7. Bölüm

14.6K 1.4K 3.4K
                                    

"Burada ne işiniz var?"

Hyunjin kollarını birleştirip bu anlamsız soruya cevap verip vermemek konusunda düşünüyormuş gibi bir ifade ile Felix'e baktı.

"Çünkü burası benim odam."

Hay aksi şeytan! diye söylendi Felix. Kriz anında hep böyle saçmalardı.

"E...Evet haklısınız."

"Öyleyse..."dedi Hyunjin Felix ile arkasındaki mesafeyi kapatarak. "Asıl sorumuza gelelim. Senin burada ne işin var?"

"Alfred son zamanlarda evde birkaç fare gördüğünü ve kesinlikle yakalanmaları gerektiğini söylemişti. Bende tüm odaları kontrol ediyordum. Ama rahatlayın efendim neyse ki sizin odanızda hiç fare yok."

Felix minicik bir an Hyunjin'in dudaklarının yukarı doğru kıvrıldığını görür gibi oldu ama tam da emin olamamıştı.

"Pekâlâ... Umarım bu fare sorununu çabuk çözersiniz."

"E... Elimizden geleni yapacağız."

Felix odadan çıkarken Hyunjin kapanan kapının arkasından bir süre baktı.

"Sillage..."diye fısıldadı üzerindeki ceketi çıkarırken.

Felix ise koşarak bir kat aşağı indi ve hemen odasına girdi.

Böyle bir baskıyı en son 10 yaşındayken Minho'nun değer verdiği teleskobunu kırdığında yaşamıştı.

"Nasıl böyle aptalca bir hata yapabildim. Yakalanman zaten çok olasıydı Lee Felix. Hak ettin. Kesin şüphelendi. O bulduğum ahmakça yalana ne demeli? Fareymiş? Ah aptal Felix. Sabırsız Felix. Merakını asla dizginleyemeyen Felix!"

Odasında volta atarak kendine hakaret eden Felix, sonunda yatağına uzanmıştı.

Sadece birkaç saniye burada kalmanın artık iyi olup olmayacağını düşünmüştü.

"Başımı belaya sokmamalıyım... Ya da çoktan belada mı?"

                                  ●●●

Felix tam 1 haftadır bu evde, dışarısı ile iletişimi olmadan yaşıyordu. Ve o akşam Hyunjin'e yakalanmasından sonra daha temkinli davranır olmuştu. Neyseki bu geçen sürelerde Alfred çok az Hyunjin ile ilgilenmesini istemişti ve bu da fena halde işine gelmişti. Çünkü kendi içinde çok fazla utanıyordu. Ona karşı söylediği fare yalanı aklına geldikçe yerin dibine girmek istiyordu. Bir çocuğun bile o anda daha iyi bir yalan bulacağına emindi.

Bu tuhaf olaylar zincirinde en sevindirici şey ise bu evin tüm düzenine alışmış olmasıydı. Artık gündüz uyuyup gece uyanmak o kadar zor gelmiyordu ona.

"Güneş doğmak üzere lütfen zamanı geldiğinde perdeleri çekmeyi unutmayın bay Hwang yakında burada olur"dedi Alfred yüksek sesle. Herkesin duyduğundan emin olmak istiyordu.

"Linda nerede?"diye sordu Amy bir anda. Etrafına bakındı ama kardeşini görememişti.

"Sanırım ahırda olması lazım. Atlara yem vereceğini söylemişti."

"Çoktan gelmesi gerekiyordu"diye söylendi yeniden Amy.

"Çağırmamı ister misin?"

"Ah bunu cidden yapar mısın Yongbok?"

"Elbette."

"Teşekkürler, öyleyse sana bırakıyorum."

Felix dışarı adımını atar atmaz ürperdiğini hissetti. Yaz gelmek üzereydi ama sabahları ve akşamları hava hâlâ serin oluyordu.

SILLAGE! [HyunLix]Место, где живут истории. Откройте их для себя