otuzbir

222 18 3
                                    

2 ay geçmişti. benden ayrılalı, beni engelleyeli, benimle iletişimini koparalı koskoca iki ay. eline ne geçmişti? benimle bir hafta boyunca oynamıs daha sonrasında ise terk edip gitmişti.

sınıflarımız aynı olduğu için onu görmek zorunda kalıyordum. aslında bu duruma başta hiç alışamamıştım. o benim gözümün önünde kızlarla,erkeklerle eğlenirken ben eve gelince ağlama krizlerine giriyordum.

yıllardır değişmediğim kadar değişmiştim şu iki ayda. mesela, sürekli gezip duran ben asla gezmez oldum. derslerden bile kopmuştum. kendimi iyice insanlardan, dünyadan soyutlamıştım.

ama her ne olursa olsun çocuklar beni yalnız bırakmamıştı. hatta tek onların yanında güler olmustum ya da tek onların yanında konuşur olmustum.

alıştığım -alışmak zorunda kaldığım- günlerdendi yine. okul vardı ve yine onu görmek zorundaydım,ne yazık ki...

——

sırama oturarak her zamanki uyuma moduna geçmiştim. fakat birisi boş olan yanıma oturmuştu. oturan kişi renjun olamazı çünkü o uzun bir süredir lucasla oturuyordu. mark ve haechan da değildi. kafamı kaldırmaya üşendiğim için böyle kalmıştım. her kim ise birazdan kalkıp giderdi zaten.

ama yanımdaki kişinin nefesini ensemde hissetmeyi de beklemiyordum. biraz daha bekledim. bu sefer de elleri saçlarımı okşamaya başlamıştı. kokusundan kim olduğunu anlamıştım. ama neden? neden bunu yapıyordu.

hızlıca kafamı kaldırarak ona baktım. tahminim tabiki doğruydu.

-yapma!

-jaemin, konuş—

-git!

-hayır, konuş—

-sana git dedim jeno!

sakince kafasını yere eğerek ayaklarına baktı ve bana tekrar baktığında gözlerinden alev çıkıyordu. bileğimi hızlıca kavrayarak beni sınıftan çıkardı.

-jeno! bırak

ses yoktu. şaşırmamıştım

-bırak dedim sana!

benim bagırışlarım ve onun hızı yüzünden kolidorda olan tek tük bir kaç kişi de bize bakıyordu. ama sorun bakalım umrumda mı?

hayır

bizim kattaki tuvalete girdi. hala bileğimi gereğinden fazla sıkı tutuyordu. moraracagına adım kadar emindim.

-ÇIKIN DIŞARI!

tuvaletteki iki kişiye birden bağırmasıyla onlar bile korkmuştu jenodan. aceleyle tuvaletten çıktılar ve jeno kapıyı arkadan kilitleyerek bana yaklaşmaya başladı.

geri adım atmayacaktım. ondan korkmuyorum.

-jaemin

-sana konuşacak bir şey yok demiştim?

-özür dilerrim

-bu sefer sana inanmayacağım!

-nolur beni bir kez dinle yalvarırım sana. gerçekten benim bir suçum yok.

yanındn geçerek kapıya ilerlemeye yeltendim ama önüme geçti. gözlerini gözlerime kenetleyerek,

-nolur yalvarırım son bir şans ver bana

yüzü pişman gibiydi. ve bu dengesiz davranışları yüzünden kalbim yine hızlanmaya başlamıştı.

beni o zamanlar ansızın bırakıp gitmeseydi hala sevgiliydik belkide. organlarım benimle çelişiyordu. kalbim şans ver derken beynim asla istemiyordu onu.

hangisini dinlemeliyim?

dengesiz |nominWhere stories live. Discover now