on dokuz

13.1K 698 236
                                    

Darw Krock.

SON DAKİKA !
Tüm dünya, Las vegasta, hollanda asıllı, büyük kumarhaneler zinciri sahibinin, tahtını, en gözde veliahtım dediği oğluna bırakacağı partiye odaklanmış durumda.
Bir çok milyonerin de katılmasıyla gerçekleşecek gece de, Polis ekipleri her ne kadar önlem almaya çalıştıysa da, hatrı sayılır bağlantılarını kullanarak onları saf dışı bıraktıkları gelen bilgiler arasında. Fransa da kutlanan deliler bayramından esinlenerek, düzenleneceği önceden belirtilen büyük kutlama sırasında, yasalara aykırı bir çok etkinliğin düzenleneceği aşikar.

***

Genç adam hızlı adımlarla, hatta neredeyse koşarak, evinden çıkıp arabasına atladı. Direkt gaza basarak yola koyulmuş olması, korumaların peşini bırakması için yeterli değildi. Şimdi onlara kafa yoracak hali yoktu. Bir türlü istediği kadar hızlı gitmeyen arabanın direksiyonuna sert bir yumruk attı.
Oysa son sürat giden arabanın tekerlekleri aşırı sürtünme yüzünden, yüksek kalite de olmalarına rağmen aşınmışlardı. neredeyse kıvılcımlar çıkacaktı. Farkında değildi. Kafasında milyonlarca ses yankılanıyordu, neredeyse delirecekti. Deli gibi çarpan kalbi, sevgilisini iyi bir halde görmeden rahatlamayacaktı.
Yanlızca bir günlüğüne yanından ayrılmak zorunda kalmıştı. Telefonda konuşurken, kadının çığlığı ve kapanan telefon sonrası, darw zangır zangır titreyen bedeninin kontrolünü kaybetmişti.

Sonunda vardığı binanın önüne arabayı rastgele park etti. bindiği, hızla inip kapıdan içeri daldı. İyi değildi. İyi hissetmiyordu. Gözleri sürekli odağını kaybediyor, beyninde dönüp duran, kan dondurucu sahnelerin, gerçekleşmiş olma ihtimali yüzünden, her an düşüp bayılacak gibi hissediyordu.

Asansöre binmek, aklının ucundan dahi geçmemişti. Soluk soluğa merdivenleri tırmanıp, yedinci katta ki aşinası olduğu kapıya vardığında ve hafif aralık olduğunu gördüğünde nefesini tuttu. Bedeni bir an sert bir şekide titredi. Yıllardır adını anmadığı tanrıya seslendi. Onu almış olmasına dayanamazdı.

İçeri girdi. Her daim huzur kokan evde rahatsız edici bir hava vardı. Kan kokuyordu buram buram.. yumruklarını sıktı. Korktuğu başına gelmek üzereydi.

Gözleri hızlıca ortalığı taradı. Salon dağılmıştı. Beraber boyadıkları duvarlar, seçtikleri mobilyalar, kitaplık, Ella'nın sonsuz bir sevgi beslediği, koca melek bibloları.. Her şey paramparçaydı. Ağırlaşmış bacaklarını, yatak odasına doğru yönlendirdiğinde, kapalı kapının kolunu indiremedi bir an. Karşılaşacağı manzaradan sonra ne yapacağını bilmiyordu. Zilyon soru dönüyordu beyninde. Bedeni şoka girmiş, hareket etmeyi reddediyordu.

Kapıyı açıp, içeri girdi. Göz kapakları sımsıkı yumuluydu. Bu odadaydı, hissediyordu. Derin bir nefes aldı. Kokusu ciğerlerine değdiğinde gözlerini açmaya cesaret edecek gücü buldu. Fakat tam da o an hiç açmamış olmayı diledi..

Kadın, çırılçıplak sallanıyordu, tavana asılı bir ipin ucunda. Gövdesinden yediği kurşunlar yüzünden akan kan, yerde birikmişti. Belkide, tek damla kan kalmamıştı vücudunda. Esmer teni bembeyazdı.

Ağzını açıp adını seslenmeye yeltendi.
Evet ! Adını seslenirse, Ella birden canlanıp kollarına koşardı. Fakat sesini bulamadı.
Kadın öylece sallanıyordu ağır ağır.. Beyninde başlayan çınlama kulaklarına değin varıp, dayanılmaz bir acı verdiğinde bile, ağzından tek bir ses çıkmadı.
Pelte kıvamı almış bedenini zorladı. Yürümek için. Başardıda. Daha fazla asılı kalmamalıydı, hamile sevgilisi.

İpten kurtardığı kadına kollarını dolayıp yere oturdu. Ağzından anlamsız sesler çıkıyor, elleri durmadan kadının yüzünde, saçlarında geziyordu. Ayaklarına yerde birikmiş kanlar bulanmıştı, fakat bunu algılayacak kadar ayık değildi zihni.

Uzak Dur [bxb]Where stories live. Discover now