BÖLÜM 20 "RUH-U ŞİFA-İ ANKA"

2.1K 162 166
                                    

Yazar'dan;

" Ha unutmadan bir daha Esma'yı değil rahatsız etmek , onun üzerine gölgen düşse sana yemin olsun ölümün ellerimden olur."

Dedi Yavuz tükürürcesine ve Esmayı da peşinden sürükleyerek ,sinirden yeri titreten adımları ile hızla uzaklaşmaya başladı.

Öyle öfkeliydi ki ne avucunun içinde yer edinen elin ne de sinirden o eli sıkıp , tek göz yaşına canını vereceği kadının canını yaktığının farkında değildi.

Tüm istediği Esma'yı biran önce o adamın gözlerinden uzaklaştırmaktı. Onu yiyecek gibi gibi bakan Enes'in farkında olmadan.

Enes bir süre Yavuz'un , Esma'nın elinden tutarak onu çekiştirmesini izledi sinirli gözlerle.

Daha sonra o gözler karşısında ki kaşı kanayan adama yöneldi.

Öyle korkunçtu ki bakışları , gözlerinden alev çıksa kimse şaşırmazdı.

Enes , sağ elini önünde ki adama doğru salladı. Yüzüne neşeden uzak bir sırıtış kondudarak üzerine yürüdü.

"Demek sen benim kardeşimi rahatsız ettin."

Kendinden uzaklaşan adama doğru bir kaç adım daha attı.

"Üstelik bu ilk değildi..."

Karşısında ki adamın korku dolu gözleri Enes 'in yumruk halini alan iki eline , oradan da gelişmiş kaslarına değdi.

Gözleri korkuyla titredi ve yardım istercesine Mustafa'ya baktı.

Mustafa'nın gözlerinde ise öz be öz kuzenine acıyan bir ifade vardı.

Bunu çoktan hak ettiğinin farkında idi ancak Enes'in eline kim düşerse düşsün onu mahvedeceğine emin olduğundan engel olmaya karar verdi.

Ve hiç düşünmeden Enes ile kuzeninin arasına girip , Enes'i omuzlarından itti.

"Enes bırak . Buna sen bir kere vursan yarısı boşa gider. Bırak Allah'tan bulsun ne bulacaksa. Senin elin kirlenmesin."

Dedi ve arkasına dönerek kuzenine bir bakış attı.

"Hem Yavuz dersini iyi verdi. Bu seferde , diğer seferde."

Enes bir Mustafa'ya bir de korkudan yaprak misali titreyen adama baktı.

Bir hamlede Mustafa'yı kenara itip okkalı bir tokadı Hakan'ın yüzü ile buluşturdu.

Onun savrulan başına bakıp ,

"Can dostumla kan bağın olsa da bundan mahrum kalmana gönlüm el vermedi."

Dedi gülerek. Üzerine doğru yürüdü ve sırıtarak ,

"Umarım bu kez anlamanın gerekeni o kalın kafana sokmuşsundur.Ha eğer yok diyorsan o zaman yapacaklarıma Mustafa dahi engel olamaz ve o olacaklardan ben sorumlu olmam."

Dedi ve Hakan'ın sırtına hızla bir kaç kez vurdu ve omuzunu kemiklerini kıracakmışcasına sıkarken ,

"Anlatabildim mi koçum?"

Diye sordu.
Karşısında ki adamın korkudan titreyen göz kapaklarını bir kaç kez yumup kapamasını zevkle izledi ve ardından onu savururcasına bırakarak Yavuz'un kaldığı lojmanlara doğru attı adımlarını.

~Aynı Zamanlarda Esma ve Yavuz ~

Yavuz'un öfkesi her saniye dinmek yerine daha da artarken , Esma onun öfkesinden korkmuş ve çareyi sessizce onun gittiği yere gitmekte bulmuştu.

UZLETWhere stories live. Discover now