Eylemden:
Arabayı valeye verdikten sonra içeri geçmek için hazırlandık. Fethi benimle birlikte girmek istesede ben yanlız girmeyi becermiştim. İçeri girdiğimde tüm masalara göz devirdim. Aylin adamın fotoğrafını göstermişti Ateşe. Bende Ateşten fotoğrafı alıp her detayını incelemiştim. Party gibi biyere benzemiyordu burası. Daha fazla asil bir gece. Sağ tarafta hareketlik gördüm ve Fethi dikkatimi çekti. Çok takılmadan sola cevirdim bakışlarımı ve Adamı gözüme kestirdim. Bar tarafına gecip elime içeçek birşeyler aldım. Adamın masasının yanındaki masaya geçtim. Beni fark etmişti ama umursamıyordu. Bense bakışlarımı dahada belli ettim. Sonrada masasına yürüyüp kadehimi masasına bıraktım.
Eylem: Selam
Adam: Beklemiyordum
Eylem: Neyi?
Adam: Yanıma geliceğinizi.
Eylem: (sahte bir gülüş) Beni o basit içeçeği üstüne dökme numarası yapan kadınlara benzettiniz heralde ama ben onlardan değilim. Birisini gözüme kestirince kısa yoldan konuşmayı tercih ediyorum.
Adam: Etkilendim. Diğer kadınlara benzemediğiniz elbisenizden belli. Zarıf ve abartı olmayan birşey.
Eylem: İltifat olarak kabul ediyorum.
Adam: Bencede öyle kabul etmeniz gerekir.
Eylem: Tanışmaya ne dersiniz?
Adam: Tabiki. Selim ben.
Eylem: Menmun oldum Selim Bey. Bende Eylem.
Selim: Beyi kaldırabiliriz.
Eylem: Ozaman sizli bizli konuşmayıda bırakabiliriz.
Selim: Bana uyar.
Eylem: Ozaman bu gece için kadeh kaldıralım.
Selim: Hay hay.
İkimizde kadehlerimizi kaldırmıştık. Bir yudum aldıktan sonra Adama yaklaştım. Yazık öpüceğimi sandı.
Eylem: İyi eğlenceler.
Arkamı dönüp düz yürümeye başladım. Karşısındaki masaya geçince yüzünde tebessüm olduğunu görebiliyordum. Umarım benden biraz olsa etkilenmiştir. Yoksa bu gece çok uzun sürer. Biraz etrafı izledikten sonra Selimin bana kaş göz hareketi yaptığını fark ettim. Umursamayarak makyajımı tazelemek için yürümeye başlamışım gibi yaptım. Yanından gecerken kolumu tuttu.
Selim: Beni etkileyip böyle kaçamazsınız.
Eylem: Sizli bizli konuşmayı bıraktık sanıyordum.
Selim: Doğru. Peki bu gece benimle geçirmeye ne dersiniz.
Eylem: Teklif güzel ama dediğim gibi diğer kadınlara benzemem.
Boynuma doğru yaklaştı.
Selim: Öylesiniz. Buyüzden etkilendim zaten. Bende o her kadın ile birlikte olan adamlara benzemem.
Eylem: Bakın bunu sevdim. Nezaman? Nerede?
Selim: 1 saat sonra loby de buluşalım.
Eylem: Hay Hay
Selim: Yanlız bunu ben demiştim.
Gülümsedim ve devam yürüdüm. Değişik bir adamdı. Güçlü olduğu her halinden belli idi. Gerçek yüzünü bilmeyen bir kadın çabuk etkilenebilirdi. Allah var tipide fena değil. Masaya döndüğümde zamanın geçmesini bekledim. Tabiki bu arada Fethi ile mesajlaşmayı ihmal etmedim.
-
Mesaj:
Fethi: O Adam bidaha sana yaklaşırsa ne Ateş tutabilir beni nede Keşanlı.
Eylem: Fethi sakin olurmusun? Sen bi Askersin bunu unutma
Fethi: Ya tabi zayıf noktadan vurmayı iyi biliyorsunuz Eylem Hanım.
Eylem: Şimdide Hanım olduk öyle mi. Peki Fethi bey.
-
[ 1 saat sonra...]
Tabikide hemen lobye geçmedim. Beni beklemesini istiyordum. Lobye doğru yürüdüğümde ordaki deri koltuğa oturmuş birşekilde beni bekliyordu. Aslında Aylinin yerine geçmek istiyordum ama böyle başka da bilgi bulma imkanımız vardı. Yanına yürüdüm tam önünde durdum.
Selim: Hiç gelmeyeceksiniz sandım.
Eylem: Bekletmeyi seviyorum.
Selim: (Sahte gülüş) Buyrun odam üst katta.
Asansöre yürüdük. Kulaklıktan "ne odası lan?" diye soran Fethinin sesi geliyordu. Takmadım takarsam bende konsantre olamazdım. Yavaş adımlarla odasına girdik. Hızlı bir giriş oldu beni hemen duvara yitti.
Selim: Nerelisiniz? Bu güzellik nerden geliyor?
Eylem: Fransızım.
Selim: Belli çok güzelsiniz.
Eylem: Teşekkür ederim.
Kulaklık: "Eylem hangi oda hemen destek için geliyorum"
Eylem: 126 odayı seçmenizde bir anlam varmı?
Selim: Uğurlu rakamım.
Eylem: Güzel.
O sırada kapının zorla açıldığını duydum.
Selim: Noluyor?
İçeriye giren Fethidi. Fethi adamı dövmeye başladı.
Fethi: Sen nasıl benim Karıma dokunursun lan?
Selim: Ne?! Karın mı?
Ben o sırada tüm odayı kurcaladım. Kulaklıktan Ateş bana "Tablet ve Bilgisayardaki bilgileri aktar" dedi bende onu yaptım. Tam 5 dakika sonra bilgiler bir çipe geçmişti. Odanın dolabına baktim. Kasa filan olur diye ve başarılı çıktım. Kasa şifresi olarak 0126 verdim uğurlu rakamı sonuçta. Kasa açılınca içindeki tüm cdleri ve kağıtları elime aldım.
Eylem: Benim işim bitti.
Fethi: Benim bitmedi.
O anda odaya Ateş Çaylak ve Keşanlı girdi.
Ateş: Hallettin mi?
Eylem: Hepsi burda.
Ateş: Ozaman şunu bayıltalım. Sonra bu iğneyi yapalım ve uyandığında hiç birşey hatırlamasın.
Çaylak: Nasıl bayıltıcağız komutanım?
Eylem: Şöyle
Elime vazo alıp kafasına vurdum. Yere düştü ve o anda bayıldı.
Keşanlı: Helal!
Adama iğneyi yaptıktan sonra bilgileri Ateşe verdim. Üçü arabaya gittiler ve bizi orda beklediklerini söylediler. Bende Fethiye sarıldım. Oda bana sarıldı.
Fethi: Sana benden başkası dokunamaz.
Eylem: Dokunamaz zaten. Fethi sen benim için herhangi biri değilsin. Kalbim sana ait. Bunu unutma olurmu?
Fethi: İyiki varsın.
Sonra Selime döndü bir tekme attı. Dışardan sesler duyduk.
Eylem: Allah kahretsin Adamları! Napcaz?
-Bölüm Sonu-
Hızlı yazdım hata olabilir... :)
