Derin : Ela, baksana bir kıza yalnız mı.
Ela : Tamam kanka.
Derin: Yalnız görürsen tut yakasından, buraya getir.
Ela: Oldu bil.
Ela yeni gelen kızı gözlemliyordu. Görüş alanımıza girmişti. Tahmin ettiğim gibi yalnızdı. Onu baştan aşağıya süzmüştüm. Saçları koyu kahve, omzundan bir karış aşağıdaydı ve perçemi vardı. Orta boylu ve fit bir kızdı. Dudakları şeker gibi kırmızıydı ya da hafif ruj sürmüş olabilirdi. Yüzü minyon ve oldukça tatlı ve güzeldi. Tam aradığım gibi ürkek birine benziyordu. Biraz daha yürümesini bekledik. Yanına kimseler yanaşmayınca Ela kızın yanına doğru adımladı ve koluna girdiği gibi benim yanıma sürükledi sakince. Kız oldukça şaşırmış bir şekilde ikimize baktı.
"Neler oluyor, bir sorun mu var!"
Derin: Yok, sen şöyle köşeye gelsene bizimle.
Korkmuş olmalı ki itiraz etmeden güvenliğin gözükmediği köşeye doğru bizimle birlikte adımladı.
Derin: Adın ne bakalım, yeni kız?
" Melisa"
Ela: Hmm, Melisacığım, sen şimdi merak ediyorsundur seni neden buraya getirdik diye. Ben Ela, ama sen Derini dinleyeceksin, nasılsa başkan o.
Derin: Aynen öyle. Teşekkürler Elacığım.
Melisa : Bak bu saçmalık uzamaya başladı artık, ne bu böyle sabah sabah? Bırakın beni.
Derin: Şşşhh sakin lütfen. Bizi dinle. Dinlemezsen pişman olursun.
Melisa: Ne istiyorsunuz, ben yeniyim okulda, daha ilk günüm, hiçbir şey bilmiyorum!
Derin: Evet işte, tam da bu yüzden işimize yarayacaksın! Senden bir şey isteyeceğiz, yapacaksın. Çok kolay bir şey.
Melisa: Madem kolay, siz yapın o zaman, bırakın beni sınıfıma gideceğim!
Kız sinirlerimi germişti. Saçlarını kulağının arkasına nazikçe ittirdikten sonra onu hızla duvara yapıştırdım ve kolumu başının yanına, duvara yaslayıp kulağına eğildim. Heyecanlanmış ve nefes alış verişi artmıştı.
Derin: Aaa aynı sınıftayız güzelim, gideriz acelen ne? Fevri davranma, sinirlerimi bozma benim. Yakında beni tanırsın zaten. Önce ben kendimi tanıtayım sana, adım Derin ama Derin bela derler bana. Tahmin et neden?
Melisa: çünkü... kötü kız mısın?
Melisa'nın nefes alışverişi düzene oturunca verdiği cevaba gülümsedim ve geri çekildim.
Derin: Aynen öyle, doğru cevap.
Melisa: Ne istiyorsun, ne yapacağım
Derin: Bak, şu duvarı takip edip ağacın altındaki Bilal'ibulacaksın, kırmızı hırka giyiyor, sana sigara paketleri verecek, onları alıp kızlar lavabosuna gideceksin, ben orada seni karşılayacağım, sonra seni salacağız ürkek kuş.
Melisa: İyi de neden ben, madem belalısın, adamların vardır senin.
Aldığım nefesi sinirle havaya verdim. Melisa'nın yüzüne yaklaştım. Gözlerini benden kaçırıyordu ama ben yüzünün her zerresini inceliyordum. O an biraz sert imajım beni yanılttı ve kokusu burnuma yayıldı, şekerle karışık çilek gibi kokuyordu, yumuşayacak gibi hissettim ama kendime hakim oldum.
Derin; Çok soru sorma dedim, hocalar adamlarımı biliyor, sen yenisin, seni ilk günden aramazlar herhalde, bak, bu işi becer, sana takılmam. Okul hayatın huzurlu geçer. Yoksa karışmam, ürkek kuş.
