TWØ FÂČE [K.J/K.T]

глава восьмая

Yazar note: Berbat, saçma, iğrenç ve aşşşşırı cringe bir bölüm lütfen okurken gözlerinize tencere kapağı yerleştirin...

TAEHYUNG P.O.V
Gözlerim, bir Elime aldığım çakıya bir de kandan görülmeyen bileğimdeydi. Kafamda olan düşünceleri es geçemiyordum. Jennie'ye yaptıklarım çıkmıyordu aklımdan. Boğazındaki izlerim,ellerimin içinde çırpınışı,benden kurtulmaya çalışması,gücünün yavaşça tükenmesi,ne yaparsam yapayım hala dostuz demesi ve bana güvenmesi çıkmıyordu beynimden. Aslında ilk değildi bu. Daha önce bu krizim yüzünden zarar vermediğim kişi kalmıyordu. Onlara açtığım yaraları silemiyordum belki ama her birine yaptıklarım yüzünden kendime de acı çektiriyordum. Bazen her zaman gittiğim mekana gidip ji-yeon'a adam tutmasını söylüyor ve onlara kendimi dövdürüyordum fakat sonra psikopat gibi  'beni dövmeye nasıl cüret edersiniz?!' misali onlara yapmadığım işkence kalmıyordu.Bazen büyük bir beyzbol sopasıyla bacaklarıma çok sert şekilde vuruyor,bazense bu şekilde bileklerimi kesiyordum. En sevdiğim yöntem bilek kesme işlemiydi. Bileğimi keserken öyle bir acı yaşıyordum ki hem bunu engellemek istiyor ve acıdan kıvranıyor hem de bu acıyı sonsuza dek yaşamak için her şeyi verebilecek gibi hissediyordum. (Yazar deneyimi sksksksksk)

Son çiziğide attıktan sonra kolumda bıraktığım izlere baktım.Güzel olmuştu.Çakıyı gizlediğim yere koyup kollarımı yıkamaya başladım.Yaz ayında olmamıza rağmen kollarım görünmesin diye sürekli uzun kollu giyiyordum.İşimi bitirdiğimde kilitlediğim banyo kapısını sessizce açmıştım.Gecenin bilmem kaçıydı herkesin uyuduğuna emindim ve kimseyi uyandırmak istemiyordum.Özellikle joon hyung'u.O fazla zekiydi ve benim bu havada asla uzun kollu giymeyeceğimi biliyordu.Büyük ihtimalle fark ederdi.

İçimden kimseye yakalanmamak için binlerce kez dua ederken kapının önünde jimin'in sesini duymam ayaklarımı ters yöne çevirmeme sebep olmuştu.

"Sana inanamıyorum gerçekten jungkook.Bana bunu nasıl yapabilirsin?"

"Fazla büyütüyorsun jimin."

Cidden bu ikili her boka kavga ediyordu.Fakat başkaları kavgalarına karıştığı zaman o kişiye demediklerini bırakmıyor üstüne bir anda barışıveriyorlardı.Biz de bu ikisini barıştırmak için sürekli kavgalarına dahil olurduk.Tabii yoongi hyung hariç.O sevmiyordu böyle ilişkileri.Genelde çok sinirli olsa bile benim gözümde fazla tatlıydı.Jimin ile karakterleri yer değiştirmiş gibiydi sanki.
(Şimdi yazacağım sözleri ben değil king rm söylüyor bide bazı sözleri değiştirdim kitaba uysun diye bilginize arkidişler)
Çoğu kişi yoongi hyung'un grubun en sinirli üyesi olduğunu düşünüyor ama o grup içinde daha çok çocuk gibi davranıyor.sadece küfür etmek doğasında var.Jimin ise tam tersi,bir bebek gibi görünüyor ama içinde çok olgun ve büyükbaba gibi.
Tabi jungkook'un yanında olduğu zamanları saymıyorum çünkü bu ikisi resmen sugardaddy ilişkisi yaşıyor kkkkk.

"Jimin alt tarafı çikolata almayı unuttum ne diye bu kadar atar yaptın? Sinirleniyorum."

"Benim canım çikolata istediğinde sen gidip almayacaksan eğer ne yapayım ben seni?"

"Cidden mi? Beni sırf sana çikolata aldığım için mi seviyorsun? Almazsam benden ayrılacak mısın?"

"Evet ayrılacağım!"

Sanırım burada durumlar sandığımdan daha vahimdi.Resmen bir çikolata için kavga ediyorlardı.Tanrım....Ne ile sınıyorsun sen beni? Olaya el atmazsam cidden kötü şeyler olacaktı.