78 Bölüm "İsim"

1.2K 102 40
                                    

Fethiden:
Manzarayı biraz daha izledikten sonra Eylemle masaya ilerleyip oturduk. Güzel kahvaltıya gözümü gezdirip bakışlarım Eyleme kayınca sanki Kahvaltılıklarla aşk yaşıyormuş gibi bir hali vardı.
Eylem: Fethi ya şu karnıma bak iyice büyüdü kızımız. Canımda okadar şey istiyorki inanamazsın yani.
Fethi: Ee aşkım sende zaten yiyip içeçeksin başka napcaksın sanki? Hadi doldur tabağını yoksa ben el koyucam.
Eylemin sıcak gülümsemesinden sonra hızla tabağını doldurmaya başladı. Bende onu izledikten sonra yemeye başladım.
Eylem: Eee beğendin mi süprizimi?
Fethi: Seninle ne olursa olsun beğenirim eylem.
Eylem: Yaaa hem birazdan birşeyler daha yaparız o denize benzeyen yere gideriz ormanda gezeriz yürüyüş temiz hava.
Fethi: Bence çok güzel olur kahvaltımızı yapalım hemen başlayalım.
Kahvaltımızı yaptıktan sonra hemen odamıza geçtik.
Eylem: Fethi ben üstümü değiştirip hemen geliyorum sende değiştir istersen
Fethi: Tamam bende denizlik şeyler giyineyim.
Eylem bavuldan tril tril bir elbise çıkardı. Üstünü giyindi ve çok kısa olduğu ortaya çıktı. Altınada adidas superstar ayakkabılarınıda giyinip "Hadi gidelim" dedi. Bende kaşlarımı çatarak
Fethi: Nereye?
Eylem: E çıkmıyormuyuz?
Fethi: Yoo. Böyle çıkmana asla izin vermem
Eylem: Ay Fethi hamileyim zaten kim bakıcak bana? Hem sen yanımdasın ya?
Fethi: Doğru. Bak yanımdan ayrılmak yok
Anlından öpüp dışarı çıktık. Kumsalda yavaşca yürümeye başladık. Biraz daha yürüdükten sonra suyun yakınlarına oturduk.
Eylem: Fethi? Hiç kızımız için bir isim düşündün mü?
Fethi: Hiç düşünmedim ama annesi sensin sen karar ver.
Eylem: O ne demek öyle ya tabiki seninde hakkın var.
Fethi: Aslında benim aklımda bir isim var yani ben hep kızımın ismi Defne olsun isterdim.
Eylem: Defne çok tatlı çok sevdim Fethi kızımızın adı Defne olsun mu?
Fethi: Gerçekten mi? Bence olsun hep öyle hayal kurmuştum.
Elim Eylemin karnına gitti ve Kızımız tekme attı. Resmen ismini duymuş gibi idi. Eylemde bir elini karnına koymuş diğer eli ilede kuma birşeyler çiziyordu. Biraz daha izleyip Eylemin yüzüne baktım.
Fethi: Aa gülücük atan yüz mü bu?
Eylem: Of Fethi ne yüzü? Burdan yüz nasıl çıkardın ya! Bak bu bir yuvarlak içindede FDE harfleri var
Fethi: FDE?
Eylem: Fethi senin başına güneş mi geçti? Beni sinir ediyorsun! Fethi Defne Eylem işte!
Fethi: Haa aşkım ya birden diyince şey oldum
Eylem: Ney oldun?
Cevap bulamamıştım daha fazla düşünmeden ayağa kalktım ve Eylemi kaldırdım.
Eylem: Fethi napıyorsun nereye gidiyoruz?
Fethi: Bak burda ne varmış!
Elimde çikolatayı sallıyordum. Eylemde gözlerini iyice açmış bakıyordu.
Eylem: Çikolata? Ya sen beni oyalamaya mı çalışıyorsun?
Fethi: Yoo istemezsen ben yerim
Çikolatanın paketini açtım. Eylem hala dikkatlice bakıyordu.
Fethi: İstemiyorsun yani? Peki.
Eylem: Dur! Bende istiyorum.
