55○

1.4K 173 2
                                    

Selam. İyi okumalar.

-

Teste bakarken sabırsızca ayağımla ritim tutuyordum. Ne hissettiğimi anlayamıyordum. Sanki çift çizgi çıkarsa stres olurmuşum gibiydi. Aynı zamanda kendimi hazır hissediyordum.

Ellerim hafif titrerken gözlerimi tavana dikip sakinleşmeyi bekledim. Sonunda yavaşça gözlerimi teste indirdiğimde gördüğüm çizgiler ile dudaklarım hafifçe aralandı.

Galiba bu anı tek yaşadığıma pişman olmuştum. Serhat ile birlikte yapmam gerektiğini düşünürken yavaşça kafamı iki yana sallayıp gülümsedim. Şuan pişmanlıkla kendimi yormak istemiyordum. Gözlerimin ucundaki çift çizgi beni bir anda enteresan bir ruh haline sokmuştu.

Serhat'a nasıl söyleyeceğimi düşünmeden önce dinlenmek istiyordum. Sakin hareketlerle toparlanıp elimdeki testi çöpe atıp atmamak için karar vermeye çalıştım. Bunu göstererek sürpriz yapabilirdim. Ama gerek olmayabilirdi.

Dudaklarımı dişleyip derin nefes aldım. Eğer konuşmayı beceremezsem testi göstermek çok iyi bir seçenek olurdu. Kararımı verip testi çantama tıktıktan sonra ilerleyip yatağa uzandım.

Sanki yeni farkına varmış gibi hızlıca atarak bedenimi sarsan kalbime hafifçe baskı uyguladım. Vücudumu ne yapacağımı bilemediğim bu duygu kavururken uyuşuk hareketlerle Serhat'ın kollarının arasına girdim.

Uykusuz olmama rağmen kocaman açılmış, tavanı izleyen gözlerimdeki parıltıyı onun yüzünde de gördüğümü hayal ettiğimde ağzım kulaklarıma varıyordu.

Sürpriz yapmayı boş verip pat diye onu yataktan itip "Hamileyim yakışıklı." demek istiyordum.

Afallamış sıfatı gözümün önünde tiyatro oynarken ellerimi yanaklarıma koyup güldüm. Böyle bir haberi içimde tutamazdım galiba. Yani somut anlamda tutardım, galiba tutuyorum. Soyut olarak, sır olarak tutamazdım.

Aklıma Kutay, Melis, Sergen, Hande sırayla gelirken hızla kafamı iki yana salladım. Kutay ağzında bakla tutamazdı. Melis kesin aptal aşık gibi Sergen'e söylerdi. Sergen de annemlere söyler ve uluslararası haber kanallarında yayınlatırdı. Hande ise Kutay'dan saklayamazdı ve ona söylersem Melis cadısına da söylemem gerekirdi. Tam bir kısır döngü!

Aslında bu fikir saçmaydı. Herkesten önce Serhat'a söylemek istiyordum. O yüzden aklımdan diğer kişileri atıp ne yapacağımı düşünmeye çalıştım. Ama kafam dağınıkken asla mantıklı şeyler düşünemiyordum. Yapabildiğim tek şey testteki çift çizgiyi düşünüp mutlu eşekler gibi sırıtmaktı.

Parmaklarımla oynayıp içimden "Bu duyguyu tek başıma yaşamam bencillik. Ona da söylemeliyim."diye geçirip kendi kendimi onayladıktan sonra onu uyandırmak için girişimde bulunmadan önce durup kafamı iki yana salladım. Bahane arıyordum. Uyandığı gibi şak diye söylemeyecektim ama galiba fazla dayanamazdım.

Durgunca gözlerimi tavana dikip ne düşündüğümü bilmeden düşünmeye başladım. Birkaç saniye içinde gözümün önünden geçen kesik hayallerle tekrar gülümsedim.

Dakikalarca heyecandan göğüs kafesime baskı yapan kalbimi yavaşlatmaya çalışıp gülüşümü durduramadan göğsümün üzerindeki ince parmaklarımı karnıma indirdim.

Dudaklarımı birbirine bastırıp parmaklarımı karnımda gezdirip yutkundum. Sıcacık hissederken donuk yüzüme gülümsemem yayıldı. Karnımdaki ellerimden birini çekip Serhat'ın üzerine attım. Sanki ikisi birbirlerine sarılıyormuş gibi hissettirdi.

Huzurla gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım. Yoksa fazla beklemeden Serhat'a yüreğimde taşıdığım bu minik sırrı söyleyecektim.

-

Uzun ara vermiştim. Bu bölümü kısa da olsa yazıp özlem gidermek istedim.

Devam edeceğim.

ARKADAŞ +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin