four

8K 556 115
                                    

Genç kız evin giriş kapısını açmak için çantasındaki anahtarı çıkartmış kilit yuvasına sokup kapıyı açmıştı. Kendi odasından endişeli biçimde çıkan JungKook'un saçları bir hayli dağınık giydiği gömleğin ilk 3 düğmesi açık ve göz kapakları pembemsiydi. Hızla kızın yanına koşmuş ve sıkı kollarını onun bedenine sarmış kafasını ise kızın omuz ile boynun arasına koymuştu. Kız hiç bir şekilde kolunu kaldırıp onun omzuna vesaire koymamıştı. Odun gibi durmuş hareket etmemişti.

"Lütfen sende sarıl lütfen"

Sesi o kadar naif ve yumuşak çıkmıştı ki bu isteğine kimse hayır diyemezdi. Kızın sevgisiz kalbi bile. Kollarını kaldırıp onun omuzlarına koymuştu pek istemesede. JungKook ise gözlerini kapatmış anın tadını çıkarmaya odaklamıştı kendini. Belkide 10 dakikadır bu konumdalardı fakat hâlâ bırakmak istemiyor gibiydi JungKook. Çünkü onu çok merak etmişti. JungKook'un gözünden bir kaç yaş düşmüştü. Kalbi ise hiç olmadığı kadar sesli atıyordu. Endişelenmişti. Kızı kendinden uzaklaştırıp konuştu ;

"Seni ne kadar merak ettim haberin var mı? Ne kadar endişelenip korktuğumdan?"
Kız oğlanın bu tavırlarına çok şaşırmıştı. Yani ona birşey olmasından korkuyor muydu?

"N-neden?"

"Kaç kez aradım Kaç kez mesaj attım görüldü attın sadece. Sen-"

Oğlan daha çok konuşmak istiyordu durdurdu kendini. Yapamazdı. Kendisini kocası olarak görmeyen bir kıza daha ne açıklayacaktı?

Kız daha fazla konuşmak istememişti. Şu an bu konu hakkında konuşup ona umut vermek istememişti. Biliyordu yapamazdı sevgi bulunmayan bir kalbi nasıl yeşertebilirdi ki?

YooJung'un Anlatımından

Odama girip kapıyı kapatıp kendimi yatağa atmıştım. Neydi bu? Tamam kabul ediyorum kaba davranıyorum ona karşı fakat bu neyin nesiydi?

Bu kadar korkutmuş muydum cidden onu? Tabi hiç haber vermedim. Doğladır merak etmesi. Sonuçta aynı evi paylaşıyoruz...

Üstüme beyaz salaş bir t-shirt altıma siyah bol bir eşofman giymiştim. Banyoya girip elimi yüzümü yıkadım. Bu gün soru sayımı arttırmak zorundaydım ve JungKook'tan almam gereken bir kaç test vardı.

Adımlarımı JungKook'un odasına yönlendirdim. Pek girmediğim odasına. Kapıyı tıklatıp içeri girdim. Ama uyuyordu. Yüzünden belliydi yorgundu. Yattığı yere doğru ilerledim. İstem dışı ayaklarım onun yattığı yatağa ilerliyordu. Yüzüne hiç bu kadar ayrıntılı bakmamıştım. Gururumdan bakamamıştım. Saçları, gözleri, dudakları çok dikkat çekiciydi. Dokunmak istiyordum şu an. Zaten uyuyor dokunsam bilmezdi değil mi?

Elimi yavaşça yüzüne koydum. Baş parmağımı hafifçe oynatmıştım. O cidden yakışıklı biriydi. Beni haketmeyen düşünceli biriydi. Yüzü kadar kalbide hoştu ama ben yoktum orada. Olamazdım. Hayatına engel oluyordum. Sevdiği kadın ile evlenip çocuk çoluğa karışmak istiyordu belkide. Berbat etmiştim hayallerini. İstemezdim onun bu durumda olmasını. Elim tenindeki sıcaklığı daha iyi anlamıştım. Olması gereken sıcaklıkta değildi teni.

Elimi hızla anlına getirmiştim. Soğuk soğuk terliyor ve anlı olduğyndan daha sıcaktı. Doğruldum ve onu uyandırmalıydım. Elimi koluna koyup biraz salladım.

