75 Bölüm "Vatan Kahramanı"

1.1K 126 63
                                    

Timin operasiona çıkmasının tam 1 ayı dolmuştu. Eylem hamileliğinin beşinci ayına gelmişti. Bugün hem Fethi hemde Eylem için büyük gündü. Telefon ile konuşma günü idi. Haftada birkez konuşuyorlardı. Eylem çalan telefonu ile mutlulukla telefonu kullağına götürdü.
Fethi: Eylem, Aşkım nasılsın?
Eylem: İyim sevgilim sen?
Fethi: Kızımız nasıl? Bir durum yok dimi? Bak uyurken allah aşkına kapıyı iki üç kez kilitle. Ne olur ne olmaz. Gözüm arkada kalır
Eylem: Bırak şimdi beni, sen nasılsın?
Fethi: İyim hayatım, hala bir sonuça varamadık.
Eylem: Nezaman geliceksiniz? Özledik.
Fethi: Çok zor, depoları bombalıyoruz ama altından hep birşeyler çıkıyor.
Eylem: Anladım. İnşallah en kısa zamanda dönersiniz. Kızım tekme atmalarına doyamıyor, seni bekliyor babası.
Fethi: Gelicem en yakın zamanda
Eylem: Ha Fethii! Sakın vurulayım şehit olayım deme bak gelir seni ben öldürürüm ona göre!
Fethi: Tamam tamam. Hadi kendinize iyi bakın öpüyorum çok çok.
Eylem: Tamam Sevgilim. Seni çok seviyoruzz!
Fethiden:
Eylemle konuştuktan sonra içim rahatlamıştı.
Ateş: İyi mi?
Fethi: İyi iyi. Ama bana iyi bakmanız gerek, benden demesi bana birşey olursa Eylem hem beni hemde sizi kurşuna dizer.
Feyzo: Aman allah korusun komutanım
Yavuz: Zaten kimse şehit olmayacak! Burayı halledip evlerimize, bizi bekleyenlere döneceğiz.
Keşanlı: Yani Komutanım bana şehit olmak da uyar hiç sorun değil zaten
Aşık: Komutanım siz zaten şehit konusunda hep varsınız buyüzden biz size birşey demiyoruz
Hepimiz buna güldükten sonra küçük bir mola için hazırladığımız sofrayı kaldırdık. Ağaclık tarafından ilerlerken Ateşin dürtmesi ile irkildim.
Ateş: Avcı Eylem Nazlı hakkında birşey dedi mi?
Fethi: Yoo demesi mi gerekiyordu?
Ateş: Yok öylesine sordum. Malum ben Erdem Yarbayım hoş görmediği için arayamıyorum.
Fethi: Bak kardeşim, burdan bir dönelim düğününüzü yapıcam.
Ateş: Harbi mi lan?
Fethi: Eveet! Hem Erdem Yarbayım banada eylemede güveniyor konuşup hallediceğiz. Hatta Feyzo içinde isteme işlerini ayarlarız. Oh mis.
Ateş: Eyvallah Dayıoğlu sende olmasan napardık.
Tebessüm ettikten sonra depo olan bölgeye ilerledik.
-
Eylem&
Kızlarında geliceği aklıma gelince Fethile en sevdiğimiz Patates güveç'i yapmak için mutfağa ilerledim. Tezgaha patatesleri koyup sıcak su ile yıkadım. Dinlendirmek için tezgaha yeniden koyup çalan kapıya yöneldim. Kızlarla teker teker selamlaşıp Baharla birlikte mutfağa girdim. Su ve Nazlı salonda sohbete devam ettiler. Bahar sosu yaparken bende acele acele patatesleri soymaya başlamıştım.
-
Fethi&
Geldiğimiz yerde kayaların arkasında kendime gizli bi yer bulup etrafa bakındım. Üç Adam görünce telsizden konuşma yaptım.
Telsiz:
Avcı: Üç kişiler
Yavuz: İndir.
Hiç düşünmeden üç adamıda indirdim.