Fethi: (Kahkaha atar) Al ozaman
Eline verip yemesini izledim. Küçük çoçuklar gibi yiyordu. Biraz daha sohbet ettikten sonra akşam yürüyüşü için ormana daldık. El ele yürüyüp etrafta gözlerimizi dolandırıyorduk. Herşey rüya gibi idi.
Eylem: Fethi ya biz böyle çok mutluyuz ya büyü bozulcak gibi hissediyorum
Fethi: Aklına kötü şeyleri getirmeyi bırakırmısın? Burda tüm kötü şeylerden uzaklaşmak için geldik. Lütfen yani!
Eylem: Biliyorum ama benim içimde hiç iyi şeyler yok hep kötü şeyler geçiyor.
Fethi: Bak Eylem biz çok kolay şeyler yaşamadık evet ama hepsinin üstesinden geldik. Yine kötü birşey olursa yine üstesinden geliriz.
Eylem: Alıştık artık diyorsun yani?
Fethi: Ee yani.
Birazdaha yürüdükten sonra havanın soğması ile geri küçük evimize geçtik. Evin içinde salon yok gibi idi çünkü yere iki büyük minder atılmıştı. Okadar üşümüştük ki bende Mutfak tarafında sıcak çikolata yapıp Eyleme verdim. Karşılıklı Minderlere oturmuştuk, üzerimizede  baddniye almıştık. Eylem ellerini fincana dolamış, ellerini ısıtıyordu.
Fethi: Buranın akşamları geceleride soğukmuş
Eylem: Yaa evet böyle olduğunu bilseydim gelmezdim. Resmen dondum
Fethi: Gel sen benim omzuma sıcacık sarılalım.
Eylemde tatlı gülüşü ile hemen yanıma kıvrıldı. İkimizde boş boş büyük camdan dışarı bakıyorduk. Son yudumları içtikten sonra Eyleme döndüp içimden geldiği gibi öptüm. Eylem şaşırdı ama sonra oda bana dönüp yüzümü okşayıp dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Öpüşmemiz git gide ateşlenirken Eylemin belini kavramıştım. Yavaşca midere yatırıp ağırlımı üstüne vermeden devam öpüyordum. Elim kazağına gitmişti tam çıkarıcak iken telefon çaldı. Dudaklarımızı ayırıp öfke ile üzerinden kalktım.
Fethi: Gerçekten tam zamanı ya!
Telefonumu hırsla elime alırken Eylemde utanmış birşekilde gülüyordu.
Fethi: Alo?
Feyzo: Abi? Ya acil olmasa aramazdım
Fethi: Noldu bu saatde?
Feyzo: Çok kötü birşey oldu.. Ateş abi yaralandı.
Fethi: Ne?! Nasıl? Ne ara oğlum?
Feyzo: Saldırıya uğradı işte hemen gelmeniz gerek belki, belki ölücek durumu ağır. Eyleme acil bir iş de Yengem hamile birşey filan olur.
Fethi: T-tamam hemen geliyoruz
Telefonu kapattıktan sonra Eylemin meraklı sesini duydum.
Eylem: Nolmuş?
Fethi: E-eylem acil bir iş çıkmış Askeriyede hemen gitmemiz gerek
Eylem: Ama sen operasiona çıkamazsın ki?
Fethi: Operasion değil zaten acil işte hadi toparlan
Eylem: Allah allah noluyor ya?!
Eylem hala sorarken ben çoktan toparlanmaya başlamıştım.
Eylem: Bari ilk önce resepsiona gidip haber verseydik
Fethi: Tamam iyi fikir.
İkimizde ince montlarımızı giyinip çıktık. Üç basamaklı merdivenleri indikten sonra gördüğümüz şeyle yerimizde kala kaldık. Eylem bana dönmüş bende ona dönmüştüm. Gözlerimiz buluşmuştu. Şaşırmıştık, ikimizde.

-Bölüm Sonu-

Kırmızı AyTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon