11

234 31 1
                                    

Ertesi sabah kabus gördüğümden sıçrayarak uyandım. Etrafa bakınıp hala şu sikik hastane odasında olduğumu anladığımda, uykuya geri dönüp kabus görme fikri gayet makul gelmişti.

Birkaç saati yalnız ve huzurlu geçirdikten sonra ziyaretime gelen annem ve teyzelerime, eğer beni kendimi öldürmekten vazgeçirmeye çalışacaklarsa ziyaretime gelmeyi kesmelerini söylemek istedim ama kendimi tuttum. Gerçekten gelişme gösteriyordum.

Birkaç saat sonra onlara verdiğim ters cevaplar sonucu beni dinlenmem için rahat bırakma yalanına sığınıp gittiklerinde fazla beklemeden odadan çıkıp Sierra'nın yanına gittim.

Yatağında uzanarak kalın bir kitabı okuyordu. Kapısını neden hep açık bıraktığını sorgulamamaya karar verdim.

"Bugün pizza yok mu?"

Gözlerini kitaptan çekip bana çevirdiğinde düne oranla çok daha yorgun göründüğünü fark ettim.

"Yarın ölecek gibi duruyorsun." diye mırıldandım yanındaki tekli koltuğa kurulurken.

"Bütün gece uyumayıp kitap okudum. Beynimi hissetmiyorum."

Bu kız cidden aptaldı.

"Ee, pizza diyorduk?" 

Oflayarak gözlerini devirdi ve ayracını kitabın arasına koyarak yanına bıraktı. 

"Bir şartla sana yemek araklamaya devam ederim Calum."

Her şeyi kabul ederdim. Şu an bütün hastaneyi yalayarak temizle dese bile yapardım.

"Bana kendini öldürmeyeceğine dair söz ver."

Oh, her şeyi değilmiş.

a reason to try// hoodWhere stories live. Discover now