22

7.2K 157 64
                                    

Bölümler düzenlenmiştir.

Selamlar efendiiiim selamlarr. Naber yav? Napıyonuz? Bende iyiyim, tşk.

Uzun zaman oldu, sadece birkaç gün. Biraz kendimi toparladım boktan şeyler oldu. Neyseki hala buradayım. Şuan saat sabah 4 ve garip şekilde kendi kendime sabahın 4ünde uyandım. Sonra dedim bölüm yazayım. Çok uykum var, ama hadi bakalım.

İyi okumalar beynilerim!

Elimdeki telefona bakarken koca salonda yürümeye devam ettim. Sosyal medya hesaplarımı kontrol ediyordum. Bunu uzun zamandır yapmamıştım. Tüm aile toplandıktan sonra geceye doğru herkes dağılmış, sadece annem ve babam kalmıştı. Bende onlara tüm olan biteni anlattım. Annem kaçırıldığımı duyduğunda bayılacak gibi olsada sağ sağlim evlerine dönmüşlerdi.

"Yatağa." Koltuğa oturacağım sırada Burak'ın sesiyle durdum.

"Peki." Koltukla daha temas bile kuramamışken merdivenlere yöneldim. Burak merdivenin 3. basamağında durmuş beni bekliyordu. Yukarı çıktığımızda koridorda yatak odasına ilerledik. Burak kapıyı açıp beni beklemeden içeriye girdiğinde derin bir nefes aldım. Tamam, buna zaten alışıksın Ezgi Koç, mızmızlanma. Odaya girip valizimi açtım ve içinden pijamalarımı çıkardım. Daha sonra dağınık valizi kapattım ve çömeldiğim yerden kalkıp odadaki banyoya adımladım. Banyonun kapısını açtım ve içeri girip ardımdan kilitledim. Yüzümdeki hafif makyajı çıkardıktan sonra pijamalarımı giydim. Dişlerimi de fırçalayıp banyodan çıktım.

Burak odada değildi. Fırsattan istifade valizimi giyinme odasına taşımaya çalıştım. Sadece çalıştım. Çünkü çok ağırdı ve bu aptal valizin tekerlekleri yoktu!

"Lanet olsun! Hadii!" Biraz daha çabalarsam belim çıkacakmış gibiydi. Valizi yere yatırıp içini açtım. Birkaç parça kıyafeti alıp yerden kalktım ve düşürmeden giyinme odasına doğru ilerledim. Elimdeki kıyafetlerin bazılarını askıya bazılarını da katlayıp raflara koydum. Daha sonra odaya tekrar girdim. Valizin yanına çömelip birkaç parça kıyafet daha aldım. Bu sırada odaya kaslının biri geldi.

"N'apıyorsun?" Dediğinde elimdeki kıyafetlere baktım.

"Kıyafetleri giyinme odasına götürüyordum."

"Yarın birlikte yaparız, şimdi uyuyalım." Birlikte yaparız mı dedi o?

"Tamam." Dedim. Burak'tan önce yatağa girdim ve üstümü örtmeye çalıştım. Burak da geldiğinde elindeki kumandadan ışığı kapattıktan sonra ikimizin de üstünü güzelce örttü.

"İyi geceler Burak."

"Uyu hadi." Gelen emir (?) ile kapanan gözlerimi serbest bıraktım.

-

"Bu da sonuncu." Dedim ellerimi belime koyarken. Burak derin bir nefes aldı ve kendini koltuğa bıraktı. Yaklaşık 3 saat süren çalışmaların ardından giyinme odasına tüm eşyalarımızı (kıyafet, ayakkabı, yüzük, kolye, bilezik falan felan) düzenli bir biçimde yerleştirmiştik. Burak'ın oturduğu koltuğa ilerledim ve kalkmasına yardım etme amacıyla ellerimi ona uzattım.

"Birazdan kendim kalkacağım." Birkaç dakika sessizliğin ardından Burak kalkarken konuştum.

"Bugün şirkete gidiyorsun değil mi?"

"Öyle bir planım yoktu." Dedi omuz silkerek.

"Gidelim, hem sende tüm kadın çalışanlarına hamile olduğumu söylersin." Sırıtıp başını iki yana salladı.

"Bunu öğrenmeleri benim için hiç iyi olmaz." Sırtına geçirdiğim elim acıyla inlememe sebep olmuştu. Taş gibi adama neden vurmaya çalışıyorsam. Diğer elimle elimi tuttum ve çaktırmadan ellerimi arkada bağladım.

Bad At Love [Z.M]Where stories live. Discover now