"JungKook uyanmalısın"

Gözlerini zorda olsa açmıştı ve bana bakmıştı. Halsiz ve solgun bir bakıştı bu. Elimi anlına koymuştum.

"Acele etmelisin ateşin var"

Koyduğum elimi yanağına getirerek tutmuş gözlerini kapamıştı. Elimi kendi eli kavramıştı. nE? Neden böyle tuhaf hissetmiştim ki kedimi? Elimi çekip doğrulmasını sağlamıştım.

"H-hadi JungKook ateşin var diyorum"

JungKook başını tutarak ;

"Başım dönüyor YooJung"

"Soğuk duş alırsan iyi gelebilir JungKook"

Ayağa kalkmaya çalışıyordu. Sendeleyerek zor da olsa kalkabilmişti. Fakat adım atarken düşecek gibi olmuştu büyük cüssesi. Hemen kolunu boynuma atmıştım. Elimi ise belime koyarak destek almasını sağlamıştım. Şu an ona kaba davranıp kalbini kırmayacaktım. Hasta olmuştu belkide benim yüzümden olmuştu.

Ona yardım ederek banyoya sokmuştum zor da olsa. Onu tek bırakırsam kayıp düşebilirdi. Onu kapağı kapalı olan klozete oturtmuştum onu.

"Burda otur biraz suyu ayarlayınca girersin küvete"

Kafasını sallamıştı sadece. Hızla soğuk suyu açmıştım. Soğuk sunun etkisi fazla olması gerektiği için sıcak suyu kapatıp geriye kalan küvetteki boşluğa soğuk suyu doldurdum. Su gayet soğuktu istediğim gibi.

"Su hazır ben çıkayım sen-"

"Kal"

Dediği anda üstündeki t-shirt'ü çıkarmış ve bana odaklanmıştı.

"Daha fazla soyunmam kal burda"

Kafamı sallamakla yetinmiştim. Gözüm ister istemez karnına ve göğüslerine gitmişti. İster istemez!
Yerinden kalkıp 1 adım atmış ve elini duvara koymuştu. Aynı şekilde kolunu omzuma atıp tutmuştum çıplak bedenini. Bir ayağını suya sokmuş ve tüylerdi diken diken olmuştu. Gözlerime bakmıştı sanki 'girmesem suya' dercesine.

"Hayır JungKook iyi olmak istiyorsan girmen gerek"

Diğer ayağını atıp yavaşça kırmıştı dizlerini. Vücudunun bir kısmı girmişken titrer gibiydi. Elimi iki eliyle tutup yanağına koymuştu tekrardan. Neden böyle yapıyordu? Gözlerini yummuş sık nefesler alıyordu. Elleri ıslak olduğundan benim elimde ıslanmıştı. Neden böyle hissediyorum? Vücudum niye bu kadar rahat? Neden?

Gözleri gözlerimi bulunca dudaklarını aralayıp titrek bir şekilde  konuştu ;

"Çok üşüyorum"

"Normaldir rahatlarsın birazdan"

Kafasını sallamıştı aynı şekilde. Ona böyle ilgi göstermem doğal mı bilmiyorum ama şu an durumu iyi değildi. 15 dakika boyunca böyle kalmıştı. Odasına götürmüştüm kıyafetlerini giymesi için kapının önünde bekliyordum. Kapıyı tıklatıp ;

"Giyindin mi?"

"Gelebilirsin"

Kapıyı açıp girdim. Giyinmişti. Altına siyah eşofman üzerine beyaz salaş bir t-shirt giymişti. Aynı görünüyorduk nerdeyse.

"Nasıl hissediyorsun?"

"Sayende çok daha iyiyim. Çok teşekkür ederim"

Mutlu gibiydi.

"Aç mısın?"

Ne diyorsun YooJung? Ne diyorsun kızım sen?

"A-aslında evet"

"Tamam o zaman ddeokbokki yapayım"

Kaşları havalanmış büyük ihtimalle çok şaşırmıştı bu hallerime. Ben bile şaşırmışken ondan şaşırmamasını bekleyemezdim...

Oylar nerde bayburğt

Bizim karı delirmese bari🤭 ne tuhaf hareketler anam😶

Heart Teacher ✦ Jeon JungKookTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon