanbul'dan gelmiştim,beni arayıp şu geçen yemek yediğimiz hamburgerciye çağırdı."
"Demek Çağrı da buradaydı."
"Evet Amber,o çok yakın olduğu için sık sık ailesini ziyarete gelirdi.Neyse,ben gittim tabi.Oturduk,sohbet ederek yemeğimizi yedik.Sonra kalkmak üzereyken,beni sevdiğini söyledi.Sevgili olmamızı istedi.Bunu hiç beklemediğim için şaşırdım.Ama biraz düşününce kabul ettim. Ne de olsa onu yıllardır tanıyordum.Ayrıca ailelerimiz de iyi anlaşırdı."
"Ne zaman nişanlandınız?"
"Uzun süren bir flört döneminden sonra,2 yıl önce nişanlandık canım.Çünkü arkadaş olmak başka,sevgili olmak çok başka.Hatta ailelerimize bile,nişandan kısa bir süre önce söyledik."
"Tepkileri ne oldu?"
"Valla Amber,önce biraz şaşırdılar.Ama sonra durumu kabullendiler.Ailelerimiz bizim arkadaşlığımıza alışıktı.Zaman içinde aşka dönüşmesini pek de yadırgamadılar sanırım."
"Çok şanslısınız Çağrı."
diye karşılık verirken,Amber'in aklına yine Ufuk geldi.Çünkü halası da Ufuk'la ilişkisini öğrendiğinde hemen onay vermişti.Nevin hanım genç adamla iyi anlaşır,aynı şekilde Ufuk'un ailesi de Amber'i severdi.
Genç kadının düşündükleri yüzünden,gözleri dolmuştu yine.Sinâ bunu fark etti.Artık dağılsalar iyi olacaktı.Tam
"Ne desem de,konu daha fazla konu uzamasa?"
diye aklından geçirdiği sırada Derin
"Herkese iyi gecelerrrr!"
diyerek odasından çıkıp salona geldi.Genç adam rahat bir nefes almıştı.Küçük kız herkesi tek tek öptü ve
"Babacım,ben birazdan hazırlanırım.Sen de gelirsin,olur mu?"
deyip odasına döndü.Lâl
"Hadi artık,yarın iş günü.Hepimizin dinlenmesi gerek."
diyerek ayaklanmıştı.1-2 dakika içinde herkes vedalaştı ve evlere dağıldı.
Sinâ hemen Derin'in odasına geçmiş,kitaplıktan küçük kızın isteğiyle Hansel ve Gretel masalını seçerek okumaya başlamıştı.
Amber'in evine geldiğinde yaptığı ilk iş dişlerini fırçalamak ve pijamalarını giymek oldu.Yorucu bir gün geçirmişti,dinlenmeye ihtiyacı vardı.
Yatağına uzandığı sırada,yoğunluktan halasına evine taşındığını haber vermediğini hatırlamıştı.Telefonunu eline alarak mesaj yazmaya başladı.
"İyi geceler halacım!Kusura bakma,yine yoğun bir gün geçirdim.Onun için seni aramaya fırsat bulamadım.Ama artık otelden taşındım ve evime yerleştim.Her şey yolunda gidiyor.Yarın tekrar işe başlıyorum.Öptümmm!"
Neredeyse anında karşılık vermişti Nevin hanım.
"Sana da iyi geceler güzelim!Eve yerleşmene çok sevindim.Yoğun olman çok normal,dert etme sen.Ben de öptüm!"
Okudukları gülümsemesine neden oldu.
"İyi ki halam hayatımda!"
diye geçirdi içinden.Sonra da uyumak için gözlerini kapattı.Ama aradan zaman geçtiği halde uykuya dalamamıştı.Komidinin üzerinde duran kitabı alarak,okumaya başladı.10 dakika sonra göz kapakları ağırlaşmış,uyku onu kollarına çekmişti...
Herkese iyi akşamlar 🙋♀️🙋♀️🙋♀️Taptaze bir bölüm getirdim size😊😊😊Umarım keyifle okuduğunuz bir bölüm olmuştur🙏🙏🙏Bol bol yorum yaparak,⭐️⭐️⭐️basmayı unutmayın olur mu 🙈🙈🙈Çok sevgi ♥️♥️♥️bol öpücük😘😘😘
Bölüm mavi_leyal ,geceninellitonu_ ,selfinaz52 ,selinhantol ,papatyahikayeleri ,Papatyajuly ,@Ebrulk545,@zeynepnaz_19,kaosseverbiri ,KadrieetinklKlKilic ,phyloo24 ,Levonia_ ,Sevval___67 ,Mutlu_Bir_Hayat ,SudeKaya314 ,LYASALD ,Sibeltnrkl ,OzgeYildirim8 ,mislinakisa ,meliahera ,Senaristcimiz ,KubraKksal0 ,paragonahope ,flamingosever28 ,brnzdoga1707 ,mnexkaracaa ,serseri_arduc ,kimyonseverim ,sevvalnaztunay ,hantolxlove ,narsuyum ,TwoBestFriend_ ,meltemtuygun ,Mermaidbaby4 ,MerveBekta5 ,mervegoktaas ,EsraSolmaz0 ,vuslat_tuna ,Berfinsagcan ,AcelyaTunclar6 ,lillyangelina ,birayfa ,KbraBaykat3 ,yaghazask97 ,Antisirma ,ayparcasi_ ,-dorothea ,Shawn_Hantol ,Alselzede ,bookwormslibrary ,5_Bookstagram_5 ,Suzerayyildiz ,birgizemlidamla ,BirnurCrt ,DilaraStark başta olmak üzere tüm takipçilerime hediyemdir.