TABİP (BXB)

RESİM

Medyadaki müzikle okuyuverin anacım.
İyi okumalar
💜

Rahatsızca kıpırdandı Kuzey. Daha ne kadar bu pozisyonda kalacağını bilemiyordu. Karşısındaki adam büyük bir ciddiyet ile işine odaklanmışken onu bölmek de istemiyordu.

Arkada çalan klasik müzik ise iyice gerilmiş sinirlerine dokunuyordu.
Migreni şakaklarına nüksederken, dayanılmaz ağrı tüm vücudunda vuku buluyordu adeta.

Öylesine sıkılmıştı ki, tahammül sınırları zorlanıyordu.

Mahrem bölgesini kapatan kırmızı saten çarşafı yumruğunun içerisine hapsederken, kendini kozasının içerisinde sıkışıp kalmış ve kanatlarını açacağı vakti hoyratça arzulayan, bir kelebek gibi hissediyordu.

Boğazını temizleyerek sordu, uzunca bir vakit sessizliğe gömüldüğünden, çatlamış sesiyle,

"Daha sürecek mi?"

Kısa bir an gözleri Kuzey'i bulurken,

"On dakika daha." Diye yanıtladı kısaca. Sırtını dikleştirirken tek kaşını agresif ve ciddi bir hava sunacak biçimde kaldırdı Kamber.

Gözleri tekrar Kuzey'i bulurken, yerinden kalkmıştı. Bakışları genç ve diri bedeni, müthiş bir dikkatle incelerken, yamacına ilerledi.

Yatağın kenarına çökerek, güzel adamın yumruk yaptığı eline uzandı.

İçinde aniden alevlenip, harlanan ateşin sıcağı tüm bedenini dağlıyordu şimdi Kuzey'in.

Beline ve dizlerinin biraz üzerine uzanan çarşafı düzeltmeden evvel, genç adamın yumruğunu açmıştı Kamber, uzandığı yerden bu kusursuz adamı seyredalan Kuzey ise irkilmekten alıkoyamamıştı kendini .

Hemen hemen belinin altına, adonislerini apaçık ortaya serecek bir şekilde indirmişti çarşafı Kamber.

Vücudu korkunç derecede bir hararetle sarmalanırken, kuruyan boğazı ona hiç de yardımcı olmuyordu. Ard arda boğazına tacizde bulunan yutkunmaları da öyle.

Aynı şekilde dizlerinin üzerindeki yığını da uyluklarına dek çekmişti Kamber.

Dili dudaklarında bilinçsizce dolanırken, dişlerini geçirmişti bu kez, pembe et parçasına.

Zira Kamber'in elleri bacaklarına sürtünmüştü.

Yoğun hislerle buğulanmış gözleri Kuzey'in yüzünü turlamış, ve son durak olarak pembe et parçalarına inmişti.

Göğsü hızlı hızlı yükselip alçalırken kendini zor zaptediyordu. Bu denli harika olunmazdı. Nasıl da güzeldi...

Kamber duygu ve düşüncelerini öylesine iyi maskeliyordu ki, Kuzey'in görebildiği saf ciddiyet ve profesyonellikdi o an.

Ancak bilmiyorlardı ki, iki bedenin içerisine düşmüş kıvılcımın, git gide her sınırı ve yasağı önüne katıp kül ettiğini,

Veyahut da birbirlerinin vücudunu, içlerindeki ateş ile sarıp sarmalamak, sıcaklıklarıyla ısıtmak istediklerini.

Bu ne menem çekişme, bu ne menem bir arzuydu böyle?

Kafasında çığlık çığlığa yankılanan, 'HAYIR!' sesine karşın, uzaklaştı ondan Kamber.

Fırça darbeleriyle lekelediği, şövalenin karşısına geçti.

Hemen yere öylece koyduğu, kırmızı şaraptan bir yudum almıştı.

Sabırsız parmakları, tekrar fırçasına sarınırken, tarifsiz ve yoğun bir iştahla, güzel adamın yansımasını işlemeye devam etti.

Ancak iki adam da tutulmuşlardı bir valse, sonunda yorulmaları ve birbirlerinin kollarında dinlenmeleri ise kaçınılmazdı...

🎨🎀🎨🎀🎨🎀🎨🎀🎨🎀🎨🎀🎨🎀

Burada biraz daha duygu ve düşüncelere yer vermek istedim.
Pek içime sinmedi ama diğer bölüme artık.
Sonraki bölümü atlamayın...
🏳️‍🌈