Normal Olmak (Tamamlandı)

14.bölüm

Arat yine cumartesi günü alisanın gideceğini biliyordu. Merakla onu takip etmeye başladı.

Alisa gülerek bir evin önüne geldi. Bahçeli küçük bir evdi.

-fikret amca günaydın!

-günaydın kızım. Bu hafta nasılsın?

-nasıl olayım fikret amca.

-sen de haklısın kızım. Babana söyledin dimi benimle olduğunu?

-evet fikret amca. Seninle her cumartesi deniz kenarına gidip orada kaldığımızı biliyor. Merak etme yani.

-peki sevgilin?

-ayrıldık onunla fikret amca.

-neden?

-deniz kenarına gidince konuşsak?

-olur hadi gidelim bakalım.

Arat ilk kez pişman olmuştu. İkisi birlikte bir taksiye bindiler. Bu her pazar sabahı alisayı evine bırakan taksiydi. Cidden yanlış anlamıştı. Ama diğer konularda haklıydı.

Düşünceliydi ve düşünmek için okulun resim odasına gitmeye karar verdi. Özel okul olduğu için her daim açıktı.

Hızla okula doğru ilerlemeye başladı. Odaya girince resmini yapmaya başladı.

Resmini bitirince kuruması için kenara koyup diğer şeylere bakıcakken 5 tane yeni ve anlamsız resim gördü.

Merakla yanına gidince bunların alisnaın beyaz tozlu resmi olduğunu anladı. Tarihlerine bakınca geçen haftalarda yapılmıştı. Yani 2 si onlar sevgiliyken, 3 ü ise daha tanıştıları ilk zamanlardaydı.

İçindeki büyük merakla hepsini şövaleye koyup birincinin üstüne tozu üfledi.

Üfleyince karşısına çıkan resme baktı. Bu onun portresiydi. Şaşkınlıkla baktı. Elinde ise beyaz bir gül vardı. Hızla diğer resimlere baktı. Aynı şekilde o 4 resimdede elinde turuncu lilyum, mavi orkide, papatya, sümbül çiçeği vardı.

Aklına geldi. O çiçeklerin anlamlarını severdi. Hızla İnternete girip tek tek baktı.

Beyaz gül: saf ve temiz duygu.

Turuncu lilyum: benim için özelsin.

Mavi orkide: aşkların en büyüğü.

Papatya: saf ve temiz sevgi.

Sümbül çiçeği: bağlılık ve sonsuz sevgi.

Çıkan anlamalar karşısında şaşkına dönmüştü. Ne yani ona aşık mıydı? Ne yapacağını şaşırmış şekilde kolyesiyle oynarken birden

-ah aptal kafam!

Diyerek kolyesini baktı. Bunu ona alisa vermişti. İçinde pembe gül vardı. Hızla internetten baktı.

Pembe gül: gönlüm sende.

O an aklı karışmıştı. Alisa onu seviyordu. Ama neden ayrılmayı kabul etti? Neden böyle davrandı? Ondan ne saklıyordu ki ayrılmayı bile göze aldı?

Aklı bir sürü soruyla kaplanmışken onu kurtaran bir şey gerçekleşti.

Efsa
*yarın evimde parti var. Sorun olmayacaksa sende gel. Akşam 20.00 da başlıyor.*

Arat bu partiye gitmeye karar verdi. Ne olursa olsun o partiye gidip alisaya aklındaki soruları sormalı ve ondna saklayıp ayrılmayı nile göze aldığı sırrını öğrenmeliydi.

Hızl tabloları toplayıp eve götürmek için hazırladı. Onları burada böyle bırakmazdı.

Tabloları eline alıp okuldan çıktı. Yavaşça evine yürürken tek düşündüğü yarın alisaya sorması gereken sorular ve alisanın sakladı sırrıydı.

Bu sırrı efsa ve arasında bildiğini biliyordu. Aras ve efsa ona söylemek istemişti herhalde am alisa istememişti sanırım. Yoksa efsa sır saklayan biri değildi.

Hem o günden yani alisayla ayrıldıkları günden beri aras ve efsa bana bir şey söylemek istiyorlar ama söyleyemiyorlar gibiydi.

Yarın her şey ortaya çıkacaktı.