The Only Star İn The Night [SULAY]

22

"Durun size her şeyi anlatacağım şimdi sakin olun ve beni dinleyin."

************

MÜZİKLE OKUMANIZ ŞİDDETLE TAVSİYE EDİLİR
Müzik olarak ben seçmiycem siz seçin ama bence JUNGKOOK 2U ile muhteşmel oluyo yada o tarz da olur
Herkes şaşkınca bay Kim'e bakarken Sehun kaşlarını alayla kaldırıp Bay Kim'in üzerine doğru gitti korumalar onu durdurana kadar yaklaşıp âdeta tıslayarak konuştu "Neyi? Oğlunun piçliklerini mi yoksa kendi piçliklerinizi mi Bay Kim?" Dedi ve alayla sırıttı. Bay Kim sinirle kaşlarını çatarak sinirli gence baktı "evlat! Benimle düzgün konuş size her şeyi anlatacağım dedim şimdi konuşabileceğimiz bir yere gidelim." Diğerlerine bakıp "hepiniz Suho sen de geliyorsun. Beni takip edin" hepsi Bay Kim'i takip hastanenin karşısındaki bir kafeye gittiler. Hepsi sinirli bir şekilde bay Kim ve Suho'ya bakıyorlardı. Bay Kim boğazını temizleyip söze başladı. "Şimdi sözümü kesmeden beni dinleyin." Dedi ve diğerlerinin onaylaması için bekledi Xiu sinirle "ne sikim anlatacaksan anlat Lay'i senin yüzünden yanlız bıraktık. Zaten dinlemeyecek olsk gelmezdik seni zeki gerizekalı" dedi. Bay Kim boynunu kütletip sakin olmaya çalıştı.
"Her neyse. Tüm bu olanlar için üzgünüm. Özellikle de Suho" hepsi alayla sırıtıp Bay Kim ve Suho'ya baktı. Suho ise başını eğmiş sessizce gözyaşlarını akıtıyordu. Kimse farketmiyordu ama...

"Olanların hepsi benim suçum. Biliyorum detaylı bir şekilde araştırmam gerekiyordu ama ben de bir babayım ve oğlumu düşünmek zorundayım. Her şeyi o istemese bile onun için yaptım. Biliyorsunuz biz zengin bir aileyiz ve Suho da o zenginlikle büyüdü. Yurtta kalan bir kişi hele ki bir erkek. Ona nasıl iyi bir gelecek verebilirdi ki. Ben Suho'yu, oğlumu tehdit ettim onun mutluluğu için. Ama onu mahfetmekten başka bişey yapmadım. Onu Lay'i öldürmekle tehdit ettim. O kapıda öpüştüğü kız o benim sekreterim bayan Chua'ydı onu oraya 4 maaş ikramiyeyle gönderdim dediğimi yapıp gitmişti. Suho onu öptü benim emrimdeki biri o sırada silahın namlusunu Lay'e doğru tutuyordu eğer öpmezse öldürecekti. Suho bunu onun için yaptı. Günden güne ölüyordu Suho benden onu öldürmemi bile istedi ama ben onu geleceği iyi olsun diye başka biriyle evlendirecektim." Derin bir nefes alıp oğluna baktı saçlarını okşamak istedi ama Suho ellerine sinirle vurup ayağa kalkıp gözlerini sildi ve ordan hızla uzaklaştı. Diğerleri Suho'ya karşı yumuşamıştı biraz ama bay Kim'e öldürücü bakışlarını yolluyorlardı. Hepsi yumruklarını sıkmış sinirden gözleri dolmuş bir şekilde duruyordu.
Bay Kim bakışlarını görmezden gelip oğlunun arkasından burukça gülümsedi. "Hatta Lay kalp krizi geçirdiği gün. Suho'dan umudunu kessin diye Lay'e düğün için davet mesajı yollamıştım." Sehun sinirle kalkıp yumruğunu bay Kim'in suratına geçirdi "orospu çocuğu Lay senin yüzünden kalp krizi geçirdi!!" Bay Kim'in korumaları hemen Sehun'u tutmuşlardı olanları duydukları için Sehun'u dövmemişlerdi. Diğerleri Sehun'u da alıp hastaneye gittiler  olanları düşünüyorlardı yol boyunca. Hastaneye geldiklerinde gözlerinden gelen damlacıkları tutamamışlardı. Suho camdan Lay'e bakıp özür diliyodu. Hepsi sessizce yaklaşıp Suho'yu izlediler ve Chen yani en sakinleri boğazını temizleyip sordu "neden bize anlatmadın Suho veya yardım istemedin?" Suho gözlerini silip diğerlerine baktı. Utangaçca başını eğip derin bir nefes alıp sesinin  çıktığı kadar konuştu "ben- ben sizi veya Lay'i tehlikeye atamazdım. E-eğer s-söyleseydim b-belki sizi veya Lay'i ö-ööl..." o kelimeyi söylemek istemiyordu ama burnunu çekip söyledi "ö-öldürebilirdi..." dedi ve omuzları sarsılmaya başladı. Chanyeol yanına gidip sarıldı sonra Baekhyun Luhan Xiumin Chen ve en sonunda da Sehun ama utanıyordu Suho'yu dövmüştü hem de çok fazla. Suho yavaşça geri çekilip camdan Lay'e baktı ve özür diledi sonra eski arkadaşlarına son kez bakıp gülümsemeye çalıştı "ben çok özür dilerim çocuklar. Sizi ve Sevg- Lay'i bir daha üzmeyeceğim söz veriyorum." Suho yavaşça yürüyüp doktorun yanın gitti doktor başını sallayınca bir odaya girdi. Diğerleri de sadece hareketlerini izliyordu. Biraz sonra Suho üzerinde refakatçı kıyafetleri ile o odadan çıkıp hiç birşey demeden Lay'in odasına girdi. Yanına gidip elini tuttu ve öptü. Kokladı. Sarıldı ve ağladı. Özür diledi milyonlarca kez özür diledi. Gözlerini silip ayağa kalktı ve alnını öptü Lay'in sonra yanaklarını ve artık görünmese bile yerini ezbere bildiği gamzesini öptü ve en son dudaklarına yumuşak bir öpücük kondurdu son kez diğerleri camdan dolu gözleriyle Luhan Baekhyun ve Xiumin ise sevgililerine sarılmış ağlıyorlardı.  Suho gözlerini silip tekrar gamzesibi öptü ve yavaşça odadan çıktı. Hiç birşey demeden geldiği gibi gitti... hastaneden çıkıp giderken Sehun'un sesiyle durdu "Hyung!! Suho hyung bekle!"dedi ve ona yetişip sordu "Hyung nereye gidiyorsun?" Dedi kaşlarını çatıp. Suho burukça gülümseyip "Sehun. Bak biliyorsun  seni diğerlerini en çok da Lay'i yeterince üzdüm. Ve hayatınızdan çıkıyorum kendi isteğimle. Bir daha sizi bilerek veya yanlışlıkla üzemem anlıyor musun bir daha size zarar veremem." Sehun tam birşey diyecekken Suho'nun telefonu çaldı. Suho telefonu cebinden çıkarıp ekrar baktı bilmediği bi numaraydı. Telefonu açmayacaktı ama yanlışlıkla açmıştı. Kulaģına götürdü