spring day +jikook

(the final) part twenty six; it suits you

27 Temmuz 2018;

"Azıcık sabır bebeğim, gün gelecek, evleniyoruz diye insanlara davetiye dağıtacağız."

"Gerçekten evlenebilir miyiz sence?"

Jungkook endişeyle kaşlarını çattı. İstemiyor muydu?

"Evlenmek istemiyorsan bilmiyorum. Ama kabul ettiğine göre..."

"Her şeyden çok istediğim bir olayın gerçekleşmesini isteyip istemediğinin sorulması kadar manasız bir şey var mı?"

Büyük olan cümleyi aklında bir kez daha tekrar ederken anlayınca gülümsedi.

"O zaman evlenmememiz için bir neden göremiyorum ortada."

"Evlenmememiz için ortada tabii ki neden yok. Asıl evlenmemiz için sağlam bir nedenimiz var Jungkook." Jimin sesi titreyerek konuştuğunda Jungkook ona döndü yüzünde tekrar endişe belirirken.

"Tabii ki güzelim, birbirimizi seviyoruz çünkü."

"Hayır, hayır. Öyle değil. Demek istediğim... Kızmayacaksın ama tamam mı?"

Jungkook yanında oturan küçüğüne bakmak için hafifçe eğildi. "Evlenmemize neden olan şeye mi kızmamı bekliyorsun?"

"Şeye değil Jungkook, evlenmemize neden olan kişiye."

Jungkook kaşlarını çatarak konuştu. "Abim-" sonradan anladığı şey kalbi delicesine çarparken sözünü kesmesine sebep olmuştu.

***
flashback
18 Haziran 2018;

"Hyung bak, bugün tam denizin karşısında, gün batarken söyleyeceğim ona. O kadar güzel olacak ki..."

Taehyung'un eli ayağı birbirine dolanırken heyecandan tek kelime edemiyordu.

"Bu gün için aylarca uğraşıyorum, kusursuz olmalı."

Taehyung hala tek kelime konuşamazken Jungkook gülümsedi.

"Her neyse hyung, sen şoku atlatmaya çalış, ben de Jimin'i alıp çıkayım, olur mu?"

"Dur kız dur." abisi ne diyeceğini bilemiyordu.

"Efendim hyung?"

"Oğlum, daha biz evlenmedik size ne oluyor?" yorum yapan Hoseok'a sırıtarak karşılık verdi Jungkook.

"Sözümde durmalıyım sanırım. Kafamı tuvalete sokmaya gidiyorum."

Taehyung odadan çıkmak için ayaklanmışken Jungkook onu tutarak kendine çevirdi. "Teşekkür ederim TaeTae Hyung." Ona sarılırken abisi ağlamaya başlamıştı.

"Kardeşim evleniyor, evleniyor," yatağa zıplayıp tepinmeye başladığında Hoseok da gülüyordu. "Evleniyor lan!" en sonunda suratını yastığa bastırıp sakin olmaya çalışırken Hoseok yanına gelmişti.

"TaeTae? Ağlıyor musun cidden?"

"Hayır," dedikten sonra ağzından bir hıçkırık kaçmıştı. "Kardeşim evleniyor tamam mı! Tek sorun ağlamam değil şu anda!"

"Evlenecek olan senmişsin gibi davranıyorsun hyung."

Taehyung yastığa gömdüğü başını bir hışımla kaldırarak dişlerini birbirine bastırdı ve tehdit edercesine parmağını ona doğrulttu. "Kabul etmezse keserim," tepinmekten darmadağın olan saçlarını sevgilisi eliyle düzeltti.

"Tabi ki edecek, yıllar sonra kavuştuğu adam ona teklif ediyor sonuçta." imalı bir tonda konuştuktna sonra abisinin ve Hoseok'un cevabını beklemeden çıkmıştı odadan.