Eski Günlerden Hatıralar

227 14 12
                                    

İyi okumalarrr....

"Betts bir teklif aldım."

Jughead ofisten geldi ve işten erken çıkmış olan Betty'nin yanına çöktü.

"Ne teklifi? Hadi söylesene!"

Jughead gülümsedi ve Betty'nin dudaklarına kısa bir öpücük kondurdu.

"Londra'daki bir iş adamı kitaplarımı çok beğenmiş ve bana sponsor olmak istiyor. Londra'ya büyük birkaç şube kurmayı teklif etti."

Jughead bunları heyecanla anlatırken Betty güldü. Ve elini Jughead'ın yanağına koydu.

"Bu mükemmel Jug."

Jughead, Betty'nin yanağına koyduğu elinin avuç içini öpüp bıraktıktan sonra elindeki dosyaları Betty'e uzattı.

"Ve istersek Londra'ya taşınmamıza yardım edebilirmiş."

Betty aniden Jughead'a döndü. Şimdi ikisi de birbirlerine tereddütle bakıyordu. İkisi de karşısındakinin oraya gitmek isteyip istemediğini sorguluyordu. Betty kaşlarını çattı. Ve uzun sessizliğin ardından konuştu. Jughead'ın bu işteki hevesini bozmak istemiyordu.

"Gitmek istiyor musun?"

Jughead da aynı gergin şekilde ona sordu.

"Ya sen?"

Betty önündeki kağıtlara baktı.

"Jug bu mükemmel bir şey ve mükemmel bir fırsat."

Jughead'ın yerinde tedirginlikle kıpırdandığını fark etti.

"Ve eğer gitmek istersen seni anlarım çünkü mükemmel bir iş çıkardın. Seninle gurur duyuyorum Juggie. "

İkisinin de arasında bir sessizlik oldu. Daha sonra Jughead konuşma cesareti buldu.

"Eğer sen gitmek istiyorsan gidebiliriz. Orası Riverdale'dense merkez. Ve burada çok fazla kötü şey yaşadık. Belki onları bu şekilde maziye gömebiliriz. Kıta değiştirerek."

Betty kafasını kağıtlardan kaldırdı ve Jughead'ın gözlerinin içine baktı.

"Gitmek istiyor musun Jug?"

"Ya sen?"

"Biliyorsun burada çok şey yaşadık ve burayı seviyorum. Burada kalmak istiyorum. Yani tabii sen işlerin için iyi olduğunu düşünüyorsan orası iyi olabilir. Aslında belki de oraya gitmeyi düşünmeliyimdir."

Betty, Jughead'ın bakışlarından onun rahatladığını anladı.

"Bir an korktum Betts. Orayı isteyeceksin zannettim. Ben bu kasabadan kopabileceğimi zannetmiyorum. Hem Serpentlar hem şu başkanlık işleri. Ama sen istersen giderdim. "

"Ben de korktum Jug. Bu yayın evini kurmak için çok uğraştın ve eğer oraya gitmek isteseydin kabul ederdim."

Jughead elini Betty'nin omzuna yerleştirdi ve onu kendine doğru çekti ve onu kucağına yatırdı.

"Betts seni çok seviyorum."

"Ben de seni Jug."

Jughead, Betty'nin saçlarıyla oynarken Betty Jughead'ı izliyordu.

"Jughead?"

"Efendim bebeğim."

"İçinde çok duygusal bir insan olduğunun farkında mısın? İnsanlar seni üzdüğünde onlara bağırıp üzüntünü çıkarmıyorsun. Hep içine atıyorsun."

Jughead kafasını salladı. Betty'i dinlemeye devam etti.

"Mesela ben öyle değilim. Çoğu şeyi içime atmam. Ama sen dışarıdan umursamaz gözüksen de normalde kafana takıyorsun."

TRUTH ~BugheadWhere stories live. Discover now