6-Kaçmak çözüm müdür?

132 13 0
                                    

iyi okumalar❤️
....

Müdürün odasına inerken kafam beni neden çağırmış olabileceğiyle meşguldü. Bir sorun olmadığına emindim. Merakım arttıkça adımlarımı hızlandırdım.  

Odasına geldiğimde kapıyı tıklattım ve içeriden 'gir' sesinin gelmesini bekledim. Hiçbir ses gelmedi ama ben girmem gerektiğini hissettiğim için kapıyı araladım. Aralıktan bakınca müdürün yüzündeki oldukça ciddi ifadeyi görmem gerilmeme sebep oldu. Kesinlikle bir sorun vardı. Ama yanlış hiçbir şey yapmadığımdan emindim?  

Kafasını uğraştığı evraklardan kaldırarak bana baktı ve nefesini dışarı vererek otoriter bir tonda konuştu.  

"Gel bakalım Luhan. Lütfen otur."  

Hiçbir ses çıkarmadan oturdum. Odayı nefes alış verişlerimiz doldurduğunda müdür artık konuşması gerektiğini anlamış gibiydi. Ellerini masanın üzerinde birleştirerek sorguya çekiliyormuşum gibi bir atmosfer yaratmayı başarmıştı.  

"Luhan öncelikle seninle çok ciddi bir mesele hakkında konuşmak istiyorum. Açıkçası bugün duyduklarım oldukça canımı sıktı."  

Canını sıkacak ne yapmış olabilirdim ki?  

"Biliyorsun. Tüm hocaların seni çok seviyor."   Gerçekten mi? Palavra. Kimsenin seni sevdiği yok. Sadece başarından dolayı saygı duymaya mecbur kalıyorlar.  

İç sesimin bu durumlarda konuşmaya başlaması tüm dikkatimi dağıtıyordu. Ama ne diyebilirdim ki? Gerçeklerin beynimde yankı yapmasına engel olamazdım ya.  

"Okulumuz için hep gurur kaynağı oldun. En başarılı öğrencilerimizdensin."  

En başarılı öğrencilerden demek. Eskiden en başarılısıydın. Eğer birinciliğini Sehun'a kaptırmasaydın...

Bak, şimdi onlar sınıfına girdin. 'En' değil.   Gülümsedim. "Çok teşekkürler hocam."  

"Şu ana kadar bizi hiç hayal kırıklığına uğratmadın. Ama bugün duyduğum, daha doğrusu gördüğüm şeyi senden hiç beklemezdim. Ben seni sadece dersler alanında değil, kişilik alanında da örnek bir öğrenci olarak görüyordum. Ne yazık ki beni hayal kırıklığına uğrattın."  

Yüzüme hücum eden kanı iliklerimde hissediyordum. Kalbimin sesinin dışarıdan duyulmaması için dua ettim.  

"Öğrencilerin özel hayatları bizi alakadar etmez. Ama bugün gördüğüm başka bir arkadaşının özel hayatını istismar ettiği için ben müdahale etmek durumunda kalıyorum."   "Hocam kusura bakmayın ama neden bahsettiğinizi anlayamadım?"  

"Sosyal medya hesabında paylaştığın fotoğraftan bahsediyorum. Arkadaşın fotoğraftan çok rahatsız olmuş ve sana bunu söylediğinde fotoğrafı kaldırmayı ısrarla reddettmişsin. Hatta canımı en çok sıkan, onu bu fotoğrafla tehdit etmiş olman. Açıkçası başta böyle bir şey yapma ihtimalin olduğuna imkan vermedim ama sonra kendi gözlerimle görünce...

Bak normalde başka bir öğrenci olsa direkt disipline verirdim. Ama seni tanıdığım için bunu sadece yaşadığın geçiş dönemine veriyorum ve ailene bu durumu bildirmek dışında bir şey yapmayacağım. Yalnız fotoğrafı hemen şimdi kaldıracaksın. Aksi takdirde-"  

"Hocam. Kusura bakmayın ama neden bahsettiğiniz hakkında hiçbir fikrim yok. Söz konusu fotoğrafın ne olduğunu da anlamadım."  

"Kendi paylaştığın fotoğrafı bilmiyor musun Luhan? Bak, hemen şimdi kaldırırsan bunu unuturuz. Ama bu şekilde anlamamazlığa vermeye devam edersen olay çok başka yerlere gider."  

SATRANÇ/HUNHAN Where stories live. Discover now