#0.12

7 0 0
                                    


Açelya'dan..

"İttiğim kapı niçin açılmıyor? Oda da karanlık... Kapının kitli olduğunu, daha doğrusu birisinin üzerime kilitlediğini farz edersek; şuan bir film çekiminin içinde olmalıyım." okul çıkışı olduğundan temizlik görevlilerin, temizlik için okulda olma ihtimali çok yüksekti. Onlardan birisi fark etmeden kilitlemiş olabilirdi. Fakat spor salonunu kilitliyorlar mıydı ki? Orada olan birilerinin beni duyma olasılığına karşı bağırmaya başladım; " Heyy.. kimse var mı? Spor odasındayım beni duyuyor musunuuuz...?"

Ne bir ses ne de bir hareketlenme vardı. Önümü göremediğim bir oda, kapalı kalmak beni biraz endişelendirmeye başlamıştı. Birisi spor odasına ya da spor odası ile aynı katta bulunan kantine gelmedikçe, kimse burada olduğumu fark edemezdi. Birilerine ulaşmak için hızla çantamdaki telefonuma yöneldiğimde sarjımın bitmiş olduğu aklıma geldi. "EVET! Kesinlikle şuan bir film çekimindeydim. Ne yapacağım şimdi? Birileri elbette beni bulacaktır. Belki, grup buluşmasına gitmediğim için Tanaylar merak edip bana bakmaya gelebilirdi. Ama okulda olduğumu bilmiyor ki! Gece eve gitmezsem Uzay ve Dolunay endişelenip arayacaklardır! Fakat onlar bulana kadar ben burada ne yapacaktım? " Önümü dahi göremiyor olmam beni çok geriyordu, sanki göremediğim bir şeyler üstüme doğru geliyormuş gibi hissediyordum. Karanlıktan normalde korkmazdım ama kapalı bir yerde ve karanlıkta kalmak şu an içimde oluşan değişik hisler nefes almama engel olmak üzereydi. Daha da içim daralmaya başlamıştı. Bu kilitli kalma olayını ikinci yaşayışımdan da anladığım kadarıyla kesinlikle kapalı alan fobim vardı. Yavaş yavaş, stresten terlemeye de başlamıştım. " şşhh... sakin ol Açelya, derin nefes al. Bulacaklar seni, her zaman gelip gittiğin spor odası işte. Sadece biraz karanlık o kadar." Kendimi sakinleştirmeye çalışırken; aklıma malzemelerin olduğu bölümde bir fener bulabileceğim fikri geldi. Ellerimin yardımıyla bir yerlere çarpmamak için, pütür pütür olan duvara ve kıyafet dolaplarına dokunarak ilerlemeye başladım. Malzemelerin olduğu bölüm odanın sonunda olduğundan dolayı, önümde uzun bir yol var gibi duruyordu.

Tanay'dan...

T: Hepimiz farklı yerlere bakalım, daha hızlı olur! Ben bizim sınıfların olduğu kata bakarım.

A: Ben öğretmenler odasının katına bakıyorum.

B: Ben dördüncü kata bakayım o zaman.

D: Bende bahçeye bakayım.

Hepimiz koşar adımlarla okulun içine doğru ilerlemeye başlamıştık. Deniz, arka taraflara bakmak için yanımızdan ayrıldı. Aras bir şeyler biliyor ama emin değil gibiydi. Neler olduğunu ne kadar sormak istesem de ilk önceliğimiz İris'i bulmaktı bu nedenle onunla sohbet ederek harcayacak zamanımız da yoktu.

Okula girdiğimiz de, merdivenlerin orada İris'in arkadaşı olduğunu bildiğim İzel ile karşılaştık. Bir acele ile ona İris'i sormak için yaklaşırken, Aras çoktan İzel'in yanında belirmiş ve onun kolunu kavramıştı.

A: Açelya nerede, biliyor musun!?

Aras'ın bu kadar endişeli görünmesi beni şaşırtmış ve endişemin artışına neden olmuştu. İzel ise bir şeyden habersiz ve elindeki kitaplara sarılmış şekilde bize bakıyordu. Aras'ın bu davranışı onu ürkütmüş duruyordu. Bir süre sonra kendini topladı. Tavrı fazla umursamazdı hatta yüzünde sinir bozucu anlamlandıramadığım bir tebessüm vardı.

Aras'a göre daha sakin ama iğneleyici bir şekilde soruyu tekrarladım;

T: İzel, İris nerede?

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Aug 04, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

GiriftWhere stories live. Discover now