Avcı: Temiz
Goncamın dürbününden etrafı tararken bir kamyon geldiğini fark ettim.
Avcı: Destek geliyor.
Yavuz: Aah hiç gerek yoktu bunaa
-
Eylem&
Patatesleri soyduktan sonra hızla dönerken dirseğimle bardağa çarptım. Bardak yerle buluşup yüzlerce denilecek kadar parçaya bölünürken Baharla birlikte sadece bakmakla yetindik. Hemen eğlip kırılan parçaları çöpe atmıştık. Sonrada dolaptan domatesleri çıkarmıştım.
-
Fethi&
Çatışma başlamıştı ve bende olduğum yerden orta sahaya gelmiştim. Hepsi ile çatışırken sanki dahada çoğalıyorlarmış gibi hissediyorduk.
Avcı: Bi bitmediler!
Yavuz: Ne olursa olsun geri çekilmiyoruz. Hepimiz ölürüz ama bunlara burayı bırakmayız!
Tim: Emir edersiniz!
Yavuz: Burayıda imha ettikten sonra evlerimize döneceğiz beyler. Ona göre, bu düşünceyi bir motivasiona çevirin. Evet aslında buna ihtiyacımız yok ama olsun.
Eylemi ve Kızımı düşündükten sonra hafif tebessüm ettim. Kızımın gelmesine dört ay kalmıştı. Mutlu günlerimiz olucaktı. Minik bir bebeğimiz. Kulağımda kalp atışları yankılandı. Huzurla doldu kalbim.
Keşanlı: Geri çekiliyor bunlar!
-
Eylem&
Domatesleri yıkarken Bahar elindeki yağ şişesini tam düşürüyorken kavradım.
Bahar: Hay allah bu sakarlığımız nedir böyle?
Eylem: (Güler) Boşver son anda kurtardık işte
Gülerek domatesleri kuruması için tezgaha bırakıp patateslere döndüm. Dilim dilim kesmeye başladım.
-
Fethi&
Ayağa kalkıp saydırmaya başladım.
Fethi: Birgünde doğru dürüst çatışın be!
Karşımda birden belirgenen adama kaydı gözlerim. Silah sesini duymuştum ama ne yazık ki çok geç idrak etmiştim. Kurşun tam kalbime saplanınca olduğum yerde bir adım geriye gittim. Savrulmuştum.
-
Eylem&
Patatesleri dilimlerken yanlışlıkla parmağıma bir çizik attim.
Eylem: Uff!
Parmağım kanamaya başlarken Baharda suya tutuyordu. Ne tuafki acıyı parmağımda değil, kalbimde hissediyordum. Bir huzursuzluk vardı. Baharı aldırış etmeden yere çöktüm. Kalbim sıkışıyordu.
-
Fethi&
Hissettiğim sızı ile yere yığıldım. Vurulduğum yerdeki cepten zorlukla kızımın patiğini çıkarıp kokladım. Biraz kan bulaşmıştı ama Eylem gibi kokuyordu.
Fethi: Belki kokunu içime çekemedim (duraksar) ama sen bir Şehit'in kızısın. Kızım, beni şuanda duy. Büyünce herkes babasını bir kahraman olarak anlatırken sende babam hem benim hemde vatanımın kahramanı idi de. Hiç üzülme, annen sana çok iyi bakar sana benden bahseder. Güzel kızım. Kavuşamadığım. Miniğim.
Başım sol kolumun biraz üstünde idi, patiği koklamak için burnuma yaklaştırdığım elimi çekip kolumu uzattım. Elimde sım sıkı patiği tuttum. İçim çekilirken tek duyduğum şey timin bağrışları. Elim yavaşca açıldı, hissettim. Elimdede minik, birazdaha kan bulaşmış, Patik. Yarını düşünme, bugünü atlatamazsan umutlarla bırakırsın sevdiklerini.

-Bölüm Sonu-

Kırmızı AyWhere stories live. Discover now