13. parça "Mecburiyetten"

915 50 6
                                    

-Nükleer başlıklı kız - Eğer istersen

..

Kai elini Jaleen'in beline koydu.

"Korkmana gerek yok. Sen kurtulcaksın..."

Jaleen aniden ona baktı. "Ya sen?"

"Senin için yaşamamın bir önemi yoksa, benim için zaten yok. Bütün günahlarımı sırtımda taşımam gerek. Bu yolculuğa hazırım."

"S..saçmalama... Sen kapıya yakınsın, önce sen çık. Ben senden hafifim nasılsa.. S..sonra--"

"Jaleen bunu tartışmicaz!!!"

"Evet şimdi hemen dışarı çıkıyosun!!!"

Biraz hareketlendiklerinde araba sarsıldı. Jaleen zaten Kai'ye yakın olduğu için, korkudan ellerini onun boynuna sarıp, yüzünü onun boynuna gömmüştü. Kai ne yapacağını bilemeden kalakaldı... Gözlerini kapatıp kalplerinin birbirine bu kadar yakın, bu kadar hızlı çarpmasını dinledi. İkisi de birbirini sıkıca sarmış, birbirilerine kaybetmekten delicesine korkuyorlardı. Jaleen başını hafifçe kaldırdığında Kai ona baktı.

"Birlikte..."

Jaleen başını salladı. "Birlikte..."

Kai kapıya bakmadan kolu buldu ve kapıyı açtı. Sırtı kapıya dönüktü, Jaleen'i tek koluyla sıkıca sardı. Arkasını kontrol etti ve kapıya tutunup kendisini ve Jaleen'i hızlı bir şekilde dışarı çekti, ikisi birlikte sertçe yere düştüler. Jaleen çıkmak için arabayı itmişti, araba daha fazla dayanamayıp aşağı uçtu. Yerdeki tozlar kalktığından ikisi de öksürüp duruyordu. Kai Jaleen'e bakıp yere uzandı ve kollarını tamamen açtı. Jaleen ceplerini yokladı ve ayağa kalktı.

"Telefonum! Telefonum yok! Gitti... Bittim ben... Nasıl döncez burdan???" Kai'ye baktı. "Maşallah kendini serin sulara atmış gibi rahatsın."

"Dert etmeee.. Annenle görüşüp durumu anlattım."

"Ha iyi..... NE?! Ne ne nasıl anneme neyi anlattın seni salak?!"

Kai doğrulup ayağa kalktı. "Sınıftan bi arkadaşın olduğumu, bu zor günlerinde sana yardımcı ve destek olmak için seni bu gece bir konsere götürceğimi anlattım.. İkna etmesi baya zordu..." Kai yürümeye başladı, Jaleen peşinden gidiyordu.

"Aklını iyi şeylere kullansan iyi çocuksun aslında."

"Gerçekten mi?"

"Hayır, lafın gelişiydi."

Kai hiç tempo kaybetmeden yürüyordu. Jaleen arkasından sürükleniyor, sürekli söyleniyordu. Kai orman yoluna geldiklerinde dönüp Jaleen'in yanına gitti ve aniden kucağına aldı.

"HEY!! Bırak beni çabuk. Şu yola girmemiz gerek, unuttun mu?"

"Eve gitmiyoruz ufaklık." Jaleen ne kadar tepinse de Kai onu çoktan ormandaki kulübesine götürmüştü. İçeride yere bıraktığında belini tuttu.

"Sen kendine hafif mi diyorsun?"

"Sen güçsüzsün! Gidiyorum." Jaleen kapıya gidip açtı ve başını uzattığında her yerin ne kadar karanlık olduğunu farketti, kurt seslerini duydu. İçeri girip kapıyı örttü. Sessizce yatağa oturdu.

Kai mini buzdolabından çikolata kavanozu çıkardı ve açtığı ekmeğe bolca sürdü. Onu Jaleen'e uzattı, o almayınca zorla elini açtı ve yerleştirdi. Gidip ısıtıcıyı açtı, ortam kısa süre içinde sıcacık olmuştu. Jaleen'e yaklaşıp onun üstündeki hırkayı zorla çıkardı. Jaleen çığlık atıyordu!

Bir seri katilin aşk defteriWhere stories live. Discover now