C6

780 125 75
                                    

"Sana dedim ki geç geleceğim ama yetiştireceğim, Ayumi'yi rahat bırak ve bir yere gönderme. Peki sen ne yaptın, ben birkaç saat geç geleceğim diye onu gönderdin! Nerede şimdi o, nasıl bulacağım, lanet olsun sana!"
Suga dış kapıda ayakkabılarını hızla giyerken bir yandan içerideki amcasına bağırıyordu. Şu anda tüm sokağın onun bağırtısını duyması umrunda bile değildi. Tek isteği 1,5 saat önce evden ayrılan kız kardeşinin iyi olmasıydı.

Daichi ve Ayumi başlarını duydukları tanıdık bağırma sesiyle kaldırdılar. Sugawara sinir ve endişeyle yol aralarına bakarak koşarken önündeki ikiliyi fark etti. Kalbinde bir şey oldu o an, durdu mu yoksa atmaya mı başladı emin değildi, rahatlayıp rahatlamadığını bile bilmiyordu. Dayanamadı daha fazla, yere çöküp ağlamaya başladı. Gözyaşlarının ardı arkası kesilmiyordu ve hareket edemiyordu, sadece ellerini yüzüne kapatabilmişti. Daichi gücünü toplayıp ayağa kalktı, ağır hareketlerle üstünü silkeledi ve Koushi'nin yanına çömeldi.

"Suga bana bak." Başını kaldırması için yüzündeki zarif ellerini çekmeye çalışıyordu ama bu sadece daha çok ağlamasına sebep oluyordu. "Daichi git, bakma bana rahat bırak bizi!" Hıçkırıklarının arasında boyut olarak daha iri olan çocuğu ittiriyordu. Gitmesini istediğinden değildi, sadece hem kardeşinin önünde zayıflığını belli etmişti hem de her şeye çok sinirliydi. Daichi sadece kollarını açıp ona doğru yaklaştı. Suga'yı tanıyordu, şu an buna ihtiyacı vardı. Bunu bekliyormuş gibi hemen yasladı kendini sevdiği adamın sıcak göğsüne. Artık vurmuyor ya da itmiyordu, nefesleniyordu. Ağlamasının durmaması umrunda değildi, Daichi buradaydı ve kardeşi iyiydi. Daha ne isterdi ki?

Kolları arasında büzüşen ve iyice sokulan minik bedeni daha sıkı sardı. O kadar güzeldi ki o, tek bir gözyaşına dayanamadığı halde ağlama krizinde yanındaydı. O hıçkırdıkça Daichi'nin canı acıyordu, ah hayır canı değil; canından çok ruhu acıyordu. Gümüş gibi parlak yumuşak saçlarını okşarken minik öpücükler bıraktı aralarına. Saçlarının ve bedeninin kokusu onu geçmişteki gibi mest ederken gözlerini kapatıp daha da içine çekti özlediği kokuyu. Orada ne kadar süre öyle kaldılar bilmiyordu, önemsizdi, asıl önemli olan burada ne olduğuydu.
Daichi eski sevgilisinin alnına minik bir öpücük kondurduktan sonra dudaklarını alnına yaslayarak fısıldadı.

"Sadece Suga; sadece seninle, aşkım bitene kadar, dans etmeme izin ver."

ᴅᴀɴᴄᴇ ᴍᴇ ᴛᴏ ᴛʜᴇ ᴇɴᴅ ᴏғ ʟᴏᴠᴇ π ᴅᴀɪsᴜɢᴀWo Geschichten leben. Entdecke jetzt