C13

725 110 68
                                    

"Saçmalama da kalk git evine." Koushi ayaklandığı sırada yatakta oturan bedenin güçlü kolu bileğini kavrayıp onu kucağına çekti. "Seni neden bu kadar özledim ben?"
Aralarındaki birkaç santim bile çok uzak geliyordu Koushi'ye. Sanki kalbi fiziki olarak yanıyordu. Tuttuğu nefesini vermek aklına geldi, diğerinin dudaklarına çarpıp birbirine giren nefeslerine karıştı. "Özlediğini sanmıyorum." Başını çevirdi zorlukla. Burada onunla olmamalıydı, amcası yoktu, kardeşi uyuyordu. Bu evde en son baş başa kaldıkları zaman gibi olabilirdi, risk alamazdı. Kalkmaya yeltendiğinde beline sarıldı Daichi'nin kolu, engellenmişti. Suga pes etti ve serbest bıraktı kendini. Aslında azimli biriydi, istediği şeyi başarana kadar çabalardı. Şu an yapamadığına göre, istediği bu değildi.

Daichi usulca elini yanağına çıkardı Koushi'nin. Yumuşak yanağını okşadıktan sonra geçmişte öpmeye bayıldığı benine dokundu. Suga gözlerini kapatmıştı. Anın büyüsü ikisini de iyice etkisi altına alıyordu. Daichi'nin eli Suga'nın bembeyaz teninde kayıp boynuna ulaştı. Alnını zayıf olanın alnına yasladı. Bu an hem çok önemli hem de çok önemsizdi. Barışmamışlardı ve barışmayacaklardı. Ama birbirlerinin yokluğuna alışamıyorlardı bir türlü. Ertesi gün bu hasret giderme saatleri hiç yaşanmamış gibi yapacaklarından ikisi de emindi. Ama bu da sorun değildi. Şu an önemli olan tek şey, 'şu an'dı.

Bakışları kavuştu bir anlık. Birbirini özleyen yaşlarla dolu iki çift göze saniyeler asır gibi geliyordu. Zaman durmuştu, sadece onlar vardı sanki. Yalnızca ikisi, yıldızlı gecede ve özledikleri bedenlerle.
Eş zamanlı olarak gözleri kapanmadan ve yaşları süzülmeden önce yeniden buluştu birbirleriyle, tutkulu ve özlem dolu bakışları. Düşen göz kapaklarının hızı ile birleşen dudaklarının hızı, tıpkı geçmişteki gibi, doğru orantıyı sağlamıştı.

ᴅᴀɴᴄᴇ ᴍᴇ ᴛᴏ ᴛʜᴇ ᴇɴᴅ ᴏғ ʟᴏᴠᴇ π ᴅᴀɪsᴜɢᴀWhere stories live. Discover now