TWØ FÂČE [K.J/K.T]

Двадцать вторая глава

*
Учитесь прощать,
Никто не идеален!
*

"Madem hastaneden çıktın bunu kutlayalım değil mi?"  Namjoon güler yüzüyle konuştuğunda gözlerimi devirmiştim.

"Aynı şeyleri neden yoongi içinde yapmadınız tanrı aşkına? Ne özelliğim var benim?" Saçlarımı savuran rüzgâr ile Hala vazgeçirmeye çalışıyordum onu. Hastaneden çıktığımdan beri namjoon sürekli beni bir yerlere davet ediyor ve bunu kutlamamız gerektiğini söylüyordu. Bu saçmalıktan bıkan tek kişinin ben olması ise işimi dahada zorlaştırıyordu.

"Yapma jennie. Sen bizim kız kardeşimiz gibisin. Gelde bir bara gidip kutlayalım bunu. Hem senin içinde değişiklik olur. Ş-şey ji-hyo'yu da getirirsin değil mi?" Elini ensesine atarak konuşan yoongi'nin niyetini ise daha yeni anlamıştım. Onun tek isteği ji-hyo'yu görmekti.

"Seviyorsan neden sevgili olmuyorsunuz ki? Üstelik bence ji-hyo'da senden hoşlanıyor yoongi-sshi."

"GERÇEKTEN Mİ? Yani,öyle mi dersin? Konuşayım mı gerçekten?"

Sorusuna cevap vermek yerine kafamı bir aşağı bir yukarı sallayarak olumlamıştım onu. Cidden zamanında bana işkencelerin alasını eden bu adam mıydı? Aşkından kör olmuştu resmen.

"Daha iyi misin?" Kısık,kalın ve derin sesiyle konuşan kişi ise kalbimi çarpıtmaya başlamıştı bile. Cidden tek bir sorusuyla bile bu hale geliyorsam ileride ne olacaktı?

"Evet,sayende." Gülümseyerek ona baktığımda onunda bana gülümsediğini görmüştüm.

"Bu kadar yeter çifte kumrular. Tae istersen jennie'yi evine götür hazırlansın ve ji-hyo'ya haber versin. Bizde gidip hazırlanmaya başlayalım."

Hoseok sigarasını yere atarak konuştuğunda hepimiz ona onay veren bir takım sesler çıkarmış ve ayaklanmıştık. Aklıma gelen şey ile uzun zamandır gitmek istediğim clup'tan bahsetmeye başlamıştım hızlıca.

"Hey! Durun. Benim gitmek istediğim bir clup var. Oraya gitmeye ne dersiniz?"

"Adı ne? Belki biliyoruzdur." Merakla konuşan namjoon aklıma bir soru düşürdüğünde hiç duraksamadan cevaplamıştım onu.

"Dance monkey clup. Gidenlerin söylediğine göre orada bir dansçı varmış. Kadın yaş olarak ileri olsa bile gerçekten çok güzel danslar yapıyormuş. Oraya gidelim lütfen~"

Ben tatlı bir şekilde bakarak ellerimi çenemin altında birleştirmiş öylece dururken hepsinin birden yüzü düşmüş ve henüz ayağa kalkmış seok-jin'e bakmışlardı. Seok-jin ise,
O iyi değildi. Ellerini cebine koymuş ve yüzünde daha önce hiç görmediğim o bakışı yerleştirmiş bana bakıyordu.