Basket topunu elimle kavrayıp potaya baktım ve uygun olduğunu düşündüğüm anda potaya gönderdim.
Basket!!
Derin heyecanla 'aferin bebeğime!' Diye seslice sevinince ona öpücük kondurdum ve Nur göz devirdi.
Nur: Sabahtan beridir 15 tane atıştan ancak 5-6 tane tutturdun ne bu sevinç
Bu kız yeminle sınırlarımı zorluyordu. Okul açılınca ankaraya gideceği için ve yakın arkadaşımın sevgilisi olduğu için sabrediyordum ama o da bunu biliyormuşçasına beni deniyordu sanki.
Melisa: Bi kere susup eğlenmeyi denesen
Nur yapmacık bir gülümseme atıp topu eline aldı ve hiç durmadan potaya gönderip delikten içeri tutturdu. Sonra bana dönüp zafer işareti yaptı.
Melisa: aman bravo kupa mı verelim
Derin: Hadi ama kızlar eğleniyoruz
Melisa: Eğlenceye su katmasa daha iyi olacak
Nur: Rekabet sevmiyorsan ne yapalım kızım
Melisa: Haksız rekabet sevmem canım
Melisa: Benim canım basket oynamak istemiyo daha, bisiklet süresim var
Derin: Nur bize bir dakika ver
Nur: İyi be istediğinizi yapın ben Lalemi aramaya gidiyorum
Derin yürüyerek yanıma gelip ellerini omzuma koydu.
Derin: Sabrın için teşekkür ederim güzelim
Melisa: Bak sabrediyorum sorun çıkmasın istiyorum ama cidden Nur'un derdi ne ya ne istiyo bu kız benden
Derin: Aşkım Nur işte birini sevmedi mi hayatta sevmez seninle ilgili değil onunla ilgili bir şey
Melisa: Ben de ona bayılmıyorum ama onun gibi de davranmıyorum, istemiyorum onunla çok vakit geçirmek, bütün yazı onunla geçirmeyeceğiz herhalde
Derin: Hayır sevgilim haftaya gideceğiz zaten tıpkı geçen yaz gibi
Melisa: Ya büyük hala'nın çiftliğine gidecektik değil mi
Derin: Evet canım halam seni de sordu biliyor musun geçen yaz gelen tatlı kızımı da istiyorum dedi
Melisa: Yaa sonra sen de tekrar bizim yazlığa geleceksin
Derin: Hıhım, Nurdan da uzak kalmış oluruz. Sonra zaten okul açılıyor o yüzden boşver, hem sen ondan daha olgunsun, idare et sevgilim
Melisa: Ortamı yumuşatma huyuna bayılıyorum
Derin: Hem Nur uzatırsa bu sefer ben onu uyaracağım
Derini çekip yanağına öpücük kondurdum. Sonra Nur yanımıza dönünce az öncenin aksine yüzünde güller açıyordu.
Nur: İnsan sevgilisinin sesini duyunca mutlu oluyor ya
Melisa: Yaya ne güzel insan olmuşsun iki dakikada
Nur: Bik bik bik bik çok konuşma!
Derin: Napıyomuş Lale
Nur: Otelin kulübünde arkadaşıyla içiyorlarmış
Melisa: Ne güzel, biz de haftaya gidiyoruz tatile, sen naparsın bilemeyiz artık
Nur: Nereye gene izmire değil mi
Derin: Evet sonra antalyaya
Nur: Ne var sanki ben gelemiyorum
Melisa: Aman eksik ol
Nur: Vööö
Göz devirdim tekrar. O gün bu şekilde atışmalarla bitince Derinle odasına çekildik. Yatağının üzerinde uzanıyorduk. Ben elimi üzerine atmış boynuna sokulmuştum. O da koluyla beni sarmıştı. 'Örümcek adam: Evden uzakta' izliyorduk.
Derin: Keşke ben de süper kahraman olsaydım
Melisa: Ya kim olmak isterdin
Derin: Kaptan Amerika!!
Melisa: Ay en sevmediğim kahraman
Derin pozisyonunu bozup şaşkınca bana baktı.
Derin: Ciddi misin? Bunu bilmiyordum
Melisa: Yani en sevmediğim derken pek hoşlanmıyorum ya
Derin: Ama ben çok seviyorum! Kalkanı bile var bak en baş köşemde!
Melisa: Sen zaten meraksın böyle şeylere sevgilim
Derin gülümseyip dudağıma bir öpücük kondurup geri çekildi. Gözlerime iki üç saniye baktı.
Melisa: neden öyle bakıyorsun ya
Derin: Çok güzelsin bir kez daha farkettin
Derin: Hemen de kızarırsın, ısırırım seni
Derin eğilip boynumu öptü ve tekrar bana baktı.
Derin: Isıramam ama kıyamam
Gülümsedim ve ellerini tutup ikisini de öptüm. Sonra içeriye Oktay gelip sıkıldığından dert yandı ve onun da gönlü olsun diye dışarıya bisiklet sürmeye çıktık. Derin'in 2 tane bisikleti vardı, biri bozulunca yeni almıştı. Bozuk olanı babası yaptırıp tekrar yerine koyarken Derin'in yeni aldığından haberi olmadığı için 2 tane bisikleti oluvermişti. Birini her zaman ben sürüyordum. Bacaklarımdaki yorgunluğu hissedene kadar sürmüştüm. En sevdiğim aktivitelerden birisiydi. Bir de sevgilimle sürünce daha da zevkli oluyordu...