Doll ࿂Jikook࿂

࿂trieikosa

"Bugün 7 Ocak günlerden Cumartesi. Bunları neden yazdığımı bilmiyorum. Nasıl olsa hepsini yakacağım. Yine de son kez duygularımı dökmek istedim"

Jimin'i unutmak için defalarca burada dilek feneri uçurdum. Ama bugün bu dilek fenerini son uçuruşum olacak. Çünkü bu dilek fenerini uçurduğumda duygularımında uçtuğunu hayal ederek kendimi kandırdığımı farkettim. Artık kendimi daha fazla kandırmak istemiyorum. Dün biz Jimin'le yeniden sevgili olduk. Birbirimize uzun zamandır gizlediğimiz duygularımızı itiraf ettik.

Şimdi bu feneri ikimiz için son kez uçuracağım. Bu sefer sevgilim de yanımda. Birlikte hiç içimizden atamadığımız hislerle gökyüzüne ulaşmanı sağlayacağız"

Jimin büyüğünün yazdığı şeylere gülümseyerek gözlerini kıpıştırdığında söyledi.

"Onu ne yapacaksın?"
"Fenerin içine yapıştıracağım"

Jungkook yazmayı bitirdiği kağıdı fenerin içine yerleştirdikten sonra gökyüzüne baktı. Bugün hava oldukça güzeldi. Sanki hava bile Jungkook'un ruh haline göre şekil alıyor gibiydi.

Jimin sevgilisinin dudaklarına ufak bir öpücük bıraktıktan sonra başını göğsüne yasladı. Yıllar sonra ilk defa huzurlu hissediyordu.

Jungkook gülümseyerek elindeki feneri yakıp havaya doğru savurdu. Jimin'de hafifçe gülümsediğinde fenerin gidişini izledi.

Büyük olan bu feneri uçurduğunda ilk defa gülümsediğini farketti. Daha önceki bütün fenerleri izlerken somurttuğunu biliyordu.

"O zaman bu feneri duygularımızı yeniden canlandırmak için yakmış olalım"
"Buna gerek var mı ki? Benim sana olan duygularım hep canlıydı zaten"

Jimin utanarak bakışlarını yere çevirdiğinde büyük olan alnına ufak bir öpücük kondurup siyah saçları geriye yatırdı.

"Yeniden bir araya geldiğimize inanamıyorum. Kendimi o günden sonra bir daha birlikte olamayacağımıza inandırmıştım"
"Biliyor musun Jungkook ben başından beri farkındaydım. Bir gün bana geleceğine emindim. Çünkü küçüklüğümüzden beri aramızda yarım kalan duygular var. Onları bu şekilde bırakmak acımasızlık olurdu. Bu yüzden yarım kalan hikayemizi tamamlayalım olur mu?"

Jungkook küçüğünün söylediği cümlelere gülümserken sevgilisini tekrar göğsüne yasladı. Kokusunu doya doya içine çekmeyi özlemişti.

"Söz veriyorum Park Jimin. Bir daha bizi ayırmalarına izin vermeyeceğim. Ne pahasına olursa olsun bu sefer ellerimden kayıp gitmene seyirci olmayacağım"
"Neden kötü şeyler olacakmış gibi konuşuyorsun"
"Kötü şeyler olacağı için söylemiyorum. Sadece küçük bir tedbir diyelim"

Jimin başıyla onayladıktan sonra cevap verdi.

"Yine de bütün bu söylediklerin beni korkutuyor. Düşüncesi bile tüylerimi ürpertiyor"
"Korkma artık ben hep yanındayım"
.....

Taehyung ve Hoseok'un arası son günlerde hiç iyi değildi. İkiside birbirinin yüzüne bakmayarak inat etmeyi sürdüyordu. Taehyung söylediği şeylerde hatalı olduğunun farkındaydı fakat ona gelen kişi hep Hoseok olurdu. Bu yüzden hiçbir şey yapmamaya kararlıydı.

Taehyung telefonuna gelen mesaja cevap verdikten sonra yerinden kalktı. Bugün Yoongi ile bir kafede buluşacaktı. Son zamanlarda Jimin'le de konuşacak pek vakti olmadığı için Yoongi'yle konuşmaya karar vermişti.

Yoongi de Taehyung'un yazdıklarına şaşırarak birlikte kafeye gitme fikrini kabul etti. Onunla vakit geçirmek güzel olacak diye düşünüyordu.