anonim: senden nefret ediyorum / anonim: seni seviyorum

11

İzuku:

Ne kadar süredir yataktayım ve dönüp duruyorum bilmiyorum ama bildiğim tek şey bu gecede uyuyamayacağım. Normal günlere kıyasla bugün uyumamı engelleyen başka bir düşünce daha var. O da Kacchan. Okuldan döndükten sonra onu hiç görmedim. Akşam yemeğine bile inmedi. Onun için endişeleniyorum. Odasına gitmeyi düşündüm ama bir anda karşısına çıkıp "Hey Kacchan nasılsın? Seni göremeyince merak ettim de." diyemem ki. Off.

Daha fazla uyumaya çalışmanın anlamı yok. Yatakta doğruldum ve perde ile kaplı camı açtım. Dolunay var. Çok güzel görünüyor. Aklıma birden anonim geldi. Saat geçen sefer bana mesaj attığı saat ile aynı sayılır. Acaba uyanık mıdır?

Katsuki:

Ding!

Başımı yasladığım camdan gelen bildirim sesi ile ayrıldım. Yine uyku tutmamıştı ve bugün Dolunay çok güzel görünüyordu. 

deku: uyudun mu?

Bana mesaj attığı için sevinmiştim ama gecenin bir körü tanımadığı bir adama mesaj attığı için sinirlenmeden edemedim.

Vay canına...

anonim: hayır

deku: güzel

bende uyuyamadım vee aklıma sen geldin

yani uyuyamadığından bahsetmiştin ya

o anlamda

ondan yazayım dedim :)

anonim: iyi yapmışsın

neden uyuyamıyorsun?

deku: bilmem

sen neden uyuyamıyorsun?

anonim: 1) yalan söyleme

2) birisini düşünüyorum :)

deku: kimi düşünüyorsun? ve tamam bende sanırım birisini düşünüyordum..

"Sikeyim!"

Tabi ki düşündüğü birisi vardı yoksa gecenin bir körü neden hala uyanık olsundu ki?! Sinirle telefonu yatağın öbür ucuna fırlattım. Ne bekliyordum ki?

Hemen celalleniyorsun sende ha! Belki düşündüğün gibi düşünmüyordur.

Tabi canım bende zaten gecenin bir körü onu sadece arkadaşım olduğu için düşünüyorum öyle değil mi amınakoyayım?! 

Ding!

Nefesimi sinirle dışarı verdim ve küfür ederek telefonumu geri aldım.

deku: şey tanıdığım birisi bugün rahatsızdı ama sonrasında onu bir türlü göremedim nasıl olduğunu sorma gibi bir imkanımda yoktu işte... yani o yüzden anlarsın ya

onun için endişelendim

o yüzden

Senin için endişelendiğinden uyuyamamış ve sen gelmiş burada onu başkasını düşünmekle suçluyorsun. Kendinden utanmalısın.

"Sikeyim İzuku. Çok tatlısın."

anonim: anlıyorum

bence çok tatlı bi hareket

öğrense çok hoşuna gider

mesaj atmaz mısın?

deku: sanmıyorum :P

ve

genelde konuşmayız

o yüzden tuhaf olur

"Off niye benim hakkımda bu kadar uzak düşünüyor!"

Ehem. Bi beyin fırtınası yapmak ister misin?

Defol.

anonim: söylediğim gibi ne kadar konuşmasanız da bu hoşuna gider

deku: atmayacağım

anonim: neden bu kadar inat ediyorsun?

deku: sen neden inat ediyorsun?

anonim: pekalaaaa

pes ediyorum

hey

bugün Dolunay çok güzel öyle değil mi?

deku: :D

evet

bende Onu izliyordum

anonim: bende

madem uyuyamıyorsun neden dışarı çıkıp biraz hava almıyorsun?

deku: güzel fikir

sende gelmek ister misin?

anonim: bu bir çıkma teklifi mi?

deku: dostum...

anonim: ahhaahah

bu seferlik pas geçiyorum

deku: pekala 

Çoktan siyah sweatimi giyip odadan çıkmıştım bile. Odadan çıkmama sebebim utanıyor olmamdı ama İzuku benim için endişelendiğinden uyuyamıyordu ve bende onu düşünmekten uyuyamıyordum. İkimizin de birbirimizi görmeye ihtiyacı vardı. O zaman neyi bekliyorduk ki? 

İzuku:

Anonim iyi birisiydi. Artık bundan emindim. Eğer Kacchan'a yazmam konusunda biraz daha ısrar etseydi kesinlikle yazardım. Şükürler olsun ki bunu yapmamıştım. Yatağımı düzelttim ve odamdan dışarı çıktım. Odam zaten ilk katta olduğu için saniyeler içerisinde yurdun dışarısına çıkmıştım. Vay canına. Manzara cidden çok güzeldi. Dolunay o kadar parlaktı ki gözlerimi kısmak zorunda kaldım. Veranda da sağa doğru döndüm. Ve. Kacchan'ın Dolunay'ın altında kıpkırmızı parıldayan yakutlarıyla göz göze geldim. Saçları biraz dağınıktı ve yanakları ise hafif kızarmıştı. Biraz hızlı nefes alıp veriyor gibiydi. Bütün güzelliğiyle karşımda Dolunay ışığının altında parıldıyordu. Sabahtan beri göğsümün içinde an be an büyüyen endişe anında uçup gitti. Yerini ise tatlı kalp sızım doldurdu. 

"Oi!"

Bana seslenmen, gözlerinde kendimi görmek hoşuma gidiyor Kacchan.

"Hey."

İçimde kopan fırtınaları göstermeden seninle konuşmaya çalışmak ne kadar zor bilemezsin. Ya da sana yaklaştıkça burnuma dolan tatlı karamel kokuna karşı koymak.
Ne zamandan beri bu haldeyim bilmiyorum ama artık hislerimi reddetmeyeceğim. Aramızda bir şeyler olamayacağını biliyorum. O yüzden kalan süremizi en iyi şekilde geçirmek istiyorum. Elimden geldiğince sana yaklaşmaya çalışacağım. Başlangıç olarak sana mesaj atabilecek kadar mesela ha?
Aklımdan geçen bütün düşünceleri halının altına süpürdüm ve en samimi gülümsemlerimden biriyle sana doğru yürümeye başladım.
Sana doğru. Sevdiğim adama. Sevdiğim adamın gözlerinin içindeki yansımamı seviyorum.

offffff. o kadar tatlılar ki...

aslında bölümü gece yazdım ama çok geç bi saat olduğu için gündüz yayımlamaya karar verdim. ee nasıl buldunuz?? lütfen yorum yapmayı unutmayın sizi seviyorum.
gelecek bölümde görüşürüz! ♡♡♡